29 Eylül 2024 Pazar

Tutsak yakınlarına 'bağımsız koğuş' baskısı

İktidarın düşman politikalarından güç alan hapishane idareleri tutsaklara saldırılarını sürdürüyor. Tutsakların her türlü hakkı ihlal edilirken hasta tutsaklar ise ölüme mahkum ediliyor. Öte yandan hapishane idaresi tutsaklara fahiş fiyatta faturalar kesiyor, ödenmeyince elektriklerini kesiyor. Yine polislerden oluşan "özel bir ekip" tutsak yakınlarına tutsakların bağımsız koğuşlara geçmesini sağlaması için baskı yapıyor.

Tutsaklara yönelik saldırılar sürüyor. Balıkesir'deki Burhaniye T Tipi Kapalı Hapishanesinde tutsaklar yerde yatmaya zorlanırken, Silivri Hapishanesinde tutsaklar bin 500 liralık elektrik faturasını ödeyemeyince idare elektriklerini kesti. Öte yandan Mezopotamya Ajansı'nda yer alan habere göre polisler tutsak yakınlarının evine giderek tutsakların bağımsız koğuşa geçmesi için baskı yapıyor.

'ARKADAŞLARIMIZ YERDE YATMAK ZORUNDA KALIYOR'
T Tipi Kapalı Hapishanesinde tutsak Mehmet Salih Erol, Görülmüştür Kolektifi Sözcüsü Adil Okay'a gönderdiği mektupla hapishanede yaşanan hak ihlallerini anlattı. Haftada bir spor yapmak dışında hiçbir aktivitelerinin olmadığını belirten Erol, dışarıyla iletişimlerinin yok denecek kadar kısıtlı olduğunu söyledi. Telefonla görüş haklarının kısıtlandığını aktaran Erol, "Benim bulunduğum koğuşta 12 arkadaş kalıyoruz, koğuşun üst katında ranzaların çok olmasından kaynaklı adım dahi atamıyoruz. Dördü sonradan yerleştirilen toplam 10 ranza bulunuyor ve sayımız 12 olduğundan iki arkadaş yerde yatmak zorunda kalıyor" dedi.

'MAGAZİN DIŞINDA DERGİYE ULAŞAMIYORUZ'
Kitap ve dergi konusunda da sıkıntı yaşadıklarına dikkat çeken Erol, "Ders kitapları ve sözlükler de bu kotaya dahil olan kitaplar arasında. Dergiler, dış kantin üzerinden alınırsa verilmekte ve magazin dışında hiçbir kültürel ve sanatsal dergiye ulaşmamız imkansız. Dışarıdan gelen dergilerin bize ulaşması yasaklanmıştır" diye kaydetti. Erol, hapishane tarafından "yandaş medya" dışındaki kanalların izlenmesinin engellendiğini söyledi.

'HASTAYIZ AMA REVİRE ÇIKAMIYORUZ'
Erol, Temmuz ayında bir tutukluda kusma ve ishal belirtileri ortaya çıktığına işaret ederek, "Yapılan tedavide önce gıda zehirlenmesi dendi. Daha sonrasında ise grip ve bahar nezlesi olduğunu söylediler. Ondan sonra koğuşta bulunan tüm arkadaşlar olarak hastalandık. Günlerce hepimiz, ateşli titreme, mide bulantısı, kusma, kanlı ishal vb. gibi şikayetlerle karşı karşıya kaldık. Yazmış olduğumuz dilekçelere rağmen hiçbirimiz revire dahil çıkartılmadık. Korona testi istememize rağmen bu bile yapılmadı. Şu an hala bir çok arkadaşımız bu hastalıkları atlatmış değil. Ciğer, böbrek, mide, bağırsak sorunu ve hastalığı olan arkadaşlarımız var" dedi.

