HDP ve HDK heyeti depremin 40. gününde Antakya halkıyla buluştu
HDP ve HDK heyeti depremin 40. gününde Antakya'da halkla buluştu. Depremin ardından enkazlara müdahale etmeyerek onbinlerce kişinin ölümüne sebep olanlardan hesap sorulacağını vurgulayan HDP Eş Genel Başkanı Sancar ve HDK Eş Sözcüsü Demir, halkın yaralarını halkla birlikte saracaklarını vurguladı.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) ve Halkların Demokratik Kongresi (HDK) heyeti depremin 40. gününde Antakya'ya giderek halkla buluştu.
Depremin büyük yıkım yarattığı ve en az 20 bin kişinin yaşamını yitirdiği Antakya'ya gelen Sancar, depremin 40'ıncı günü nedeniyle yaşamını yitirenler anısına düzenlenen etkinliklere katıldı. HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Eş Sözcüsü Esengül Demir, Yeşil Sol Parti Eş Sözcüsü Çiğdem Kılıçgün Uçar, SYKP Eş Genel Başkanı Canan Yüce, HDP MYK üyeleri ve milletvekilleri ile SODAP yöneticileri Samandağ'daki Hızır Türbesi'ne gitti.
Burada halka seslenen Sancar, depremde yaşamını yitirenleri andı, depremle gelen felaketin yerin altında değil üstünde gerçekleştiğini söyledi. Öncesinde tedbir alınmadığı için onbinlerce kişinin yaşamını yitirdiğini bunun baş sorumlusunun da iktidar olduğunu vurgulayan Sancar, "Eğer zamanında müdahale edilseydi, kurtarma çalışmaları hemen başlasaydı kaybettiğimiz canlarımızın birçoğu bugün yaşıyor olacaktı. Binlerce canımız bugün hayatta olacaktı" dedi.
'DEPREM BÜTÇESİ YANDAŞLARA PEŞKEŞ ÇEKİLDİ'
Deprem vergilerinin tedbir amaçlı kullanılmadığını, iktidarın siyasi planlarını hayata geçirmek için başka alanlarda kullandığını, yandaşlarına peşkeş çektiğini belirten Sancar, "İnsanlarımız günlerce, haftalarca temel ihtiyaçlarının karşılanması için bekledi. Çadır bekleyen insanlarımız soğukta susuz, aç ve sıhhi şartlardan yoksun bir şekilde yaşamak zorunda bırakıldı. Kendi kaderlerine terk edildi bu insanlar" diye kaydetti. Sancar depremin ikinci günü Antakya ve Samandağ'da olduklarını ekledi, halkların dayanışmayla ayakta kaldığını hatırlattı.
"Bir kez daha gördük ki asıl bizi bu felaketten koruyacak, bize onurlu bir hayat sunacak şey dayanışmamızdır, kendi gücümüzdür" diyen Sancar, yaşanacak yeni felaketlere karşı devletin kaynaklarının kullanılması için mücadele edeceklerini söyledi. Sancar, "Mahallemizde, sokağımızda, kasabamızda, şehirlerimizde kendi tedbirlerimizi almak için örgütlüğümüzü de yerleştireceğiz. Dayanışma ağlarını bugünden kuracağız" diye vurguladı.
'SADECE BİNALARI DEĞİL YAŞAMI DA YENİDEN İNŞA EDECEĞİZ'
Kentlerin yeniden inşası için iktidarın hızla ihale başlattığını, rant politikaları nedeniyle yaşanan depremdeki ölümlerin, yeni rant fırsatı olarak görüldüğünü vurgulayan Sancar, başta Antakya olmak üzere yıkılan kentlerin tarihsel ve kültürel dokusunun korunmasının önemine işaret etti.
Sancar şöyle konuştu: "Bizim yapmamız gereken sadece binaları değil yaşamı da yeniden inşa etmektir. Yeni bir yaşam inşa etmek; bu yaşamı adalet, eşitlik, çoğulculuk üzerine inşa etmek amacımızdır. Kaynakların halk için, kamu için kullanıldığı bir düzen ve işleyiş üzerine kurulacaktır. Yeni yaşamı bu şekilde kurarsak ancak talana ve sömürüye ayrılan kaynakları halk için kullanmış olacağız. O günler yakındır. Savaşa, ranta, sömürüye dayanan bu iktidar ve düzen de yeni inşanın bir parçası olarak mutlaka değiştirilecek."
'BU DÜZENİN SORUMLULARINDAN HESAP SORMALIYIZ'
Yeni yaşamı kurarken bu düzenin ve yaşanan ölümlerin sorumlularından hesap sormak zorunda olduklarını vurgulayan Sancar, "Hesap sormak kaybettiklerimize karşı sorumluluğumuzun bir gereğidir. Yaraları birlikte dayanışmayla saracağız, yeni yaşamı da toplumsal gücümüzü birleştirerek kuracağız. Başarmak zorundayız" dedi.
HDK EŞ SÖZCÜSÜ DEMİR: HESAP SORACAĞIZ
Samandağ programının ardından heyet, Antakya Habib-i Neccar Camisini ziyaret etti. Ziyarette konuşan HDK Eşsözcüsü Esengül Demir, depremin üzerinden 40 gün geçmesine rağmen insanların yıkıntılar arasında yaşama mahkum edildiğini, hiçbir şey değişmediğini söyledi.
Yaşananların kader olmadığını vurgulayan Demir, "Bugünü unutmayalım. Bundan sonra olacaklara da toplumsal dayanışma ve örgütlenme içinde karşı duralım" çağrısında bulundu. Erdoğan'ın sarayında büyük bir sefahat içinde yaşarken, halkın içecek su, hijyen koşullarını karşılayacak olanakları ve başını sokacak bir çadır bulamadığını belirten Demir, "Bir ay boyunca bu halkın en ufak ihtiyacı bile karşılanmadı. Halkın vergileriyle toplanmış paralar, halkın ihtiyaçları doğrultusunda eğer kullanılmıyorsa, bu halkın da zamanı geldiğinde, bu iktidardan hesap soracağından hepimiz son derece eminiz" dedi.
Halkın yaralarını halkla birlikte saracaklarını vurgulayan Demir, "Ama buna sebep olanlardan da hesabını soracağız" diye konuştu.
Ardından İskenderun'a geçen heyet, cemevi ve kilise ziyaretleri gerçekleştirecek.