27 Eylül 2024 Cuma

Ayn İsa'yı savunan savaşçılar: Bu topraklar bizim, canımız pahasına savunacağız

Türk devleti ve çetelerinin saldırdığı Ayn İsa'da ön cephe hattında yer alan savaşçılar, ETHA'ya konuştu. Çete saldırılarını püskürten savaşçılar, direniş kararlılıklarını şu sözlerle ifade etti: "Saldırılara karşı hazırlıklıyız. Bu topraklar bizim, canımız pahasına savunacağız. Kanımızın son damlasına, hayatımızın son anına kadar buradayız."

Rojava devrimini boğmak için her fırsatta yeni saldırılar planlayan sömürgeci faşist Türk devleti, Kuzey ve Doğu Suriye topraklarında işgal alanlarını genişletmeye çalışıyor.

Girê Spî ve Serê Kaniyê kentlerinin 10 Ekim 2019 tarihinde başlatılan saldırıyla işgal edilmesinin ardından, işgalci çeteler ile devrim savunma güçleri arasındaki cephe hattı batıda Ayn İsa, doğuda Til Temir kentlerinde kuruldu. Demokratik Suriye Güçleri'nin (DSG) o dönem ki direnişi işgal güçlerinin daha fazla ilerlemesini durdurdu ve çeteler bu iki ilçe ile çevrelerindeki köylere giremedi. Astana ve Soçi görüşmelerinde yeni alanları işgal etme planları yapan Türk devleti, Rusya'nın saldırılara sessiz kalmasıyla ateşkesi sık sık bozdu.

Türk devleti ve çeteleri, Ayn İsa hattında M4 karayolunun kuzeyinde kalan Mueleq, Seyda, Mîşerfê ve Cephel köyleri ile Serê Kaniyê-Til Temir hattında Zirgan beldesi ve yakınındaki köylerin, emperyalist devletlerin Türk devletiyle yaptıkları toplantıda kararlaştırdıkları işgal haritasına göre çetelerde olması gerektiği dayatmasıyla son aylarda yeni bir saldırı girişimi başlattı.

DSG, Türk devletinin bu dayatmaları karşısında geri adım atmadı ve Rojava topraklarından bir karış daha işgal edilmemesi için direnişi sürdüreceğini ilan etti. Son haftalarda Ayn İsa ve Zirgan bölgelerinde, hava sahası kapalı olmasına rağmen karadan ilerlemeye çalışan işgalci çeteler, DSG savaşçılarının güçlü direnişi karşısında başarısız oldu. Her saldırı girişimi püskürtülürken, onlarca çete öldürüldü. Türk devleti, bazı saldırılarda kendi ölü ve yaralı askerlerini çatışma alanından alırken, çete ölüleri haftalarda arazide bırakıldı. Bu iki bölgede, çatışmalar zaman zaman yaşanmaya devam ediyor.

AYN İSA HATTINDA DİRENİŞ KARARLILIĞI YÜKSEK
İşgale karşı direnişin sürdüğü Ayn İsa cephesinde yer alan DSG savaşçıları, aylardır 24 saat intişar (saldırıya karşı konumlanma) halinde. DSG güçleri, işgal alanlarını çevreleyen tüm bölgelerde görev başında.

Ayn İsa cephe hattının en ön noktalarında yer alan DSG savaşçıları, bölgelerinde yaşanan saldırıları ve devrim güçlerinin direnişini ETHA'ya anlattı. DSG savaşçıları, morallerinin yüksek olduğunu ve topraklarını korumakta kararlı olduklarını dile getirdi.


