5 Mayıs 2025 Pazartesi

Dersim'de katledilenler İstanbul ve İzmir'de anıldı

Dersim Tertelesi'nin 88. yıldönümünde, soykırımda katledilenler, İstanbul ve İzmir'de anıldı. Anmalarda, soykırım için resmi bir özür dilenmesi ve arşivlerin açılması talep edildi.

4 Mayıs 1937'de Dersim'de katledilenler, İstanbul ve İzmir'de anıldı.

İSTANBUL
Kadıköy rıhtımda yapılan anmada "Hiçbir şeyi unutmadık hiçbir şeyi affetmedik. 4'Ê Gulane Tertelê Dêrsimî" pankartı açıldı. Anmanın yapıldığı alanda çerağlar yakılıp, katledilenler için de karanfiller bırakıldı. Anma programı, yaşamını yitirenler için saygı duruşuyla başladı.

Alevi örgütleri adına basın açıklamasını okuyan DEDEF Başkan Yardımcısı Ulaş Yağın, şu ifadeleri kullandı: "'Tunceli Tenkil Harekatı' olarak bilinen Dersim halkına yönelik toplu imha kararı 4 Mayıs 1937'de yapılan Bakanlar Kurulu toplantısı ile karar altına alınmıştır. Bu kararı takiben imha hareketi başlamış ve uçaklarla Dersim bomba yağmuruna tutulmuştur. Bunun sonucunda binlerce insan hayatını kaybetmiştir. Sonrasında, iki yıldan fazla süren askeri operasyonlarla onbinlerce Dersimli katledilmiş; bir o kadarı da bilinmedik diyarlara sürgün edilmiş; aileler birbirinden uzak ve ayrı olarak yaşamaya mecbur bırakılmış; çocuklar zorla evlatlık verilmişlerdir. Dersim'in önde gelenleri, haksızca ve zamanın hukuk sınırlarına bile uygun olmayan şekilde idam edilmişlerdir. 4 Mayıs 1937 Bakanlar Kurulu toplantısı ile alınan karar çok açıktır: bir bölgenin, bir halkın planlı ve sistemli olarak yok edilmesidir."

'RESMİ BİR ÖZÜR BEKLİYORUZ'
Dersimliler için 4 Mayıs'ın kara bir gün olduğunu vurgulayan Yağın, "Tarihi hatırlamanın ve katledilenlerin anıları önünde saygıyla eğilmenin, ülkemizde ileride benzeri kitlesel katliamların engellenmesi; insan haklarına saygılı, barışı sağlamış demokratik bir toplumun kurulabilmesi için çok önemli olduğuna inanıyoruz" ifadelerini kullandı.

Barış ve demokrasinin yolunun geçmişin acılarıyla yüzleşmekten geçtiğini kaydeden Yağın, "Bizler, 1937/38'de yaşananlar için resmi bir özür bekliyoruz. Dersim 38 katliamının mağduru Dersimlilerden, onların torunlarından maruz kaldıkları acı, keder, hüzün ve ızdırap için bir özür çok mu acaba? İnsanlık değerleri ayaklar altına alınarak imha edilen büyüklerimizi, onurlarının iade edilmesini istiyoruz. Tüm bunların toplumsal barış, iç huzur, adalet ve kardeşlik için şart olduğuna inanıyoruz.

TALEPLER
Yağın, taleplerini şöyle sıraladı:
🔹"Arşivler açılsın.
🔹Dersim ismi iade edilsin.
🔹Dersim halkından özür dilensin.
🔹Sürgünler, kayıplar ve evlatlık alınan çocukların listesi açıklansın.
🔹Seyit Rıza ve arkadaşlarının mezar yerleri açıklansın.
🔹Dillerimize ve Kızılbaş Alevi inancımıza özgürlük tanınsın.
🔹Dersim'deki doğayı talan projeleri iptal edilsin.
🔹Dersimlilerin kültürel, inançsal mirasları koruma ve yok olma tehdidi altındaki anadilimizle ilgili acil önlemler alınsın."

