'Suruç devrim için mücadele etmenin çağrısıdır'

Suruç katliamının 10. yılında Adana'da Atatürk Parkından İnönü Parkına yürüyen kitle, Suruç katliamının hesabını sorma mücadelesinin 10 yıldır sürdüğünü, hesap sorulana kadar mücadelenin süreceğini vurguladı. Gençlik örgütleri adına yapılan açıklamada, "Gün katledilen yoldaşlarımızın mücadelesini büyütme günüdür, gün Kobanê'ye yola çıkanların özgür bir dünya ufkunu gerçekleştirme günüdür, gün devrim ve sosyalizm mücadelesine katılma günüdür. Suruç sadece adalet için değil; devrim için mücadele etmenin çağrısıdır" denildi.
Suruç katliamının 10. yılında Adana'da Atatürk Parkından İnönü Parkına yürüyüş düzenlendi. Ardından basın açıklaması ve oturma eylemi yapıldı.
Adana Emek ve Demokrasi Platformu ile gençlik örgütleri akşam saatlerinde Atatürk Parkında bir araya gelerek, "Suruç'tan bugüne sokaktayız, katillerden hesabı gençlik soracak", "Suruç için adalet herkes için adalet" pankartları ve Suruç'ta ölümsüzleşenlerin fotoğraflarıyla İnönü Parkına yürüyüş düzenledi.
Polisin yürüyüşü engelleme girişimine rağmen yürüyüşü sürdüren kitle "Suruç'un hesabı sorulacak", "Bijî berxwedana Rojava" sloganlarını haykırdı.
İnönü Parkında ilk olarak gençlik örgütleri adına Rodin Akpınar ortak açıklamayı okudu.
'DEVRİMCİLERDEN, İŞÇİLERDEN, KADINLARDAN, GENÇLERDEN KORKUYORLAR'
Yıkılmış bir kenti inşa etmek için Rojava'ya doğru yola çıkan Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonu (SGDF) üyesi 33 gencin, Suruç'ta Türk devleti ve DAİŞ çetesinin ortak saldırısında ölümsüzleştiğini hatırlatan Akpınar, "Bugün, 10 yıl sonra; baskı ve katliam politikaları sürüyor. Yoksulluk büyüyor, işçiler açlık sınırında yaşamaya zorlanıyor, kadın cinayetleri cezasızlıkla sürdürülüyor. Göçmen düşmanlığı, ırkçılık, halklar arası düşmanlık sistematik biçimde körükleniyor. Savaş politikalarıyla halklar birbirine kırdırılıyor" dedi.
Devletin bu saldırıları devrimcilerden, işçilerden, kadınlardan, gençlerden, mücadeleden korktuğu için gerçekleştirdiğini kaydeden Akpınar, "Çünkü biliyorlar: Bu korku, onların sonunun habercisidir. Bir yandan IŞİD artığı HTŞ şu an Suriye'de Arap Alevilerinin katledilmesine, Dürzilerin yaşadığı mahallelerin yakılması ve katledilmesine sebep olurken diğer yandan siyonist İsrail Filistin'e her türlü ambargoyu uygulamaya devam ediyor. Filistin'de her gün yeni bir katliam gerçekleştiriyor, Gazze'yi yeryüzünden silmeye çalışıyorlar. Kadınları, çocukları, hastaneleri, okulları hedef alıyor" diye ekledi.
'GÜN KOBANÊ'YE YOLA ÇIKANLARIN ÖZGÜR DÜNYA UFKUNU GERÇEKLEŞTİRME GÜNÜDÜR'
Kobanê'den bugüne direnişin büyüdüğü, öğrettiği, kazandırdığını söyleyen Akpınar, "Bütün katliamlar gibi Suruç'un da hesabı sorulacakken; geleceğimiz, elbette onu yaratan 33'lerin olacaktır; elbette bunun için ödenmesi gereken bedel sonuna dek ödenerek bu gelecek kurulacaktır. Gün katledilen yoldaşlarımızın mücadelesini büyütme günüdür, gün Kobanê'ye yola çıkanların özgür bir dünya ufkunu gerçekleştirme günüdür, gün devrim ve sosyalizm mücadelesine katılma günüdür" dedi.
'SURUÇ DEVRİM İÇİN MÜCADELE ETMENİN ÇAĞRISIDIR'
"Suruç'ta yitirdiğimiz yoldaşlarımızın düşlerini alan devrimciler olarak buradayız" diyen Akpınar şöyle devam etti: "Biz onların adını anma töreninde değil; mücadele çağrısında yaşatıyoruz. Biz burada onları sadece anmıyor bıraktıkları mücadeleyi her alanda büyüteceğimizi bir kez daha haykırıyoruz. Suruç sadece adalet için değil; devrim için mücadele etmenin çağrısıdır. Buradan bir kez daha söylüyoruz unutmak yok, affetmek yok, hesabını soracağız."
'SURUÇ'UN, AMED'İN, ANKARA'NIN HESABINI KATİLLERDEN SORACAĞIZ'
Eylemde, Adana Emek ve Demokrasi Platformu adına Emine Esmer söz aldı. Devletin Filistin'de savaşa hayır diyenlere, kadın cinayetleri politiktir diyenlere, Taksim 1 Mayıs alanıdır diyenlere, geçinemiyoruz diyenlere, direnişi büyütenlere saldırdığını söyleyen Esmer, "Biz bu saldırılara her zaman olduğu gibi kampüslerde, fabrikalarda, sokaklarda, meydanlarda cevap vermeye devam edeceğiz. Suruç'un, Amed'in, Ankara'nın hesabını katillerden soracak, özgür bir dünya ufkuyla mücadeleyi büyüteceğiz" dedi.
Açıklamanın ardından kitle oturma eylemi yaptı. Eylem "Suruç'un hesabı sorulacak", "Faşizme karşı omuz omuza", "Katil IŞİD, işbirlikçi AKP" sloganları ve marşlarla sona erdirildi.
Eylem sürerken provokasyon girişiminde bulunan bir faşisti polis gözaltına alır gibi yaptı, daha sonra serbest bıraktı. Eylemin ardından dağılan kitlenin içine girerek bir kez daha bozkurt işareti yaparak provokasyon girişiminde bulunan faşiste kitle engel oldu. Çıkan arbedenin ardından polis, Suruç eylemine katılanlara saldırdı. Polis gözaltına aldığı DEM Parti Adana Gençlik Meclisi Sözcüsü Devran Şimşek'i, darp ederek gözaltına aldı.
POLİS ARACINDA İŞKENCE
Şimşek, çevik kuvvet polisi otosunda dakikalarca işkenceye maruz kaldığını, bozkurt işaretine "provakasyon" dediği için polislerce linç edildiğini anlattı. Kitlenin ısrarı ve alanı terk etmemesi üzerine Şimşek yarı baygın bir şekilde serbest bırakıldı. Şimşek ve polisin saldırısında yaralanan 2 genç daha hastaneye kaldırılırken, polisler hakkında suç duyurusunda bulunacağı öğrenildi.