DSG'li savaşçılardan Kurşin Kobanê, işgalci Türk devletinin Ayn İsa cephesine saldırılarının her gün sürdüğünü dile getirdi. Kobanê, bölgelerinde yaşanan saldırıların kırıldığını ve cephe hattının kontrol altında olduğunu vurguladı. Kobanê şöyle konuştu: "Büyük bir kararlılıkla ve yoldaşların yardımıyla karşılık veriyoruz. Cephenin durumu şu an sakin, her şey kontrol altında. Saldırıların başlarında halkta biraz korku ve panik oluşmuştu. Ama şu an bu korku kalmadı. Bütün dünyadan bu saldırıları durdurmak için DSG'nin yanında durmasını istiyoruz. Biz halkların birliğini istiyoruz. Barışı herkes için istiyoruz. Türkiye'nin saldırılarına karşı tüm Suriye halklarının birlik olmasını, tek yumruk olmasını istiyoruz. Kanımızla, canımızla şehitlerimizleyiz."

TUGAY KOMUTANI: KANIMIZIN SON DAMLASINA KADAR BURADAYIZ
Cephe hattında görev alan tugay komutanlarından biri Doçka Tabqa. İşgalci çetelerle devrim toprakları arasındaki cephede en ön hatta yer aldıklarını dile getiren Tabqa, "Her gün terör çetelerinin saldırıları oluyor" dedi. Türk devleti ve çetelerinin saldırılar öncesinde açıklama yaparak "24 saat içinde Ayn İsa'ya ele geçireceğiz' dediklerini ve haberler yayınladıklarını hatırlatan Tabqa, "Erdoğan'a ve ona bağlı çetelere bir sözümüz var. Kanımızın son damlasına, hayatımızın son anına kadar buradayız" diye konuştu. 


İşgal saldırının hedefi olan Girê Spî ve Serê Kaniyê'de yaşananları hatırlatan Tabqa şöyle devam etti: "Erdoğan Suriye'den giden sığınmacıları pazarlık malzemesi olarak kullanıyor. Erdoğan, Girê Spî ve Serê Kaniyê'ye kan, yıkım ve korkudan başka bir şey vermedi. Erdoğan, Osmanlı hayalini diriltmek istiyor. Dünyaya ve Ortadoğu'ya mesajımız budur. Bu işgal saldırılarına karşı neden sessizler bunu soruyoruz. Biz, DSG olarak DAİŞ'e karşı büyük bir savaş yürüttük. Şimdi de Erdoğan'a karşı mücadele ediyoruz."

Faşist şef Erdoğan'ın eğitimden geçirdiği çeteleri para karşılığında farklı ülkelere de taşıdığını hatırlatan Tugay Komutanı Tabqa şu soruyu dile getirdi: "Erdoğan ve çeteleri kaos ve göç ettirmekten başka Suriye, Libya, Yemen, Karabağ ve Ortadoğu ülkelerine ne verdi?"

Cephe hattında yer alan komutanların her gün tüm noktaları dolaştığını belirten Tabqa sözlerini şöyle tamamladı: "Biz burada görevli komutanlar olarak, arkadaşlarımızda Türk devleti ve çetelerine karşı kahramanlık ve direnişçi ruhu görüyoruz. Halkımıza şunu söylemek istiyoruz. Biz buradayız, sözümüzü tutuyoruz. Rojava'ya yönelik tüm saldırılara karşı hazırlıklıyız."

'ÇETELERİN TÜM SALDIRILARINA KARŞI HAZIRIZ'
Çetelerin bulunduğu alana 600-700 metre mesafede nöbet başında olan savaşçılardan Nemir İbrahim, bulundukları hatta sürekli top ve havan atışları yapıldığını dile getirdi. İbrahim şunları söyledi: "Biz DSG savaşçılarıyız. İsa cephesindeyiz. Burada sürekli top ve havan saldırıları oluyor. Çetelerin tüm saldırılarına karşı hazırız."


Alişer Tabqa da morali ve kararlılığı yüksek savaşçılardan biri. Alişer Tabqa, "Türkiye'ye bağlı çeteler uzaktan bize saldırıyorlar. Kapsamlı bir saldırıları yok şu an. Biz ilk elden karşılık veriyoruz. Halkımız arkamızda. Bu saldırılara karşı hepimizin morali yüksek" diye konuştu.


