29 Eylül 2024 Pazar

'2023 ASHB bütçesi seçim yatırımı bütçesidir'

2023 yılı Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı bütçe tasarısına ilişkin SES raporunu kamuoyuyla paylaşan SES Antalya Şubesi Eşbaşkanı Şükran İçöz, bütçe tasarısının yoksulluğu önleyici değil halkı iktidara bağımlı hale getirmeyi amaçladığını söyledi.

Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Antalya Şubesi, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın 2023 yılı bütçe komisyon görüşmelerinin başlamasına ilişkin bir basın toplantısı düzenledi. Şube binasında gerçekleşen basın toplantısında konuşan SES Antalya Şube Eşbaşkanı Şükran İçöz, tasarıya ilişkin hazırladıkları raporu kamuoyuyla paylaştı.

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı (ASHB) 2023 yılı bütçe tasarısının hazırlık aşamasında iş kolunda örgütlü hiçbir sendikanın sürece dahil edilmediğini aktaran İçöz, bütçe görüşmeleri sürecinin işçi ve emekçiler için önemine dikkat çekti. "Gün geçtikçe artan yoksulluğun, ağırlaşan ekonomik krizin yükünün emekçiler, kadınlar ve halkın sırtına yıkılma programları ile karşı karşıya olduğumuz süreçte bütçe görüşmeleri yapılmakta. İktidar ise bu ekonomik kriz karşısında 2022-2023 toplu iş sözleşmesinde sermayenin çıkarlarını korumanın yolu olarak emekçilere dönük sömürüyü arttırmış ve kamu emekçileri daha da yoksullaşmıştır" diyen İçöz, iktidarın işçi ve emekçiler üzerindeki sömürüyü derinleştirirken sermayeye her türlü kaynağı aktarmakta ısrar ettiğini söyledi.

2023 merkezi bütçe tasarısında ASHB için öngörülen ödeneğin 149 milyar 868 milyon 618 bin TL olduğunu aktaran İçöz, ASHB'nin sosyal politika üretme niyeti olmadığını, zaten yürütmesi gereken kamu hizmetini hayır işine çevirdiğini dile getirdi. Bakanlığın "ihtiyaç sahibi" sayılarını uzun vadede düşürecek sosyal politikalar üretmek yerine kısa süreli yardımlarla halkı kendine bağımlı hale getirdiğine dikkat çeken İçöz, bütçe tasarısının toplumsal cinsiyete duyarlı olmadığı gibi cinsiyet eşitsizliğini derinleştireceğini ifade etti.

ASHB'nin genel bütçe içerisindeki payında gözle görülür bir artış yaşandığını söyleyen İçöz, bunun nedeninin seçim için araçsallaştırılan sosyal yardımlara ayrılan para olduğuna dikkat çekti. Ayrıca 2023 bütçesinde kadınlar için yeni hiçbir şey olmadığını belirten İçöz, "ASHB'nin 2022 programında belirtilen Şiddetin Önlenmesi ve İzlenmesine yönelik hizmetler için 2021 yılında ayrılan 128 milyon 885 bin liralık ödeneğinin yarısının bile kullanılmaması, iktidarın şiddetle mücadeledeki ikiyüzlülüğünü ve ideolojik tercihini çarpıcı bir şekilde gözler önüne seriyor" dedi.

"Sosyal yardımlar yoksulluğu sürdürme, yoksullaştırılan emekçileri iktidara bağımlı hale getirme politikasının bir aracı olarak kullanılmaya devam edilmektedir. Sosyal yardımların düzenli olarak artması ihtiyaç sahiplerinin sosyal hizmet, istihdam, eğitim, sağlık gibi en temel hizmetlere erişimini artırmayı hedefleyen etkin politikaların olmamasının sonucudur" ifadelerini kullanan İçöz, 2023 yılında sosyal yardımlar için 258 milyar 437 milyon TL harcama öngörüldüğünü belirtti.

İçöz, bütçe hakkındaki genel taleplerini şöyle sıraladı:
🔹"Bütçe, halkın ve emekçilerin örgütlerinin de katılımı ile yapılmalıdır.
🔹Kadın bakanlığı ve çocuk bakanlığı kurulmalı, bu bakanlıkların ihtiyacı karşılayacak bütçeleri olmalıdır.
🔹Sosyal hizmet alanlarındaki politikalar, sorunları çözmeye odaklı, iktidarın siyasi çıkarlarından arındırılmış, kapsamlı olmalıdır. Bu alanda yapılacak planlamalarda ekonomik tasarruf ya da kesinti düşünülmemeli, ihtiyaca göre bütçe ayrılmalıdır.
🔹Sosyal yardımlarda bir bağımlılık ilişkisi yaratma ve rant-siyasi çıkar hedefi kaldırılmalıdır. Yardım alan vatandaşlara şantaj, tehdit gibi söylem ve uygulamalardan vazgeçilmelidir.
🔹Bütçe; salgın, deprem, sel gibi olağanüstü dönemler göz önünden alınarak hesaplanmalı, ekonomik krizleri, yoksulluğu önleyici tedbirler alınmalıdır.
🔹Ülkemizde bulunan göçmen, mülteci ve sığınmacılara yönelik ayrıca sosyal politikalar geliştirilmeli ve daha insani yaşam koşullarını sağlayacak şekilde yeterli bütçe ayrılmalıdır.
🔹Ülkemizde büyük bir sorun haline gelen uyuşturucu vb. madde kullanımının artması özellikle bunların küçük yaştaki çocuklara kadar inmiş olmasına yönelik gerekli tüm tedbirler alınmalı ve buna dair önleyici politikalar geliştirilmelidir.
🔹Kadına ve çocuğa yönelik şiddete ilişkin önlemlerin alınması için yeterli bütçe ayrılmalıdır."