7 Ekim 2024 Pazartesi

Boğaziçi akademisyenleri: Bakanlık LGBTİ+ karşıtı söylemlerini sürdürüyor

Boğaziçi Üniversitesi'nde akademisyenler 153. kez sırtlarını rektörlük binasına döndü. Akademisyenler, Adalet Bakanlığı'nın Anayasa Mahkemesi'ne verdiği cevapta, LGBTİ+ karşıtı söylemleri sürdürmesine tepki gösterdi, üniversite bileşenlerinin onayladığı 17 adaydan birinin rektör olarak belirlenmesi gerektiğini söyledi.

Melih Bulu'nun kayyum rektör olarak atandığı 2 Ocak 2021 gününden bugüne kadar rektörlük binasına sırtlarını dönen akademisyenlerin 153. eylemlerini gerçekleştirdi.

Bulu'nun görevden alınmasının ardından da devam eden eyleminde bugün bir araya gelen akademisyenler, "Bugün 20 Ağustos Cuma. Nöbetimizin 153'ncü, direnişimizin 229'uncu günündeyiz. Sizlere halen basının alınmadığı, çevresinde polisin ağır silahlarla devriye gezdiği, her köşesinin kameralarla, özel güvenlik güçleri ve sivil polislerce denetlenmeye çalışıldığı, girişlerine yüksek demir parmaklıkların yerleştirildiği kampüsümüzden sesleniyoruz" dedi.

ADALET BAKANLIĞI'NA GÖRE LGBTİ+'LAR 'YASAK', 'HARAM'
30 Ocak 2021 tarihinde yapılan Boğaziçi Sergisi'ne açılan soruşturma ve hukuksuz tutuklamalara ilişkin Adalet Bakanlığı'nın Anayasa Mahkemesi'ne verdiği cevapta, LGBTİ+ karşıtı söylemleri sürdürmesine tepki gösteren akademisyenler, "Anayasa ve kanunlara aykırı, alenen ayrımcı bir tutum sergilemiştir. Adalet Bakanlığı, yapılan tutuklamaların meşruiyetini savunduğu cevabında eşcinselliğin İslam'a göre 'yasak' ve 'haram' olduğunu belirtmiş, savunmasında evrensel hukuk ilkeleri yerine dini referansları temel almıştır. Türkiye Cumhuriyeti'nin, Anayasamızın 2. maddesinde de belirtildiği gibi demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devleti olduğunu kamuoyu nezdinde tekrar hatırlatmak isteriz. Ayrıca çoğulcu demokrasinin vazgeçilmezlerinden olan ve anayasa ile güvence altına alınmış olan ifade özgürlüğünün öneminin de bir kez daha altını çizmek isteriz" denildi.

Atanmış yönetimin vekillerinin Boğaziçi Üniversitesi'ni hukuksuz ve keyfi kararlarla yönetmeye devam ettiğini vurgulayan akademisyenler, Boğaziçi Üniversitesi'ni yönetmeye yetkin olmadığını defalarca kanıtlanmış rektör vekili Naci İnci ve yardımcılarının, akademisyenler ve öğrenciler üzerinde tehdit oluşturduğu belirtildi.

'ÖĞRENCİLER HAKKINDAKİ SORUŞTURMALAR MESNETSİZ'
Mesnetsiz soruşturmaları hatırlatan akademisyenler, hiçbir usul, kural ve teamül tanınmaksızın üniversitede kadrolaşmanın önünün açıldığına dikkat çekti. 2021 yılında Boğaziçi Üniversitesi'nin herhangi bir bölümü için YÖK tarafından kadro izni verilmediğini vurgulayan Boğaziçi Üniversitesi akademisyenler, "Melih Bulu'nun görevden alınmasının hemen ardından, bir gecede kurulan Hukuk Fakültesi'nde görev alacak dört öğretim üyesi ve üç araştırma görevlisi için Resmi Gazete'de ilana çıkıldığını öğrendik. Üniversite Yönetim Kurulu'nda görüşülmeden ve üniversitemizin yetkili hiçbir kurulunun haberi olmadan ilerleyen bu sürecin kurumumuzun akademik yetkinlik ve liyakate dayalı yapısına ağır hasarlar vereceği kaygısını taşıyoruz" diye belirtti.

'GÜVENOYU ALAN 17 REKTÖR ADAYINDAN BİRİ REKTÖR OLMALI'
30 Temmuz günü üniversitenin akademisyenlerinin katılımıyla gerçekleştirilen rektör adayı eğilim belirleme oylamasının sonuçlarına dair bilgi verilen açıklamada, yönetime vekalet eden Naci İnci ve Gürkan Kumbaroğlu'nun adaylıklarının, yüzde doksanı aşan bir oranla onaylanmadığı hatırlatıldı. Üniversite bünyesinden çıkmış ve güvenoyu almış 17 rektör adayını desteklediklerini açıklayan akademisyenler, "Üniversitemizdeki tüm birim, fakülte ve enstitülerin müdür ve koordinatörleri seçimle göreve gelmelidir. Şeffaf ve demokratik yollardan belirlediğimiz Sosyal Bilimler Enstitüsü ve Fen Bilimleri Enstitüsü müdürlerimiz bir an önce görevlerine atanmalıdır" dedi.

'ATANMIŞLAR İSTİFA ETSİN'
Açıklamada son olarak şu ifadelere yer verildi: "Bir kez daha atanmış ve görevden alınmış Melih Bulu'nun yönetiminde üniversitemize onarılması güç hasarlar veren Naci İnci, Gürkan Kumbaroğlu ve Fazıl Önder Sönmez'in vekaleten yürüttükleri görevlerinden ve bir gecede kurulan Hukuk Fakültesi'ne atanmış Selami Kuran'ın görevlendirilmiş Muzaffer Eroğlu ile usulsüzce ÜYK'ya seçilmiş Haluk Özener'in istifalarını talep ediyoruz. Türkiye'de demokratik ve katılımcı ilkelere dayalı bir üniversite ideali gerçekleşene kadar: Kabul etmiyoruz, vazgeçmiyoruz!"