27 Eylül 2024 Cuma

ÖHD İzmir: Hapishanelerdeki hak ihlalleri giderek derinleşiyor

ÖHD İzmir Ege bölgesindeki hapishanelere ilişkin 2022 yılı hak ihlalleri raporunu yayınladı. Raporda, tutsakların yaşadığı hak ihlallerine dikkat çekilerek, tutsakların yaşam hakkı başta olmak üzere tüm temel ihtiyaçları ve haklarının karşılanmasının devletin sorumluluğunda olduğu hatırlatıldı.

Özgürlük için Hukukçular Derneği (ÖHD) İzmir şubesi, Ege bölgesinde yer alan hapishanelerde 2022 yılı boyunca gerçekleşen hak ihlallerine ilişkin raporunu dernek binasında düzenlediği basın toplantısıyla kamuoyuna duyurdu.

Raporu okuyan ÖHD İzmir Eşbaşkanı Şükran Öztürk, raporun kapsadığı hapishaneleri şöyle sıraladı: İzmir Kadın Kapalı, İzmir 3 Nolu T Tipi Kapalı, İzmir 4 Nolu T Tipi Kapalı, İzmir 1 Nolu F Tipi Yüksek Güvenlikli, İzmir 2 Nolu F Tipi Yüksek Güvenlikli, Menemen T Tipi Kapalı, Menemen R Tipi Kapalı, Ödemiş T Tipi Kapalı, Manisa T Tipi Kapalı ve Bodrum S Tipi Kapalı hapishaneleri.

Bölge hapishanelerinde sağlığa erişim engeli, tecrit, infaz yakma, sosyal faaliyet engeli ve yetersiz beslenme gibi pek çok hak ihlallerinin yaşandığını kaydeden Öztürk, koğuşların kapasite üstü doldurulması nedeniyle tutsakların dönüşümlü bir biçimde uyumak zorunda kaldığına dikkat çekti.

"Başta İmralı Hapishanesi'nde uzun zamandır sürdürülen ağır tecrit ve izolasyon olmak üzere bölgemiz hapishanelerinde de tecrit, çeşitli biçimlerde uygulanmaya devam ediyor. Pek çok hapishanede tecrit bir cezalandırma yöntemi olarak varlığını sürdürüyor" diyen Öztürk, hapishanelerin yerleşim yerlerine uzak olması ve sürgün sevklerle tutsak ailelerinin de cezalandırıldığının altını çizdi.

Kürtçe mektupların "anlaşılmayan dil" denerek tutsaklara verilmediğini aktaran Öztürk, 2022 yılında tutsaklara verilen disiplin cezalarında artış olduğunu vurguladı. "Hücre cezalarının sayısının artması, hapishane idaresi bilgisi dahilinde olan veya olmayan mahpuslara yönelik gardiyanlar tarafından gerçekleştirilen ağır darp, kötü muamele ve işkence olaylarında hapishane doktorunun rapor vermediği şeklinde gerçekleştirilen mahpus beyanları üzerine yetkililere Birleşmiş Milletler Mahpusların İşkenceye Karşı Korunmasında Sağlık Personeli Tıbbi Etik İlkeleri'nin 4. ve 5. maddelerini hatırlatmak isteriz" diyen Öztürk, tutsakların temel ihtiyaçlarına ve haklarına erişimin devletin sorumluluğunda olduğunu söyledi.

Ekonomik krizin hapishanelere de yansıdığını ifade eden Öztürk, kantindeki fiyatların arttığını, ailelerinin gönderdiği paraların tutsaklara ya geç verildiğini ya da hiç verilmediğini kaydetti.

Hasta tutsakların tedavilerindeki sorunların da devam ettiğini dile getiren Öztürk, düzenli tedavi ve kontrole gitmesi gereken hastaların değişik gerekçelerle tedavi ve rutin kontrollerinin aksatıldığını belirtti. "Hastaneye gidiş gelişlerde çıplak arama, ağız içi araması gibi uygulamalar yapılmaktadır. Zaten hasta olan kişilerin sağlıksız bir yapısı olan ring araçları ile götürülmeleri enfeksiyon hastalıklarına yakalanmalarına da neden olmaktadır" ifadelerini kullanan Öztürk, engelli, yaşlı ve ağır hasta tutsakların tek kişilik hücrelerde tutulmasına tepki gösterdi.

2022 yılında onlarca tutsağın yaşamını yitirdiğini vurgulayan Öztürk, şöyle devam etti: "Bütün bu yaşanan yaşam hakkı ihlalleri ve genel hak ihlallerine karşı mahpuslar defalarca açlık grevine girmişlerdir. Buna rağmen koşullarda hiçbir iyileşme görülmemiştir. Özgürlük için Hukukçular Derneği İzmir Şubesi olarak yetkililerden; yaşanan hak ihlallerinin yasal ve uygulamadaki sebeplerinin ortadan kaldırılmasını ve mahpuslar için bir an evvel insani yaşam koşullarının temin edilmesini istiyoruz."