Erdoğan: İlk adım olarak Meclis'te bir komisyon kuracağız

AKP'nin Kızılcahamam kampında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "İlk adım olarak Meclis'te bir komisyon kuracak, sürecin yasal ihtiyaçlarını Meclis çatısı altında konuşmaya başlayacağız. AK Parti, MHP ve DEM heyetiyle de birlikte bu süreci pişirerek, geleceğe taşıyacağız" dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AKP'nin Ankara'da bulunan Kızılcahamam kampının açılışında yaptığı konuşmayla gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Erdoğan, şu ifadeleri kullandı: "1984'teki ilk eyleminden sonra ne yazık ki terör, Türkiye'de her geçen gün tırmandı. O günden sonra nice hükümetler geldi. Her biri terörün kökünü kazıyacağını söyledi. Ama terör, ne topraklarımızda ne de üs edindiği başka ülke topraklarında bitirilemedi. Bunda elbette devletin bazı yanlış uygulamalarının da payı vardı. Beyaz Toros'lar bunlardan biriydi. Faili meçhuller bunlardan biriydi. Diyarbakır Cezaevi bunlardan biriydi. Yakılan köyler, bir gecede göçe zorlanan insanlar, evladıyla cezaevinde Kürtçe konuşamayan analar, işte bu yanlış uygulamalardan biriydi. Hukuk ve meşruiyet dışı mücadele yöntemleri terörü bitirmek yerine tam tersine körükledi, büyüttü; terör örgütüne istismar edebileceği elverişli bir zemin sundu. Hataların bedelini hep beraber ödedik. Sadece güvenlik güçlerimizi şehit vermekle kalmadık. Sadece siviller hayatını kaybetmedi. Türkiye, bu terör saldırılarıyla istikrarsız hale geldi. Ekonomide 2 trilyon doları bulan bir faturayla karşılaştık."
'SURİYE'DE REJİM DEĞİŞİKLİĞİ ELİMİZİ GÜÇLENDİRDİ'
2002'de iktidara geldikten sonra bu meseleyi çok boyutlu ele aldıklarını savunan Erdoğan, "birlikte yaşamın" gereğini yerine getirmek için "tarihi nitelikte" adımlar attıklarını öne sürdü. "İçeride demokrasi ve insan hakları konusunda sessiz devrim niteliğinde reformlar yaparken, dışarıda çok yoğun bir diplomasi trafiği yürüttük. Bütün bunlarla birlikte savunma sanayimizi geliştirdik. Dışa bağımlı kalmadan terörle mücadele silahlarımızı ürettik. Sınır ötesi operasyonlarla sınırlarımızı tam kontrol altına aldık" diyen Erdoğan, Suriye'de HTŞ çetesinin yönetimi ele geçirmesinin "ellerini daha da güçlendirdiğini" dile getirdi.
'BİR PAZARLIK, AL-VER SÜRECİNİN NETİCESİ DEĞİLDİR'
PKK'nin silah bırakma töreninin dün gerçekleştiğini hatırlatan Erdoğan, "Dün itibarıyla, 47 yıllık terör belası inşallah sona erme sürecine girmiştir. Türkiye, uzun, acılı, sancılı, göz yaşlarıyla dolu bir sayfayı dün itibarıyla kapatmaya başlamıştır. Bugün, unutmayalım, yeni bir gündür. Bugün tarihte yeni bir sayfa açılmıştır. Bugün büyük Türkiye'nin, güçlü Türkiye'nin, Türkiye yüzyılının kapıları ardına kadar aralanmıştır" dedi.
"Son dönemde takip ettiğimiz terörsüz Türkiye projesi, açık söylüyorum, bir müzakerenin, bir pazarlığın, bir al-ver sürecinin neticesi değildir. Onun için başından beri çok dikkatliydik, bugün daha da dikkatliyiz. Kanı durduracak, annelerin gözyaşını dindirecek, acıları hafifletecek, kardeşliği güçlendirecek her türlü girişimi yakından takip ediyoruz" diyen Erdoğan, Türkiye Cumhuriyeti devletinin "onurunu asla çiğnetmeyeceklerini" söyledi.
'TÜRKİYE CUMHURİYETİ DEVLETİ DİMDİK AYAKTADIR'
Erdoğan, şöyle devam etti: "Türkiye Cumhuriyeti Devleti dimdik ayaktadır. Ve hatta Türkiye Cumhuriyeti Devleti, bugün düne göre çok daha kudretli, azametli, gururlu, onurlu ve en önemlisi istikbali için düne göre çok daha umutludur. Hamdolsun, 41 yıllık parantez kapanmaktadır. Milletimizin fertleri arasına örülen terör duvarı yıkılmaktadır. Bırakınız tedirgin olmayı, aziz milletimizin her bir ferdi bu tablodan dolayı sevinmeli, bayram etmeli, Türkiye'nin her sokağı, caddesi, her hanesi ay yıldızlı bayrağımızla donatılmalıdır."
