28 Eylül 2024 Cumartesi

HPG BİM: Kimyasal silah kullanımı sonucu 11 gerilla şehit düştü

Türk devletinin kimyasal silah kullanımını artırdığını kaydeden HPG BİM, 11 gerillanın kimyasal silah kullanımı sonucu şehit düştüğünü duyurdu. Kimyasal silah kullanımına dair ellerinde kanıt olduğunu, inceleme yapmak isteyen heyetlerin şehadet alanına ulaşabilmeleri için gerekli imkanları sağlayabileceklerini belirten HPG BİM, bedeli ne kadar ağır olursa olsun özgürlük mücadelesini sürdüreceklerini vurguladı.

İşgalci Türk devleti yenemediği gerillaya yönelik kimyasal silah kullanımını sürdürüyor. Saca alanında 11 gerillanın kimyasal silah kullanımı sonucu şehadete ulaştığını açıklayan HPG BİM, kimyasal kullanımının belgelendiğini ve ilgili kurumların inceleme yapabileceğini duyurdu.

Yazılı açıklamada, işgalci Türk devletinin 2021 yılında ve özelde de 2022 yılında gerillaya sistematik kimyasal silah ve yasaklı bombalar kullandığı hatırlatıldı ve "Savaş tünellerine karşı kimyasal silah ve yasaklı bomba kullanmasının yanı sıra, zırhlı kepçeler kullanıp savaş tünellerini yıkmaya çalışarak toplu kıyımlar için zemin hazırlamıştır. Türk ordusunun bu savaş suçları güçlerimiz tarafından defalarca belgelenip kamuoyunun bilgisine sunulmuştur. Werxelê savaş tünellerinde çekilen ve kamuoyunun da izlediği görüntüler şüpheye yer bırakmayacak düzeyde olmasına rağmen güçlü bir sesin çıkmaması insanlık dışı bu saldırıların sürmesini beraberinde getirmiştir" denildi.

'TÜRK ORDUSU KİMYASAL SİLAH KULLANIMINI ARTIRMIŞTIR'
Zap bölgesinde bulunan ve Başûrê Kurdistan'ın Amediye ilçesinin Şêladizê nahiyesine bağlı Saca Köyü mıntıkasındaki Şehîd Xursî savaş tünellerinin Ağustos ayı itibarıyla işgalci Türk ordusunun hedefi olduğu anımsatılan açıklamada, Şehîd Xursî tünellerinin savaş uçakları, obüs, havan ve yasaklı patlayıcılarla bombalandığı, karadan da her türden yönelimle düşürülmek istendiği kaydedildi. Açıklama şöyle devam etti: "Buradaki yoldaşlarımız ortaya koydukları aktif savaş performansıyla düşmana karşı etkili eylemler gerçekleştirmiş, bir ay boyunca düşmanın savaş tünellerine yaklaşmasına izin vermemiş, ağır darbeler vurmuş ve birçok düşman malzemesine el koymuştur. Türk ordusu bir aylık yoğun yönelimden sonra ancak yaklaşabildiği bu savaş tüneline karşı her türlü kimyasal silah ve yasaklı bombayı kullanmış, ancak üç ay boyunca Şehîd Xursî savaş tünellerinde destansı bir direniş sergilenmiş ve buradaki yoldaşlarımız sürekli eylemlerle düşmana darbe üstüne darbe vurmuştur. Üç ay boyunca kimyasal silah ve yasaklı bomba kullanmasına rağmen Apocu fedai gerilla duruşu karşısında sonuç alamayacağını anlayan Türk ordusu kimyasal silah kullanımını daha da artırmıştır.

