İzmir'de 33 düş yolcusu anıldı

Suruç Aileleri İnisiyatifi ve gençlik örgütleri, Suruç katliamının 10. yılında İzmir'de anma yaptı. Anmada, 10 yıldır sürdüren 'Suruç için adalet herkes için adalet' şiarının aynı zamanda, Ayşe Tokyaz, Hande Kader, Zeren Ertaş, Amed ve 10 Ekim, MESEM'de katledilen çocuk işçiler, Ali İsmail Korkmaz ve tüm Gezi şehitleri için olduğu belirtildi.
İzmir'de Suruç Aileleri İnisiyatifi ve gençlik örgütleri Suruç katliamının 10. yılı nedeniyle anma yaptı.
Alsancak'ta bulunan Kıbrıs Şehitleri Caddesinde bir araya gelen kitle, üzerinde 33 düş yolcusunun resminin olduğu ve "Hiçbir düş yarım kalmayacak" yazan pankart açtı. "Hiç bir düş yarım kalmayacak", Suruç şehitleri ölümsüzdür", "Suruç'u unutma, unutturma" sloganları atıldı.
Anmada ortak basın metnini ESP PM üyesi Hıdır Ali Kılıç, okudu. Kılıç, Suruç katliamının üzerinden 10 yıl geçtiğini belirterek, "Suruç aileleri olarak, ölümsüzlerimizin yoldaşlarıyla birlikte, gençlikle birlikte tam 120 aydır adalet nöbetindeyiz. Kalplerimiz 10 yıldır hep birlikte adalet için atıyor" dedi.
'33 DÜŞ YOLCUSU ADALET MÜCADELEMİZDE YAŞIYOR'
33 düş yolcusunun muz IŞİD tarafından yıkılan Kobanê'yi yeniden inşa etmek için yola çıktığını hatırlatan Kılıç, "33 düş yolcumuz bu toprakların dört bir yanından gelip, Amara Kültür Merkezin'de buluşarak, umudun adı oldular. Türktüler, Kürttüler, Çerkezdiler. Lise öğrencisi, üniversiteli, inşaat işçisi, ev emekçisiydiler. Halkların kardeşliğinde ve dayanışmasında buluşmuşlardı. Kanlı bir katliamla bizim tam da bu değerlerimiz yok edilmek istendi. 33 düş yolcusunun düşleri şimdi onların izinden giden gençlerde, kadınlarda, milyonlarda yaşıyor. Amara Kültür Merkezi'nden yükselen kardeşliğin sesi 10. yılda, mücadelemizle milyonların sesi oldu" diye konuştu.
Suruç katliamının bu topraklardaki adaletsizliğin sembollerinden biri olduğuna dikkat çeken Kılıç, Suruç katliamıyla yüzleşilmediği için başka katliamların da yaşandığını kaydetti. 10 yıldır Suruç katliamı tanıklarının, yaralılarının tutuklandığını söyleeyn Kılıç, "Fakat biz 10 yıldır adalet mücadelemizden bir adım geri atmadık. 33'lerin düşlerini yaşatma sözümüzü tutuyoruz" diye konuştu.
'33'LER HALKLARIN BİRLEŞİK DEVRİMİNE TUĞLADIR'
Kılıç, 10 yılda bu topraklardaki tüm adaletsizlikler için adalet istediklerini ifade ederek, 33'lerin ailelerinden Şennur Ünlü, Hacı Şerif Akhamur, Daxîla Özkan ve Suruç yaralısı Sezgin Dağ'ı andı.
SGDF'nin "Beraber savunduk, beraber inşa edeceğiz" kampanyasına değinen Kılıç, "Bu söz, gençliğin kendi elleriyle kurmak istediği bir dünyanın adıydı. O söz, bir duvar yazısından çok daha fazlasıydı. Kobanê'ye gitmek, yıkılmış bir kenti yeniden inşa etmek kadar, bu yıkılmış düzenin karşısına dikilmekti. Kobanê, sadece harç ve tuğla demek değildi; bir halkın onuruydu, direnişiydi, yeniden doğuşuydu" dedi.