"Malazgirt zaferi, Kudüs'ün fethi, İstanbul'un fethi, Çanakkale savunması, İstiklal Savaşı; Türk, Kürt, Arap ve daha nice müslüman halkın ortak savaşlarıdır, ortak zaferleridir. 1001 Gece Masalları'nın Bağdat'ını, Kürt, Türk ve Arap inşa etmiştir. Kudüs'ü, Selahattin Eyyubi'nin komutasında Türk, Kürt, Arap fethetmiştir. Şam, bizim ortak şehrimizdir. Diyarbakır, bizim ortak şehrimizdir. Mardin, Musul, Kerkük, Süleymaniye, Erbil, Halep, Hatay, İstanbul, Ankara bizim ortak şehrimizdir" diyen Erdoğan, "Ne zaman ayrıldık; kaybettik, yenildik. Ne zaman ittifak yaptık; o zaman tarihe istikamet çizdik" vurgusu yaptı.
"Bugün Malazgirt ruhu, bugün Kudüs ittifakı, bugün İstiklal Savaşı'nın nüvesi yeniden şekilleniyor. Bugün büyük ve güçlü Türkiye'nin şafağı söküyor. Şimdi oturup konuşacağız. Silahlarla değil, şiddetle değil, kavga için değil; muhabbet için, kardeşlik için, aradaki terör engelini kaldırarak yüz yüze, gönül gönüle konuşacağız. Her meselemizi konuşarak çözeceğiz. Bu ülkenin her bir vatandaşı; ister Türk olsun ister Kürt, ister Arap, ister sünni, ister alevi, sağcı, solcu, zengin fakir, her bir vatandaşı bu ülkenin devlet karşısında birinci sınıf vatandaştır" diyen Erdoğan, Türkiye Cumhuriyeti'nin herkesin ortak çatısı olduğunu söyledi.
'İLK ADIM OLARAK TBMM'DE BİR KOMİSYON KURACAĞIZ'
"İşte ilk adım olarak TBMM'de bir komisyon kuracak, sürecin yasal ihtiyaçlarını Meclis çatısı altında konuşmaya başlayacağız. Altını çizerek söylüyorum, Cumhur ittifakı olarak, AK Parti, MHP ve DEM heyetiyle de birlikte bu süreci evelallah pişirerek, geleceğe taşıyacağız. DEM heyeti, Meclis Başkanımızla dün görüştüler. Gazi Meclisimizin sürece sunacağı güçlü katkının, yürütülen çalışmaların başarısı açısından kritik önemde olduğu kanaatindeyiz. İşte bu süreçte rahmetli Sırrı Süreyya kardeşimizle, ardından Pervin Buldan Hanımefendi ve Mithat Sancar ile yine bu hafta bir araya geldik. Oturduk, konuştuk. Beraber bu yürüyüş için neler yapabiliriz? Bunları konuştuk. Demek oluyormuş. Daha güzel şeyler olacak" diyen Erdoğan, mümkün olan en geniş katılımla Meclis'in de bu süreci desteklemesi gerektiğini dile getirdi.
'IRAK VE SURİYE'DEKİ KÜRTLERİN MESELESİ DE BİZİM MESELEMİZDİR'
Erdoğan, şu ifadeleri kullandı: "Sadece Kürt vatandaşlarımızın değil, Irak ve Suriye'deki Kürt kardeşimin meselesi de unutmayın bizim meselemizdir. Onlarla da bu süreci görüşüyoruz, konuşuyoruz. Ve onlar da çok mutlu. Türkiye'deki bu gelişmeler, hele hele dünkü atılan adımlar, Irak'ta çok farklı sesler meydana getirdi. Suriye'deki Kürt kardeşimin de huzur, barış ve emniyet içinde yaşaması, bizim olmazsa olmazımızdır. Ve Türkiye Büyükelçisi biliyorsunuz aynı zamanda sorumlusu, Suriye'nin aynı zamanda adeta temsilcisi, onlar da Suriye'de görüşmeleri, toplantıları yaptılar ve oradan verilen mesajlar da gerçekten çok çok olumluydu, çok çok bizler için de sevindiriciydi. Böyle bir iklimin süratle oluşması için yeni Suriye hükümetiyle ve uluslararası ortaklarımızla çalışmayı sürdürüyoruz."
'AKP, MHP, DEM PARTİ OLARAK BU YOLU BERABER YÜRÜMEYE KARAR VERDİK'
"Şimdi, AK Parti, MHP, DEM; biz en azından üçlü olarak bu yolu beraber yürümeye kararı verdik. Derdimiz var, dertliyiz. Derdimiz olduğuna göre, dertli olduğumuza göre, el ele verdiğimize göre Allah'ın izniyle biz bu engelleri aşarız. Şunu herkes bilsin ki, artık yumrukları sıkmaya gerek yok" diyen Erdoğan, el ele "Türkiye Yüzyılı"nı inşa edeceklerini savundu.
"Biz, bir adım atana her türlü kolaylığı sağlarız. Unutmayın, çıkış yolu arayana kapıyı ardına kadar açarız. Ama sular tersine akmaz. Akarsa da gereğini yaparız. Kimse tedirgin olmasın. Türk, düne göre çok daha güvendedir, çok daha güçlüdür. Kürt, Arap düne göre çok daha güvendedir, çok daha güçlüdür" diyen Erdoğan, "Hiç kimseyi incitmeden, üzmeden, kırmadan, sürecin hassasiyetine uygun şekilde işin süratle nihayete ermesi için kolaylaştırıcı olacağız, silah teslimini kurulan mekanizma vasıtasıyla titizlikle takip edeceğiz" vurgusu yaptı.