'HASTA TUTSAKLARI SAHİPLENİN'
Aynı hapishanede 73 yaşındaki Abdulhalim Kırtay'ın sağlık durumuna da değinen Erol, Kırtay'ın kalp, tansiyon, kalp sulandırıcı, mide koruyucu ve bağırsak haplarını kullandığını söyledi. Erol, "Adalet Bakanlığı'nın 'hasta tutsaklar için düzenleme yapacağız' aldatmacasına kanmadan harekete geçmek gerekiyor. Bunun yolu da daha gür bir sesle, daha güçlü bir şekilde hasta tutsakları sahiplenmek ve onlar için mücadele etmekten geçiyor" ifadelerini kullandı.

'HER HAFTA 500 LİRALIK SU SATMAYA ÇALIŞIYORLAR'
Hapishanede yaşanan ekonomik sorunları da anlatan Erol, şunları belirtti: "Dışarıda bir ürüne zam geldiğinde sanki burada kantindeki ürünlerin iki katı zam yapılıyor. Uzun zamandır kendi imkanlarımızla bir su arıtma cihazı almak istiyoruz fakat bir türlü bu isteğimiz yerine getirilmiyor ve izin verilmiyor. Nedeni ise bizlere her hafta 500 liralık su satmak. Onlar açısından daha karlı. Bunlar saymış olduğum birkaç sorundan ibaret."

TUTSAKLARIN ELEKTRİĞİ KESİLDİ
Silivri 2 Nolu L Tipi Kapalı Hapishanesinde 11 kişilik koğuşa idare tarafından bin 500 TL elektrik faturası gönderildi. Tutsaklar faturayı ödeyemeyince idare iki gün boyunca elektriği kesti. Konuya dair dün açık görüşte ailesine bilgi veren tutsak Halil Ay, bir ay boyunca kullandıkları elektrik bedeli olan bin 500 TL'yi ödemedikleri için elektriklerinin kesildiğini aktardı. Ay, iki gün boyunca koğuşa elektriğin verilmediğini ve idarenin daha sonra ise tutsakların hesabında izinsiz bir şekilde paralarına el koyduğunu belirtti. Yansıtılan faturanın ve izinsiz olarak hesaplarında bulunan paraya el konulmasına tepki gösteren Ay, bu durumun hukuksuz olduğunu ve kamuoyu tarafından bilinmesi gerektiğini belirterek, duyarlılık çağrısında bulundu.

TUTSAK YAKINLARINA POLİS BASKISI
Çukurova Tutuklu Aileleriyle Dayanışma ve Yardımlaşma Derneği (TUAY-DER) yöneticisi Ergin Altuntaş, hapishanelerdeki ihlallerin yanında gözlem kurulunun bir benzerinin de dışarı da aileler için kurulduğunu belirterek, polisten oluşan bir ekibin tutuklu yakınlarının evlerine giderek, ailelere baskı kurduklarını aktardı.  

POLİSTEN OLUŞAN BİR EKİP AİLELERİ ZİYARET EDİYOR
Mersin'de polisten oluşan bir ekibin siyasi tutsakların ailelerinin evlerin gittiğine dikkat çeken Altuntaş, ekibin tutsakları "ikna etmesini" istediğini aktardı. Altuntaş, kurulan "özel ekibe" dair şu bilgileri verdi: "Geçtiğimiz günlerde Çukurova TUAY-DER olarak, tutuklu aileleriyle yapacağımız etkinlik öncesi aileleri ziyaret ettiğimizde, birçok aile valilik bünyesinde oluşturulan bir ekibin (polislerin) evlerine geldiğini aktardı. Bu ekip, valilik tarafından oluşturulmuş. Mersin'de siyasi tutukluların ailelilerinin evine gidip çocuklarına bağımsız koğuşlarına geçmeleri yönünde ikna etmelerini, bunun karşılığında da ailelere iş ve ekonomik destekte bulunacaklarını söylemişler. Bu ekibin cezaevindeki gözlem kurulundan bağımsız olmadığını düşünüyoruz. Ailelere psikolojik baskı uygulanmakta. Uluslararası sözleşmelerde bile kişinin işlediği 'suç' sadece kendisiyle bağlantılı ve şahsidir. Ama ne yazık bu ülkede toplum bir bütün olarak dizayn edilmeye çalışılıyor ve hem tutuklular hem de aileler cezalandırılmak isteniyor. Bu durum kabul edilemez."