29 Eylül 2024 Pazar

Bakırhan: Sermaye 'kamu yararı' adı altında doğayı tahrip edecek

Partisinin Balıkesir'de gerçekleşen ekoloji konferansında konuşan DEM Parti Eş Genel Başkanı Bakırhan, doğanın sermayeye peşkeş çekilmediği bir ülke sözünü muhakkak tutacaklarını söyledi. Bakırhan, "Sermaye rant elde edecek, tahrip edecek, enkaz bırakacak adına kamu yararı diyecekmişiz. Bir de onları dokunulmaz kılalım. Nerede bireylerin rantı kamu yararı olmuş" dedi. 

Halkların Demokrasi ve Eşitlik Partisi (DEM Parti) Balıkesir İl Örgütü, kentte yaşanan ekolojik yıkımları tartışmak üzere "Balıkesir Ekoloji Konferansı"nı gerçekleştiriyor. DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan'ın da katılımıyla Burhaniye ilçesinde bulunan Reha Yurdakul Kültür Merkezi'nde düzenliyor. Konferansa Balıkesir'in yanı sıra çevre illerden de çok sayıda kişi katıldı.

Konferans belgeselci Hakan Tosun'un ekolojik yıkımlara dair belgeselinin gösterimi ile başlarken ardından açılış konuşmaları yapıldı.

'REŞİT KİBAR EKOKIRIMA KARŞI MÜCADELEDE UNUTULMAYACAK'
DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, konuşmasına 3 Eylül'de Artvin Borçka'da katledilen Reşit Kibar'ı anarak başladı. Reşit Kibar'ın toprağına, suyuna, ormanına, ağacına ve orada yaşayan canlılara sahip çıktığı için katledildiğini söyleyen Bakırhan, "Katledenler çok yabancı değil. Sermaye ve onun işbirlikçileri. Daha fazla rant elde etmek, doğayı tahrip etmek isteyenler, mücadele edeceğimizi bildiği halde bu kadar ısrarlı olanlar ve onları destekleyenler; doğa, halklar, inançlar, emekçi düşmanı bir iktidarla ittifak kuranlar Reşit'i katlettirdi. Reşit'i unutmayacağız, bir demokrasi şehididir. Ekokırıma karşı mücadelede artık bundan sonra unutulmaz ve sürekli anacağız" dedi.

'DOĞANIN SERMAYEYE PEŞKEŞ ÇEKİLMEDİĞİ BİR ÜLKE YARATACAĞIZ'
İktidar ve sermayenin aynı mantıkla hareket ederek, rantın önüne geçmek isteyen herkese vahşice saldırdığını vurgulayan Bakırhan, doğanın sermayeye peşkeş çekilmediği bir ülke yaratma sözünü tutacaklarını dile getirdi. Ekmek ve Adalet buluşmalarına değinen Bakırhan, "Mardin Nusaybin'deki buğday üreticileri, Tekirdağ'daki ayçiçek üreticileri, esnafımız, balıkçılar, kadınlar, gençler, KHK'liler adalet ve hukuk arayanların tamamı iktidar gerçekliğini her yerde ortaya koyuyorlar. Demokrasi arayışı konusunda Kürtlerin dostlarının verdiği mücadelenin yanında ekokırım karşısında Ege'nin, Balıkesir'in, Kazdağlarındaki direnişçilerin ortaya koyduğu mücadele çok önemli ve değerlidir. Sadece demokrasi mücadelesinde değil bu alanda da en az onun kadar kıymetli bir mücadele veriliyor" ifadelerini.

'SERMAYE RANT UĞRUNA TALAN EDECEK, ADI KAMU YARARI OLACAK'
AKP iktidarının sermaye yanlısı politikalarıyla zenginlerin karına kar katıldığını, halkların ise her gün yoksullaştığının altını çizen Bakırhan, şirketlerin doğayı rahatça sömürdüğünü kaydetti. AKP'nin rant ve talan politikalarına dikkat çeken Bakırhan, 22 yılda 32 kez orman yasasında değişiklik yapıldığını da ekledi. Çevresel Etki Değerlendirme raporlarının da pervasızca düzenlendiğini sözlerine ekleyen Bakırhan, şöyle devam etti: "Asıl trajikomik olan TOBB'un Madencilik Meclisi Başkanı İbrahim Halil Kırşan, maden arama faaliyetlerinin kamu yararına yapılan bir faaliyet olarak değerlendirilmesini söylüyor. Sermaye rant elde edecek, tahrip edecek, enkaz bırakacak adına kamu yararı diyecekmişiz. Bir de onları dokunulmaz kılalım. Nerede bireylerin rantı kamu yararı olmuş. Mehmet Cengiz'i de Çevre Şehircilik bakanı yapın onun önündeki idari engelleri kaldırın. İşte böyle bir iktidarla karşı karşıyayız. İktidar böyle olursa TOBB Madencilik Meclis Başkanının söylemi de böyle olur. Zor bir süreçle karşı karşıyayız. Yani bunlar diyorlar ki işimizi uzatmayın kısa yoldan kısa sürede halledin biz rantımıza bakalım diyorlar." 

'BU İKTİDARDAN KURTULALIM'
Balıkesir'de 155 madeni şirketinin 279 maden arama-işletme ruhsatı aldığını anımsatan Bakırhan, "Dolayısıyla bütün Balıkesir'in bütün ilçeleri aynı durumda Kazdağları altın madenciliğin adeta merkezi haline getirildi. Birkaç yabancı ve yerli firma var. Yabancı yerli fark etmez buradaki amaç ranttır. Bu firmalar o kadar pervasız ki, kapitalist sistemi tanımlarken söylüyorduk ya en az maliyetle en düşük maliyetle en yüksek rantı elde etme, suyunu çıkarma diyorlar ya öyle çalışıyor. Hayvancılık, tarım yapan, meyve, sebze ile uğraşan insanlar nereye gitsin? Bu kimsenin umurunda değil, iktidarın hiç umurunda değil. O zaman bu iktidarın da bizim umurumuzda olmaması lazım. Umurumuzda olmayan bizi uçuruma sürükleyen Türkiye'yi yıkımın eşiğine getiren bu iktidardan kurtulalım" ifadelerini kullandı.