Hatice Ezgi: Devrimin yolunda özgür genç kadın

Kobanê'de devrim sürecinde ölümsüzleşen yoldaşlarını ve devrimi yaşatmak istiyordu. Saldırı anında "Arîn'den Sibel'e yürüyoruz zafere sloganı" atılıyordu. Rojava'da bir devrim yaşanırken hiçbir şey olmamış gibi burada beklemeyi doğru bulmuyordu. Kadın devriminin öncülerinin isimleriyle ölümsüzleşti.
Hatice Ezgi Sadet, 10 Mart 1995'te İstanbul'da dünyaya gelmişti, Sivaslıydı. Gezi'nin çocuklarındandı. Gezi isyanı başladığında eylemlere bağımsız olarak katılıyordu. 8 Mart 2015'te Özgür Genç Kadın saflarında örgütlenmişti. Kadın özgürlük mücadelesinin bir parçasıydı artık, kendi ifadesiyle "Biz kendi özgürlüğümüzü Rojava kadın devriminde görüyoruz" demişti. Kadın eylemlerinde, gençlik mücadelesinde en önde yürüyenlerdendi. Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Sanat Tarihi Bölümü ikinci sınıf öğrencisiydi. Bölümünü seviyordu, "Muhtemelen işsiz kalacağım fakat mutsuz değilim, mutluyum" diyordu.
Kendi özgürlüğünü gördüğü kadın devrimine omuz vermek için "Beraber savunduk beraber inşa ediyoruz" kampanyasının örgütleyicileri arasında yer aldı. Kobanê'ye yola çıkmadan basına verdiği bir demeçte, yola çıkma sebeplerini şu sözlerle anlatmıştı: "Şehrin ihtiyaçları çok fazla, yeniden bir inşa sürecine başlıyoruz. Tamamen yıkılmış bir şehir; çocuk parkından tutun da kalem kağıda kadar birçok ihtiyaç var. Biz kadınlar olarak bu devrimi sahipleniyoruz. Bu devrimin bizim için şöyle bir anlamı var, cinsiyet rollerinin yıkıldığı yer Rojava. Ortadoğu halklarının, bütün bu savaş bütün bu çetelerin en çok kadınları sömürdüğünü, kadınlar üzerinde bir baskı yarattığını biliyoruz. Bizi özgürleştiren bir yerde Rojava. Bu sürece olabildiğince dahil olmaya çalışıyoruz, yeniden inşa çalışmalarına katılıyoruz."
Gülmeyi severdi, çok da güzel gülerdi, cana yakındı. Sevdiklerinin üzülmesine dayanamaz, mutlu etmek için çabalardı. Haksızlığa tahammülü yoktu, çocukluğunda beri bu konuda açık sözlüydü. Yanlış gördüğünde direkt müdahale ederdi. Ablası Özgen, özellikle kadın konusunda çok hassas olduğunu, erkek egemen yaklaşımlara hiçbir şekilde tahammül edemediğini söylerdi.
Kobanê'de devrim sürecinde ölümsüzleşen yoldaşlarını ve devrimi yaşatmak istiyordu. Saldırı anında "Arîn'den Sibel'e yürüyoruz zafere sloganı" atılıyordu. Rojava'da bir devrim yaşanırken hiçbir şey olmamış gibi burada beklemeyi doğru bulmuyordu. Kadın devriminin öncülerinin isimleriyle ölümsüzleşti.
Yoldaşı Polen'le çok yakındılar. 7 Haziran seçim zaferi sonrası bir halayda kol kola, Onur Yürüyüşünde gökkuşağı bayrağının altında aynı gülüşle, Kobanê'yi yeniden inşa kampanyası çalışmalarında… Yan yana ölümsüzleşerek, yan yana gömüldüler…
*Portre dizimiz yarın Aydan Ezgi Şalcı ile devam edecek...
Kaynakça:
*Kobanê'ye Gitmek
*Hiçbir Düş Yarım Kalmayacak