Ağır hasta tutsak Hasan Rüzgar için özgürlük çağrısı
İHD İstanbul Şubesi, 689. F oturmasında Edirne F Tipi Hapishanesinde bulunan ağır hasta ve engelli tutsak Hasan Rüzgar'ın durumuna dikkat çekerek, serbest bırakılmasını istedi.
İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi, 689. F oturmasında Beyoğlu'nda bulunan dernek binası önünde yan yana geldi. "Tedavi haktır engellenemez" ve "Hasta tutsak Hasan Rüzgar serbest bırakılsın" pankartları açılan eylemde, hasta tutsakların fotoğrafları taşındı. "Hasta tutsaklar serbest bırakılsın" ve "Tecrit öldürür dayanışma yaşatır" sloganları atılan eyleme Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) İstanbul milletvekili Kezban Konukçu ve çok sayıda kişi katıldı.
Edirne F Tipi Hapishanesi'nde bulunan 33 yıllık ağır hasta ve engelli tutsak Hasan Rüzgar'ın durumunu paylaşan Onur Hilal, Rüzgar'ın; Wernicke-Korsakoff sendromu ve buna bağlı ileri derecede unutkanlık, kronik bronşit, astım, ileri derecede KOAH, hipertansiyon, kalp ritim bozukluğu, bel ve boyun fıtığı, migren, prostat büyümesi, anemi, kan dolaşım sistemi bozuklukları, dizlerde kireçlenme, ayak parmaklarının kesilmesi nedeniyle fiziki denge sorunu, yürümede zorluk, bacaklarda ağırlık hissi, his kaybı ve ayakta kaldığı süre içinde şiddetli ağrılar ve ani düşme, ayak parmaklarında morarma, ellerde kasılma ve kilitlenme, dilde peltekleşme ve konuşmada zorluk, kafa içi basınç artışı ve şiddetli baş ağrısı, basur ve idrar yolları enfeksiyonu hastalıkları ile baş etmeye çalıştığını, çektiği ağrılar ve uyku apnesi nedeniyle uyuyamamakta, yaşamını sürdürebilmek için desteğe gereksinim duymakta olduğunu söyledi.
23 YIL ÖNCE ATK RAPORU OLMASINA RAĞMEN TAHLİYE EDİLMİYOR
Rüzgar'ın gönderdiği mektupta şu ifadeler yer aldı: "Birçok ağır hastalığım yanında, hapishane koşullarının düzeltilmesi için yaptığımız uzun süreli açlık eylemleri nedeniyle rahatsızlandım ve Wernicke-Korsakoff Sendromu tanısı konuldu. Unutkanlık ve denge sorunları yaşamaya başladım. Yürümekte hatta ayakta durmakta dahi zorlanıyorum ve sık sık düşüyorum. Ellerimde kasılmalar var, ellerimi kullanamıyorum. Dilimde peltekleşme ve konuşmada zorluk yaşadığım için iletişim kurmakta da zorlanıyorum. Şiddetli baş ağrısı çekiyorum. Basurdan kaynaklı kanamalar oluyor ve bu kanamalar birkaç gün sürüyor. KOAH nedeniyle de çok sorun yaşıyorum. Ciğerlerimdeki yaradan kaynaklı olarak aynı anda on beş-yirmi diken batmış gibi şiddetli ağrılar oluyor ve ağrılar gün boyu devam ediyor. Nefes alıp vermekte zorluk yaşıyorum. Yoğun balgam ve nefes darlığına bağlı olarak sık sık kusuyorum. Yutkunmada çok zorlanıyorum. Zaman zaman da kalbimde sıkışma ve çarpıntı meydana geliyor. Kalp ritmimde düzensizlik var. Çok erken yoruluyorum. Zaman zaman ateşim yükseliyor ve ayakta duramayacak duruma geliyorum. İleri derecede unutkanlık yaşıyorum ve bu da ciddi sıkıntı yaratıyor. Günlük işler dahil birçok şeyi hatırlayamıyorum. Zaman zaman da uykuda nefesim kesiliyor. Hatırladığım kadarıyla durumum bunlardan ibaret. Bu hastalıklarımla hapiste tutulmamam gerekir. Zaten tam 23 yıl önce 2002 yılında, Adli Tıp Kurumu (ATK), Edirne Devlet Hastanesi ve Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi tarafından, 'cezaevinde kalamaz' raporu verildi. Ancak durumum halen görmezden geliniyor."
'GEÇ OLMADAN SERBEST BIRAKILSIN'
İki hafta önce Rüzgar ile telefon görüşmesi yapan kardeşinin açıklamasını aktaran Hilal, "Hasan bir ay önce hastaneye kontrole gitmiş. Rahatsızlıkları devam ediyormuş. Tedavi edilemediği için özellikle KOAH hastalığı ilerlemiş. Astım spreyi kullanıyor, ama bu da artık fayda etmiyormuş. Gelinen aşamada Hasan'ın iyi bir tedavi ve bakıma ihtiyacı var ve sağlık durumu hapishanede kalmaya uygun değil. Hayatını devam ettirebilmesi için serbest bırakılması gerekiyor. Geç olmadan serbest bırakılsın" ifadelerini kullandı.