29 Eylül 2024 Pazar

30 yıldır oğlunu arayan baba Gümüş faillerin yargılanmasını istedi

1993'te kaybedilen Yılmaz Gümüş'ün akıbetini soran İHD Batman Şubesi ve kayıp yakınları, iktidarda kimin olduğuna bakmaksızın ailelerin "çocuklarımız nerede" sorusunu yineleyeceklerini ve sorumlular yargılanana kadar mücadeleyi sürdüreceklerini belirtti.

İnsan hakları savunucuları ve kayıp aileleri Batman Gülistan Caddesinde bulunan İnsan Hakları Anıtı önünde bu hafta 23 Ekim 1993'te kaybedilen Yılmaz Gümüş'ün akıbetini sordu.

"Kayıplar Bulunsun, Failler Yargılansın" yazılı pankart ve kayıpların fotoğraflarının taşındığı eylemin metnini Mehmet Akif Akın okudu. Akın, kaybedilen Gümüş'ün hikayesini şöyle aktardı:

"Gözaltına alınan ve bir daha haber alınamayan veya faili meçhul cinayete kurban giden yakınlarını arayan, binlerce anne ve babadan birisi olan acılı bir babanın Fahrettin Gümüş'ün evladı ile ilgili aktardığı bilgileri sizlerle paylaşmak istiyoruz. Oğlum Yılmaz Gümüş 1976 doğumluydu, kaybedildiğinde henüz 17 yaşındaydı. Batman'da bir fotoğraf stüdyosunda çalışıyordu. 21 Ekim 1993 günü çalıştığı işyerinden, saat 09:00 da Yeşiltepe Mahallesindeki bir ilkokulda fotoğraf çekimi yapmak için ayrılmıştı. O günden beri kendisinden bir daha haber alamadık. Yılmaz, kaybedilmeden 1 ay kadar önce Batman Emniyet Müdürlüğünce gözaltına alınmıştı.

30 yıldır çocuğunu aramadık yer bırakmayan baba; acılarının çok büyük olduğunu, çocuğunun akıbetini merak ettiklerini ve sorumluların biran önce belirlenip, faillerin adalet önünde hesap vermelerini istiyor.

Geçmişte olduğu gibi, bugün de siyasal iktidarın kim olduğuna bakmaksızın, aynı soruyu sormaya devam edeceğiz, 'çocuklarımız nerede?'

İnsan Hakları Derneği Batman Şubesi olarak her zaman olduğu gibi bu hafta da çağrımızı yineliyoruz; tüm kayıpları, faili meçhul cinayetlerle katledilenleri anarak; insan hakları savunucularının adalet ve hakikat arayışının asla bitmeyeceğinin de altını çiziyoruz. Acılı anaların ve ailelerin yüreklerini bir nebze de olsa rahatlatma adına, gözaltında kaybedilen insanların akıbetlerinin araştırılmasını, faillerinin bulunup yargılanmasını ülke tarihinin karanlık sayfalarına ışık tutulmasını ve bu kara lekenin bir an önce temizlenmesi için gerekli adımların atılmasını istiyoruz."

Açıklamanın ardından bir süre sessiz oturma yapıldı.