'SURUÇ'UN KATİLLERİ KORUNUYOR'
Gençlik örgütleri adına açıklama yapan Rojin Işık ise, "Kadın ve LGBTİ+ cinayeti faillerini, işçi katili patronları, depremde sorumlu olan eli kanlı müteahhitleri, ülkenin 4 bir yanında yangınların sorumlarından olan elektrik dağıtım şirketlerini, afet alanlarını ranta açarak bizi öldürenleri koruyan katil ve işbirlikçi devlet; Suruç katillerini de korumaya devam ediyor" dedi.
"Suruç katliamının üzerinden geçen 10 yılda gençliğin etrafı yoksulluk, geleceksizlik, gericilik ve güvencesizlikle kuşatıldı" diyen Işık, "Geleceğimiz için, özgürlüğümüz için, adalet için kampüslerimizden çıkıp sokakları doldurduk. Yine buradayız, sokaklardayız. Bugün de Suruç için adalet mücadelesinin sesiyiz. Bizler, 10 yıldır kriminalize edilmeye çalışılsa da, AKP tüm gücüyle Suruç için adalet mücadelesi veren bizlere saldırmaya devam etse de gençlik örgütleri olarak devletin 10 yıldır adaleti engellemek için ördüğü duvarları tanımıyoruz. Beyazıtta barikatları aşarak, 1 mayısta taksim ablukalarını yararak korku duvarlarını yıkıyoruz. Kampüslerden sokaklara Suruç için adalet herkes için adalet mücadelesimizi yükseltiyoruz" diye konuştu.
'ADALETİ GENÇLİK GETİRECEK'
"Bugün sadece 33 arkadaşımızı anmak için burada değiliz. 10 yıldır sürdürdüğümüz Suruç için adalet herkes için adalet şiarımızla buradayız" diyen Işık, Ayşe Tokyaz, Hande Kader, Zeren Ertaş, Amed ve 10 Ekim, MESEM'de katledilen çocuk işçiler, Ali İsmail Korkmaz ve tüm Gezi şehitleri için sokaklarda olduklarını belirtti.
Işık, "Hiçbir düş yarım kalmayacak diyenlerin yoldaşları olarak Suruç katliamının 10. yıl dönümünde de Suruç için adalet herkes için adalet mücadelesini sürdüreceğiz. Bu memlekete adaleti mücadele ile getireceğiz" diye konuştu.
'ADALET İSTEYENLER TUTUKLU, KATİLLER SERBEST'
SGDF adına konuşan Sezgin Zevkibol, sosyalist gençlerin yanıbaşındaki bir devrime dokunmak için yola çıktığını kaydederek, "Devlet ve IŞİD işbirliğiyle katledildik" dedi. Katliamın devletin bilgisi dahilinde yaşandığını söyleyen Zevkibol, "10 yılda hiçbir şey değişmedi. Adaletsizlikler her geçen gün arttı. Amed'in, Suruç'un, Ankara'nın, Soma'nın katilleri hala hesap vermedi. Ama Suruç için adalet isteyenler hala tutuklu" dedi.
'ADALET ONLARA BORCUMZUDUR'
10 Ekim Barış ve Dayanışma Derneği Eşbaşkanı İshak Kocabıyık, Amed mitingiyle başlayan ve Suruç katliamıyla devam eden katliamların halkların barış iradesinin bitirilmesi için yapıldığını belirtti. Kocabıyık, "10 yıl oldu hala adalet yok. 10 yıl oldu, bizce bilinen bu katliamın nasıl planlandığı, kimler tarafından, devletin hangi karanlık dehlizlerinde planlandığı açığa çıkmasına rağmen gerçek sorumlular yargılanmadı" dedi.
Bu topraklara barışın katliamların aydınlatılmasıyla geleceğini ifade eden Kocabıyık, "Suruç'ta, Amed'de, Ankara'da katledilen arkadaşlarımızın düşleri bize borçtur. Biz bu borcu onların mücadelesine bağlı kalarak ödeyeceğiz" diye konuştu.
YÜRÜYÜŞ YAPILDI
Kitle daha sonra sloganlarla Kıbrıs Şehitleri Caddesinden Gündoğdu Meydanına yürüdü.