29 Eylül 2024 Pazar

Gazeteciler haykırdı: Tüm çabanız beyhudedir

Ankara'da tutuklanan 9 gazeteci için İstanbul'da bir araya gelen özgür basın emekçileri, iktidarın suçlarını örtmek için yaptığı bu düzmece operasyonların özgür basını susturamayacağını vurguladı ve tüm saldırılara karşı herkese haber alma hakkına sahip çıkma çağrısında bulundu.

Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG) ve Mezopotamya Kadın Gazeteciler Platformu (MKGP), Ankara merkezli bir operasyon kapsamında 25 Ekim'de ev baskınlarında işkenceyle gözaltına alınan ve 29 Ekim sabahı "örgüt üyeliği" suçlamasıyla tutuklanan 9 gazeteci için İstanbul'da bulunan Şişhane Meydanında basın açıklaması düzenledi.

Eyleme, tutuklanan Mezopotamya Ajansı (MA) Yazı İşleri Müdürü Diren Yurtsever, muhabirleri Deniz Nazlım, Selman Güzelyüz, Berivan Altan, Hakan Yalçın, Emrullah Acar ve Ceylan Şahinli, JINNEWS muhabirleri Habibe Eren ve Öznur Değer ile aynı operasyonda, başka bir dosyadan kesinleşmiş cezası olduğu için gözaltına alınarak tutuklanan Derya Ren'in çalışma arkadaşlarının yanı sıra, çok sayıda gazeteci, Halkların Demokratik Partisi (HDP) milletvekilleri Zeynel Özen ve Musa Piroğlu, Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Eş Sözcüsü Cengiz Çiçek ve siyasi parti, demokratik kitle örgütü, sendika temsilcileri katıldı. "Özgür basın baş eğmez" pankartı açılan eylemde, son 5 ay içerisinde tutuklanan 25 Kürt gazetecinin fotoğrafları taşındı.

'YAPTIKLARI HABERLERDEN SUÇ ÜRETİLDİ'
Ortak basın açıklamasını okuyan JİNNEWS editörü Nışmiye Güler, 9 gazetecinin 29 Ekim'de tutuklanmasının tesadüfi olmadığını söyleyerek, 29 Ekim 2016'da da çok sayıda özgür basın ajansı ve gazetesinin kapatıldığını hatırlattı. 9 gazetecinin yaptıkları haberler, çalıştıkları ajanslar, seyahatleri ve dernek üyeliklerinden suç üretildiğini dile getiren Güler, tutuklama kararının siyasiliğini vurguladı. Ankara Emniyeti'nin özgür basın geleneğini kriminalize etme çabasına işaret eden Güler, buna alet olan polis ve savcıların suç işlediğini ifade etti.,

Kürt basınına dönük bu saldırıların gerçekleri karartma amacı taşıdığını dile getiren Güler, "Kürt karşıtlığı ve düşmanlığında sınır tanımayan iktidar, savaş gerçekliğini tüm çıplaklığıyla halka ulaştıran özgür basın gazetecilerini asla susturamayacaktır. Apê Musa, Gurbetelli Ersöz, Deniz Fırat, Cengiz Altun, Ferhat Tepe ve Nagihan Akarsel'den gücünü alan Kürt gazeteciler olarak bu saldırılara karşı da baş eğmeyeceğiz" ifadelerini kullandı.

'BU SALDIRILARI BERABER BOŞA ÇIKARALIM'
Bütün bombalama, katliam, gözaltı ve tutuklama saldırılarına karşın gerçeği yazmaya devam eden özgür basın geleneğinin düzmece operasyonlarla susturulamayacağını dile getiren Güler, "Baskıcı, despotik iktidar şunu bilsin ki korkunun ecele faydası yoktur. Ne tür baskı yaparsa yapsınlar, ne kadar sansür yasaları çıkarsalar çıkarsınlar, Kürt gazeteciler tehdit, baskı, gözaltı ve tutuklamalarla asla korkmaz, mücadeleden vazgeçmez ve baş eğmez" dedi.

