3 Ekim 2024 Perşembe

Eylül ayında 152 işçi katledildi

Eylül ayı iş cinayetlerini açıklayan İSİG Meclisi, 2'si sendikalı 152 işçinin katledildiğini belirtti. Katledilen 152 işçiden birisinin 14 yaşın altında, 2'sinin 15-17 yaş arasında, 40 işçinin 50-64, 8 işçinin ise 65 yaş üstü olduğu aktarılan raporda, çocuk işçilikle mücadele çağrısı yapıldı. 

İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği (İSİG) Meclisi Eylül 2024 İş Cinayeti Raporu yayımlandı. İşçilerin yüksekten düşme, ezilme, patlama, yanma, elektrik çarpması, zehirlenme nedeniyle eylül ayında 152, 2024 yılının ilk dokuz ayında ise en az bin 371 işçinin katledildiği vurgulandı. Katledilen 152 işçiden birisinin 14 yaşın altında, 2'sinin 15-17 yaş arasında, 40 işçinin 50-64, 8 işçinin ise 65 yaş üstü olduğu aktarıldı.

DİRENEN İŞÇİLER SELAMLANDI
Hopa Cankurtaran'da doğasını korumak istediği için katledilen Reşit Kibar'ı anan; direnen Fernas Madencilik, Polonez Gıda, Akcanlar Tekstil, As Plastik, Elba Bant, Eker Süt, Befesa Silvermet, Mersen, Özel Sektör Öğretmenleri, Belediye İşçileri, TELUS İnternational, Bekaert, Tarkett Zemin Kaplama, Yemeksepeti, UNTD İnşaat, MKB Rondo, Yolbulan Metal, Tolsa, Lezita, Aile Sağlığı Merkezi (ASM) işçilerinin selamlandığı raporda, kritik aşamada olan Bağımsız Maden-İş Sendikası üyesi Fernas Madencilik işçilerinin ve Tekgıda-İş Sendikası üyesi Polonez Gıda işçilerinin direnişlerinin son derece kritik olduğu kaydedildi. İSİG Meclisi Fernas ve Polonez'de kazanılan direniş tüm Türkiye işçi sınıfının kazanımı olacağının altını çizdi. 

Raporda "en az" ibaresinin kullanımına ilişkin, "Zira açıkladığımız ölümler elimizdeki kısıtlı imkanlarla ulaşabildiklerimiz. Fabrikalardaki ve inşaatlardaki ölümlerde eksik kaldığımızı, ölüm bilgilerine ulaşamadığımızı belirtiyorduk. SGK istatistiklerine baktığımızda bu tespitimizin doğru olduğunu ve özellikle sanayi işkollarında çok daha fazla ölüm meydana geldiğini gördük. Diğer yandan SGK istatistiklerinde çocuk, kadın, göçmen işçi ölümlerinin daha az olduğunu, 6 ölüm dışında kendi nam ve hesabına çalışanların (çiftçi ve esnaf) yer almadığını ve zaten kayıt dışı ölümlere yer verilmediğini de gördük" denilen raporda bu değerlendirmelerin 9 Ekim Çarşamba günü saat 19.00'da İstanbul Tabip Odası ve TMMOB İstanbul İKK ile birlikte yapılacak etkinlikte aktarılacağı, benzer etkinliklerin Ankara, Kocaeli, Gebze gibi birçok bölgede yapılacağı belirtildi. 

OBA MAKARNA'DA YAŞANAN PATLAMAYA İLİŞKİN SORULAR
Raporda, Sakarya Hendek'te kurulu Oba Makarna fabrikasında 6'sı ağır 30 işçinin yaralandığı ve Mesut Şimay isimli işçinin katledildiği 5 Eylül'deki patlamaya ilişkin şu sorular yöneltildi: 
🔹 "Çalışanların Patlayıcı Ortamların Tehlikelerinden Korunması Hakkında Yönetmelik" yükümlülüklerini yerine getirmiş midir?
🔹Haziran ayında bu işletme Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından denetlenmiştir. Bakanlık denetimlerinde bu patlamaya sebep olabilecek eksiklikler tespit edilebilmiş midir?
🔹Eğer edildiyse işletmenin faaliyetleri neden durdurulmamıştır?
🔹Oba Makarna'da neden tam zamanlı bir iş güvenliği uzmanı istihdam edilmemiş, bunun yerine bir ortak sağlık ve güvenlik biriminden (OSGB) yarı zamanlı hizmet alımına gidilmiştir?
🔹Geçen sene TMO'nun buğday silolarında meydana gelen patlama sonrasında benzer riskleri taşıyan işletmeler Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından titizlikle incelense ve eksiklikleri giderene kadar faaliyetlerine izin verilmese bu patlama meydana gelir miydi?