ABF Başkan Yardımcısı İbrahim Karakaya, "Biz Dersimliler olarak özürden öte katliamla yüzleşmenin gerektiğini söylüyoruz. Katliamı ancak yapılacak bir anıt ile unutturmayız. Ayrıca bir Alevi düşmanlığı da sürüyor. Suriye'de bir Alevi katliamı var ve Türkiye yönetimi oradaki yönetimi meşrulaştırıyor. Dolayısıyla Alevilerin katliamına karşı mücadele etmemiz lazım" ifadelerini kullandı.

Konuşmalar ardından soykırımda yaşamını yitirenler için ağıtlar okundu. Anma programı, lokmaların dağıtılmasıyla son buldu.

İZMİR
DAD İzmir Şubesi, İzmir Dersim Dernekleri, ABF İzmir şubeleri, Dersim Tertelesi'nin 88. yıldönümünde Karşıyaka İskele karşısında yaptığı eylemle katledilenleri andı.

Eylemde "Dersim İqrare Ma Wo, İqrar Xo, Xo Vira Meke", "37-38'i unutma unutturma" pankartı açılırken sık sık "Tertela Dersim xo vira meke", "Sırrı'ya sözümüz barış olacak", "Dersim, Maraş, Koçgiri unutulmaz hiçbiri" sloganları atıldı. Anma öncesinde katledilenler anısına bir dakikalık saygı duruşunda bulunuldu, Kureyşan Ocağı Pirlerinden İsmail Alkanın verdiği gülbeng ile çerağlar yakıldı.

Açıklamanın Kirmancki olan kısmını İzmir Dersim Kültür ve Dayanışma Derneği Eş Başkanı Hasan Ali Kılıç, Türkçesini ise Demokratik Alevi Dernekleri İzmir Şubesi Eş Başkanı Nebat Çelik okudu.

Nebat Çelik, 4 Mayıs 1937 Bakanlar Kurulu Kararı ile Dersim'de bir halkın tarihi ve kültürünün yok ediliş sürecinin başlatıldığına işaret ederek, "Dersim soykırımı insanlık suçlarından birini teşkil etmektedir. İttihatçı zihniyet ve hegemonya, kapitalist vahşetin bu topraklarda ki tek tipçi versiyonu ve kadim halklara karşı işlenen insanlık suçlarının failidir. Tek tip iktidar alanı inşa hedefiyle ve Hristiyan halklardan başlayarak bu toprakların birçok kadim halkı trajik biçimlerde tasfiye edilmiştir. Gerek Osmanlı, gerekse Cumhuriyet döneminde tutulan ve Dersim'in tasfiyesini esas alan raporlarda zihniyet ve pratik anlamda bir devamlılık vardır. Buna göre Dersim önce fiziki katliama uğratılacak, bu soykırım göçertme ve asimilasyonla tamamlanacaktır. Tek tip ulus inşası kapsamında sıra Müslüman Kürt kardeşe gelmiş, hak talepleri ve direnişler ezilmiş, Koçgiri direniş ve kıyımıyla başlayan Dersim'in tasfiye süreci ise kapsamlı hazırlıkların ardından 1937 ve 38 süreçlerinde iç Dersim'in vurulmasıyla sürdürülmüştür" dedi.

'DERSİM ADETA İNSANSIZLAŞTIRILDI'
Dersim Katliamı'nın ardından kültürel asimilasyon sürecinin devreye konulduğunu dile getiren Çelik, "Yasaklar ve asimilasyonu esas alan politikalar ve eğitim müfredatlarıyla halkımızın tüm birikimlerinin ifadesi anlamına gelen dilimiz de yok oluş sürecine sokulmuştur. Dersim, 16.yüzyılın başlarından beri kesintisiz ve sistematik biçimde kuşatma ve tecrit altında tutulmuş olup, toplumsal varlığımızı yok etmeye odaklı bu kuşatma ve tecrit günümüze kadar ve halen daha da derinleştirilerek sürdürülmektedir. Öyle ki asimilasyon ve göçertme politikaları tavan yapmış, sistematik bir şiddet sarmalıyla Dersim adeta insansızlaştırılmış durumdadır" ifadelerini kullandı.

Çelik, 88'inci yıldönümünde yaşatılan vahşetle yüzleşilmesi gerektiğini vurgulayarak, "Bu toprakların kadim halklarından biriyiz, saygı ve kabul görmek istiyoruz" diye belirtti.

Açıklamanın ardından lokmaları paylaşıldı.