Operasyonda başlayan işkencenin tutuklanan 9 gazetecinin götürüldüğü Sincan Hapishanesinde de devam ettiğini kaydeden Güler, gazetecilerin tek kişilik hücrelerde tutulduklarını aktardı ve buna derhal son verilmesini istedi. Güler, şöyle devam etti: "Altını bir kez daha çiziyoruz, tüm çabaları beyhudedir. Büyük bedeller vererek, bugünlere gerçeklerden asla taviz vermeyerek gelen özgür basının kalemi iki yakalarını bırakmayacaktır. Tüm gazetecilere ve meslek örgütlerine çağrımızdır; biz değil iktidar korksun, gelin bu saldırıları hep birlikte mücadele ederek boşa çıkaralım. Tüm gazetecilere özgürlük!"

ÇAĞLAR: ÖZGÜR BASIN SİZE BAŞ EĞME
MA adına söz alan Ergin Çağlar, Diyarbakır'da 16 Haziran'da tutuklanan 16 gazeteci hakkında hala daha iddianame hazırlanmamışken sansür yasası ve 9 gazetecinin daha tutuklanmasıyla gazetecilere dönük derinleşen baskıya işaret etti. "Biz bu operasyonların yabancısı değiliz, bu siyasi atmosferin de yabancısı değiliz" diyen Çağlar, tutuklanan gazetecilere dönük işkenceye de tepki gösterdi. 9 gazetecinin iktidara nasıl baş eğilmeyeceğini gösterdiğini vurgulayan Çağlar, "Buradan bir kez daha söylüyoruz, özgür basın size baş eğmez, eğmeyecektir" ifadelerini kullandı.

DURMUŞ: HABERİ TOPLUMA ULAŞTIRMAYA DEVAM EDECEĞİZ
Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) Genel Başkanı Gökhan Durmuş, iktidarın tutuklama saldırıları ve sansür yasasına karşı gazeteciler olarak haberi topluma ulaştırmanın yollarını bulmaya devam edeceklerini vurguladı ve tutuklamaların derhal son bulması, tutuklanan gazetecilerin serbest bırakılması çağrısı yaptı. Durmuş, "Bu ülkede haberi suç olmaktan çıkarmamız lazım" diyerek bu süreçte tüm gazetecilere ve meslek örgütlerine de beraber mücadele çağrısı yaptı.

PİROĞLU: SATIN ALAMADIKLARI KALEMLERİ KELEPÇEYLE DE SUSTURAMAYACAKLAR
HDP milletvekili Musa Piroğlu, iktidarların en büyük korkusunun gerçeklerin halka ulaşması olduğunu dile getirerek, AKP-MHP iktidarının işlediği suçları örtmek için sansür yasası, tutuklama saldırıları gibi yöntemlerle gazetecileri baskı altına almaya çalıştığını kaydetti. Bütün eylemlerde önce gazetecilerin uzaklaştırıldığına dikkat çeken Piroğlu, "Satın alamadıklarını, şantajla boyun eğdiremediklerini polis terörüyle susturmaya çalışıyorlar. Satın alamadıkları kalemleri kelepçe vurarak susturmaya çalışıyorlar" dedi.

TSK'nın Güney Kürdistan'da kimyasal silah kullanımı iddialarının, iktidarın yolsuzluklarının, iş cinayetlerinin tartışıldığı bir süreçte 9 gazetecinin tutuklandığına işaret eden Piroğlu, "Basın uzaklaştırıldığında halkın gözü kapanır, kulakları tıkanır, iktidar her çeşit zorbalığı yapar" dedi. Bu operasyonlarla özgür basının sesinin kısılamayacağının altını çizen Piroğlu, özgür basının her türlü zulüm ve zorbalığa karşı gerçekleri yazmaya devam edeceğini söyledi.

Eylem boyunca, "Özgür basın susturulamaz", "Özgür basın baş eğmeyecek", "Baskılar bizi yıldıramaz", "Susma haykır haber alma haktır" sloganları atıldı.