ÇOCUK İŞÇİLİĞE KARŞI MÜCADELE ÇAĞRISI: 66 ÇOCUK İŞÇİ HAYATINI KAYBETTİ
Türkiye sanayisinin dünya pazarlarında, özellikle AB pazarında, var olmasının yegâne yolunun ucuz hatta MESEM ile bedava işgücü ihracı olduğu kaydedilen raporda, "Bu aşamada 'kullan-at işçilik' halini alan çocuk işçiliğin varlığı elzemdir. 2023-2024 eğitim öğretim döneminde en az 66 çocuk işçi hayatını kaybetti. Gördüğümüz en temel değişim çocuk işçi ölümlerinde ağırlığın kırlardan kentlere doğru kaymasıdır. Kırsal yoksulluğun devam etmesine rağmen çocuk işçi ölümlerinin kentlere kaymasının bazı nedenleri var. Zira kırsal yoksulluk bitmediği gibi derinleşerek devam ediyor. Ne var ki, kentsel yoksulluğun derinleşmesi, özellikle MESEM'de gördüğümüz üzere bizzat devlet politikalarıyla kitleselleştirilen çocuk işçilik ve tüm Anadolu kentlerinde yoğunlaşan Organize Sanayi Bölgesi (OSB) gerçekliği artık çocuk işçi ölümlerini kent merkezlerine ve çeperlerine taşımış durumda. Tarım işçisi çocuklar tamamen sosyal hayattan dışlandığı ve yerleşim merkezleri dışında hem yaşadıkları hem çalıştıkları alanda çevrelendiklerinden ötürü ölümleri devlet ve sermaye tarafından 'görünmez' kılınıyordu. Oysa çocuk işçiler artık her yerde, kentlerin merkezinde, AVM'lerde, sokakta, şantiyelerde, sanayide ve OSB'lerde. Her ailede veya sülalede bir çocuk çalışıyor, her sokakta tanıdık bir çalışan çocuk var. Üretimden gelen bu gerçeklik çocuk işçiliği 'görünür' kılıyor ancak çocuk işçilik; eğitim, öğrenim, yetişecek eleman argümanlarıyla 'meşrulaştırılmaya çalışılıyor' ve ölümler maskeleniyor" denildi.

2024-2025 EĞİTİM ÖĞRETİM YILI BAŞLARKEN ŞU TALEPLER HATIRLATILDI
🔹Çocuk işçilik yasaklanmalı, çocuk işçi çalıştıran patronlara en ağır cezalar verilmelidir.
🔹Eğitim tamamen parasız olmalı ve müfredat aklın ve bilimin ışığında yenilenmelidir. Tüm Türkiye çapında okullarda bir öğün yemek verilmeli ve yoksul çocukların ihtiyaçları devlet tarafından karşılanmalıdır.
🔹MESEM'ler bir eğitim-öğrenim işlevi görmemektedir. MESEM'li çocuklar işi bedava ve ağır koşullarda çalıştırılarak öğrenmektedir. Bu anlamda MESEM'leri revize etmek imkansızdır. MESEM'ler kapatılmalı ve mesleki eğitim yeniden yapılandırılmalıdır.
🔹Beceri geliştirme programı adı altında hayata geçirilmeye çalışılan programlar iptal edilmelidir. Mesleki eğitim adı altındaki işçileştirme politikalarının mesleki ortaokullar eliyle 15 yaşın altına yayılması acilen engellenmelidir.

İŞ CİNAYETLERİNİN SEKTÖREL DAĞILIMI
Eylül ayında 152 işçinin katledildiği hatırlatılan raporda iş cinayetlerinin dağılımı şöyle aktarıldı: İnşaat-yol işkolunda 42 işçi; tarım-orman işkolunda 33 emekçi (18 işçi ve 15 çiftçi); taşımacılık işkolunda 23 işçi; ticaret, büro, eğitim, sinema işkolunda 8 işçi; madencilik işkolunda 7 işçi; metal işkolunda 7 işçi; konaklama, eğlence işkolunda 6 işçi; belediye, genel işler işkolunda 6 işçi; ağaç, kağıt işkolunda 4 işçi; savunma, güvenlik işkolunda 4 işçi; gıda, şeker işkolunda 2 işçi; petro-kimya, lastik işkolunda 2 işçi; çimento, toprak, cam işkolunda 2 işçi; elimizdeki veriler ışığında çalıştığı işkolunu belirleyemediğimiz 6 işçi. 