'İNCELEME İÇİN YOLDAŞLARIMIZIN ŞEHADETE ULAŞTIĞI YERE GELİNMESİNİ SAĞLAYABİLİRİZ'
Yoğun ve sistematik kimyasal silah ve yasaklı patlayıcı kullanımı sonucunda 5 Kasım günü Şehîd Xursî savaş tünellerindeki 11 yoldaşımız şehadete ulaşmıştır. Hulusi Akar'ın emrindeki Türk savaş bakanlığı, bu yoldaşlarımızın şehadetinin bir temas ve çatışma sonucunda yaşandığını kamuoyuna açıklayarak yalan söylemiş, kimyasal silah kullanarak işlemiş oldukları savaş suçlarını örtmeye çalışmıştır. Savaş suçlusu, kimyasalcı Hulusi Akar çok riyakarca kimyasal silah kullanmadıklarını belirtse de, Türk ordusunun Saca'dan kaçmadan önce bu olayda da çok yoğun kimyasal silah kullandığı ve 11 yoldaşımızın şehadetine neden olduğu ortaya çıkmıştır. 11 yoldaşımızın da kimyasal silahla şehadete ulaştığı kesin olup, görüntülenerek belgelenmiştir. Bu görüntüleri kamuoyu ile paylaşmayı şu an için uygun görmemekle beraber, inceleme yapacak ve Türk devletinin savaş suçlarını teyit edebilecek ilgili kurumlara verebileceğimizi belirtiyoruz. Bu yoldaşlarımızın şehadete ulaştığı yerin Başurê Kurdistan'ın Amediye ilçesinin Şêladizê nahiyesine bağlı Saca Köyü yakınında olduğunu, gelmek isteyenlerin rahatlıkla ulaşabileceklerini ve inceleme yapmak isteyenlere imkanlar dahilinde yardımcı olabileceğimizi beyan ediyoruz.

'BEDELİ NE OLURSA OLSUN MÜCADELE EDECEĞİZ'
Halk Savunma Merkezi Karargah Komutanlığımızın 18 Ekim 2022 tarihli açıklamasında, 17 yoldaşımızın kimyasal silahlarla şehit edildiğini açıklayarak ortaya koyduğu hakikatler, vurguladığı noktalar ve yaptığı çağrılar Kürt halkının, değerli dostlarının ve vicdanlı insanların haklı itirazına dönüşmüş, ancak yine de kimyasal silahların ve yasaklı bombaların kullanımı devam etmiştir. Türk devletinin Kürt halkına karşı bir asır boyunca ve özelde de son 50 yıllık mücadele tarihinde uyguladığı soykırıma uğratma, sömürgeleştirme ve yeniden yeniden işgal seferleri düzenleme siyaseti ve dünyanın buna karşı sessiz kalması dayandığı çetrefilli zemini ve Kürt halkının yüz yüze olduğu tehlikenin büyüklüğünü göstermektedir. Tarihin en haklı, meşru varlık ve özgürlük mücadelesini veren mazlum Kürt halkı olarak, bulunduğumuz her yerde onurluca mücadele etmekten, yiğitçe direnmekten ve kahramanca savaşmaktan başka çıkış yolu görünmemektedir. Kürt halkının özgürlük davasının fedai öncüleri olarak; bedeli ne kadar ağır ve acı da olsa, özgür yaşamı ve halkımızı savunmaktan asla geri durmayacağız. Karşımızda gözünü iktidar hırsı bürümüş ve insanlığını yitirmiş soykırımcı bir düşman ve sırf çıkarları için halkımıza reva görülenlere sessiz kalan bir dünya gerçeği olsa da özgür ve demokratik insanlığın asil değerlerine bağlılığımız hep sürecektir. Bu uğurda şehadete ulaşan her yoldaşımızın anısını inancımızı, kararlılığımızı ve özgürlük mücadelemizi büyütmenin ve amaçlarını mutlaka başarmanın gerekçesi yapacağız.

Her biri Kurdistan'ın farklı bir bölgesinden olan bu kahraman yoldaşlarımızın başta değerli yurtsever ailelerine, tüm Kürt ve Arap halkına başsağlığı diliyoruz."