Cephe hattında hazırlığın iyi olduğunu belirten Kawa Tabqa isimli savaşçı da "moralimiz yüksek, bütün saldırılara karşı hazırız" vurgusunda bulundu. Türk devletinin amacının Ortadoğu'da istikrarsızlık yaratmak olduğunu dile getiren Tabqa, "İşgalci Türkiye, tüm Ortadoğu'ya zarar veriyor ve Ortadoğu'nun hiçbir yerinde istikrar olmasını istemiyor. Halkımızın bu işgale karşı duyarlı olmasını istiyoruz. Hem uluslararası hem de tüm halklardan bizim yanımızda olmasını istiyoruz" şeklinde konuştu.


Çetelerin zaman zaman sızma girişimlerinde bulunduğunu hatırlatan Bozan Rakka ise saldırıları direnişle püskürttüklerini dile getirdi. Bozan Rakka şunları ifade etti: "Türkiye ve çeteleri hemen hemen her gün saldırıyorlar, ara sıra sızma girişimleri oluyor. Biz hazırlıklıyız. Bu saldırılara karşı halkımızla karşı koyuyoruz. Halkımızla birlikte moralimiz yüksek."


Ahmet Rislan, çetelerin uzun süre boyunca neredeyse her gün saldırıda bulunduğunu dile getirdi. Rislan, "Çetelerin saldırıları oluyor. Biz topraklarımız için direniyoruz, meşru savunma hakkımız var" dedi.

'İRADEMİZ BÜYÜK, HİÇBİR GÜÇ İRADEMİZİ YENEMEZ'
Saqir Samra, ön cephe hattının kontrol altında olduğunu dile getirdi. Zaman zaman yoğun obüs ve havan atışları yapıldığına dikkat çeken Samra, "Gelecek tüm saldırılara karşı hazırlıklıyız. Moralimiz yüksek. Topraklarımızı korumak için sonuna kadar savaşacağız. İşgalciler karşısında biz kazanacağız" diye konuştu.


DSG savaşçısı Şahin El Şair de Türk devletine bağlı çetelerin işgal ettikleri toprakları yağmaladıklarını söyledi. El Şair, Türkiye'ye bağlı çetelerin saldırıları oluyor. Çetelerin tek amacı çalmak, yıkmak" diye konuştu. DSG güçlerinin en büyük silahının iradeleri olduğunun altını çizen El Şair şöyle devam etti: "Bütün Rojava halkına mesajım şu, biz buradayız, nöbet yerimizde duruyoruz. İrademiz büyük. Dünyadaki en büyük güç bile irademizi ve gücümüzü yenemez. İnşallah bize verilen bu sorumluluğun üstesinden geleceğiz. Zafer bizimdir."


El Şair Türk devleti ve çetelerine de şu mesajı gönderdi: "Bizim buradan Türk devleti ve çetelerine mesajımız şudur: Kanımızın son damlasına, hayatımızın son dakikasına kadar direneceğiz. Yalancı Türk basınına da bir mesajımız var. Biz buradayız, şehitlerin yolundayız."

'BU TOPRAKLAR BİZİM, BIRAKMAYACAĞIZ'
Nöbet yerlerinde ziyaret ettiğimiz savaşçılardan Mehmud Şaban da direniş kararlılığını, "Bu toprakları kanımız pahasına dahi vermeyeceğiz" sözleriyle ifade etti. Şaban, "Çetelerin saldırılarına maruz kalıyoruz. Sızma girişimleri de oluyor. Burada direniyoruz. Şehitlerimiz sağ olsun" diye konuştu.


DSG savaşçısı Feysal Kasin de Türk devletine bir mesaj göndermek istediğini dile getirdi. Kasin şöyle konuştu: "Türk devletine şu mesajı vermek istiyoruz. Bu topraklar bizim toprağımız. Canımız pahasına kesinlikle bırakmayacağız."