152 İŞÇİDEN İKİSİ SENDİKALI
İş cinayetlerinde sektörel dağılım ise şöyle: Sanayide 45 işçi, inşaatta 42 işçi, tarımda 33 işçi ve hizmette 32 işçi katledildi. Ölümlerin temel nedeni ise güvencesiz çalıştırmanın yatay olarak bütün işkollarını kesmesi. Öte yandan katledilen işçilerden ikisi sendika üyesi, 150'si değil. 

KATLEDİLEN İŞÇİLERİN İSMİ
Katledilen işçilerin anıldığı raporda, isimleri şöyle aktarıldı: Selahattin Erol, Emin Yıldız, Orhan Çorbacı, Refik Ayan, Ömer Deniz, Ahmet Gizir, Ramazan Göktepe, Süleyman Kule, Yavuzhan Yücel, Lale Erdoğan, Leyla Erdoğan, Orhan Ayvazoğlu, Ramazan Şen, Bekir Akbulut, Semra Süslü, Ekrem Ulusoy, Beyhan Göl, Osman Şanlı, Habip ., Muhammed Almahmu, Erdem Dursun, Hüseyin Tezel, Aziz Genç, Mustafa Güler, Muharrem Akyol, Cevahir El Hamid, İsmail El İsmail, S.T., Vedat Usta, Namık Kemal Yıldırım, Mustafa Bakan, Eylem Debek, Emine Kalyoncu, Mesut Şimay, İsmail Can Seçkin, E.K., İsa Ceylan, Erol Durmuş, Mustafa Okur, Mehmet Çetin, Muhammed Emin Şen, Hasan Yılmaz, Bekir İnaç, Hüseyin Kirik, Abdulgafar Badınıcki, Muhammed C., Ali Bayar, Yiğit Laç, İbrahim Çalık, Vahit Karacalar, Aytaç Ağbaba, Berivan Ağbaba, Abdullah Oğuz, Cüneyt Çelik, Ramazan Arslan, Mehmet Demir, Ali Karakurt, Selman Güleç, Orhan Şahin, Yusuf Demirtaş, Ali Güney, Hasan Kabalak, Ali Kaya, Nihat Zibeller, Özkan Aydemir, Adem Mendeş, Öner Shouk, Ersin Atilla, Furkan Bozkurt, Cemal Kök, Ömer Alper, Turan Köklü, Hasan Zeki Yıldırım, Erdal Gürbüz, Osman Karaca, Erdal Sağır, Tahir Çeri, Necdet Özsoy, Nurettin Yılmaz, Hakkı Duru, Kemal Kaya, Aziz Çapkın, Şahin Çulha, Selman Yıldırım, Ahmet Çekener, Suat Kaynar, N.H., Erdoğan Öztürk, Abdulhadi Zedan, Sedat Yılmaz, Selahattin Bingöl, Sabri Bayraktar, Mustafa Aydın, Murat Soydan, Ufuk Özdemir, Mustafa Bayramoğlu, Ayhan Kisanoğlu, Caner Göktaş, Hüseyin Keskiner, Mehmet Polat, A.E., Çetin Buru, Volkan Buru, Mertcan Buru, Merdan Kılıç, Murat Öksüz, Doruk Yormaz, Tolga Çelik, Necmettin Bardak, Haluk Safi, Ünal Aster, Emir Gulal Nalcı, E.Ö., Mehmet Öner, Ziya Öztekin, Mehmet Emin Ulusoy, Halil Yaşar Erkol, Salih Çelik, İsmail Yıldız, Cumali Ekici, Ali Güner, Metin Yavuz, Kemal Özcan, Mehmet Erdek, Mustafa Kaya, Cevdet Çağlayan, Bilal Aşık, Kadir Korkmaz, Mahmut Kara, Oktay Sözdinler, Metin Arolat, Baran Çelik, Elif Ceren Arslan, Özgür Çıplak, Şeyda Yılmaz, Mehmet Fatih Çangır, Olgun Sandalcı, Murat Baş, Mehmet Aytaş, Halil Duman, Zebiniso Dayıyavora, Bülent Ecevit Korkmaz, Selahattin Toprak, Emrah Genç, Duygu Yıldırım, Avni Baranlı, Nihat Göçmen, Hatice Gül Adem Deniz ve ismini öğrenilemeyen üç işçi.