Edebiyatta eril dil tartışıldı
Barış Sanat Buluşmaları kapsamında düzenlenen söyleşide yazar Sema Kaygusuz, eril dilin tahakkümüne dikkat çekti. Kaygusuz, "Hepimiz bu erkek Egemen sistemin içinde büyüdük hepimizin kılcallarına işlemiş küçük kadın düşmanlıkları cinsiyetçilikler var. Bunu fark ettiğimiz anda bulduğumuz mecazlar devreye giriyor" dedi.
Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Sanat Komisyonu, "Barış Sanat Buluşmaları" kapsamında İstiklal Caddesi’nde bulunan Mephisto Kitapevi'nde "Edebiyatta Eril Dil" başlığı ile söyleyişi gerçekleştirdi. Düzenlenen söyleyişinin moderatörlüğünü Sanat ve Hayat dergisinin editörü Mine Şirin yaparken, yazar Sema Kaygusuz konuşmacı olarak katıldı. Söyleşiye Tevgera Jinên Azad (TJA) aktivstitleri ve çok sayıda izleyici katıldı.
Açılış konuşmasını yapan Mine Şirin, söyleyişinin işleyiş şekli hakkında bilgilendirme yaptı.
Sema Kaygusuz, Kandıra Hapishanesi’nde katledilen Garibe Gezer’e dikkat çekti. Kaygusuz, "Garibe, gizli bir tanığın beyanıyla ömür boyu hapis cezası almış bir tutsak. Direndiği anda cansızlaştırılmış bir kadın. İntihara sürüklenmesi açısından bir cinayet" şeklinde konuştu.
Sağlık sorunlarından kaynaklı hapishanede kalamayacak durumdan olan Aysel Tuğluk’un durumuna ilişkin bilgi veren Kaygusuz, "Hafızanın kendini ifade edebilecek bir dil dünyası vardır. Hafızanı kaybedersen dilini de kaybedersin. Aysel Tuğluk’un annesinin mezardan çıkarılması, burada bir Alevi ya da Ermeni yatamaz gibi ifadelerin olması iki temel şeye saldırıları görebiliyoruz. Birincisi dil, dil kendini nerede gösterecek? Direnişte gösterecek. ikincisi ise beden yani dil aslında bedene dair bir örgütlenme biçimi. Biz salt bedenlerimizle direnmiyoruz sözlerimizle de direniyoruz."
Kullanılan dilin daima eril olduğunu söyleyen Kaygusuz, "Farklı özgür ve özgün bireyler olmamız o dile katılım ya da katılmama oranında ortaya çıkıyor. Biz bir dil dünyası içindeyiz. Ve hatta her birimiz bu dili kullanırken bu tahakküm dilinin içinden geçiyoruz. Erkekliğe hepimiz düşüyoruz. Hepimiz bu erkek Egemen sistemin içinde büyüdük hepimizin kılcallarına işlemiş küçük kadın düşmanlıkları cinsiyetçilikler var. Bunu fark ettiğimiz anda bulduğumuz mecazlar devreye giriyor" dedi.
Söyleyişi soru cevap bölümün ardından sona erdi.