3 Ekim 2024 Perşembe

ESP Kürdistan: Kürtçe özgürlük mücadelesi sayesinde hala ayakta

Dünya üzerindeki dillerin neredeyse yarısının var olma savaşı yürüttüğünü kaydeden ESP Kürdistan, Kürtçe bugün hala ayaktaysa on yıllardır verilen özgürlük mücadelesi sayesinde olduğunu kaydetti. 21 Şubat Dünya Anadil Günü'ne ilişkin açıklama yapan ESP Kürdistan, "Dil onurun da simgesidir" dedi ve mücadeleyi sürdüreceklerini kaydetti. 

Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) Kürdistan, 21 Şubat Dünya Anadil Günü'ne ilişkin açıklama yaptı. Pakistan'ın Urdu dilinin Bangladeş halkının da resmi dili olarak dayatılmasına karşı gerçekleşen eylemlerde onlarca kişinin yaşamını yitirdiği 21 Şubat 1952 tarihini esas alan BM-UNESCO kararıyla 2000 yılından bu yana kutlanan "21 Şubat Uluslararası Anadil Günü" Kürdistan'da çok daha özgün ve anlamlı bir yere sahip olduğu hatırlatılan açıklamada, on yıllarca, özellikle bir asır önce farklı ulusların, kültürlerin, dillerin ve inançların inkarı ve asimilasyonu üzerine inşa edilen Türkiye Cumhuriyeti tarihi boyunca, başta Kürtçe olmak üzere birçok dilin ya prangaya vurulduğu ya da yok sayıldığı kaydedildi.

'DİLLERİN NEREDEYSE YARISI VAR OLMA SAVAŞI VERİYOR'
UNESCO'ya göre Türkiye'de konuşulan 36 dilden, aralarında Kırmancki, Lazca ve Romanca'nın da olduğu 18'i yok olma tehdidi altında, 3 dil ise kaybolmuş durumda (Ubıhca, Mlahso ve Kapadokya Yunancası) olduğu, dünya üzerinde ise konuşulan dillerin neredeyse yarısı var olma savaşı verdiği dile getirilen açıklama, şöyle devam etti:

'KÜRTÇE AYAKTAYSA HALKIMIZIN VERDİĞİ ÖZGÜRLÜK MÜCADELESİ NEDENİYLEDİR'
"Bugünse milyonlarca kişinin konuştuğu Kürtçe hala 'bilinmeyen dil' muamelesi görmekte, konuşulması veya kullanılması hala yaptırım nedeni olabilmektedir. 'TRT Kûrdî', 'seçmeli Kürtçe dersi' gibi aldatma ve oyalamaya dönük politikalar bir yana dilimiz üzerindeki cendere gerçekte devam ediyor. Geçtiğimiz günlerde yaşamını yitiren, faşist 1980 faşist 12 Eylül askeri darbe döneminde, Amed zindanındaki oğlu Kamber'e anadili Kürtçe yasaklı olduğu için dakikalarca, 'Kamber Ateş nasılsın?' diye Türkçe seslenmek zorunda bırakılan İpek Ateş'in yaşadığı zulüm bugün başka biçimlerde sürüyor. Bedellerle kazanılan 'anadilde savunma hakkı'nın ücrete tabi tutulması, faşist darbe ürünü ırkçı 'Türkçe konuş çok konuş' kampanyasından çok mu farklıdır? Öte yandan hiç kuşkusuz bunca inkara, asimilasyona ve baskıya rağmen Kürtçe'nin ayakta olması, varlığını koruyor olması, halkımızın on yıllardır sürdürdüğü özgürlük mücadelesi nedeniyledir.

'DİL ONURUN SİMGESİDİR'
Dil ulusal varlığın olduğu kadar ulusal onurun da simgesidir. Onurumuza sahip çıkacağız. Zimanê me rûmeta me ye! 21'e Sibatê roja zimanê zikmakî ya cihanê pîroz be!"