4 Ekim 2024 Cuma

Film festivalinde 33'lerin yola çıkış hikayesi anlatıldı

33 düş yolcusunu  Kobanê'ye götüren düşlerinin anlatıldığı Gitmek belgeselinin gösterimi  yapıldı. Duygusal anların yaşandığı belgeselde konuşan Suruç Aileleri İnisiyatifi, "Kanlarımızla suladığımız topraklarda özgürlük bayrakları dalgalanıyor" dedi ve Suruç şehitlerinin düşlerini gerçek kılana, adalet sağlanana dek mücadele edeceklerini vurguladı. 

IŞİD'in  yakıp yıktığı Kobanê'yi yeniden inşa etmek için çıktıkları yolda IŞİD tarafından katledilen 33'lerin düş yolculuğunu anlatan Gitmek belgeseli 11. Hangi İnsan Hakları Film Festivalinde izleyicilerle buluştu. Düş yolcularının mücadele hayatını, neden Kobanê'ye gittiğini anlatan belgeselin yönetmenliğini Mustafa Emin Büyükçoşkun üstleniyor. 

Büyükcoşkun, belgeseli "Gitmek başka bir maceranın hayalini kurarak yola çıkan 33 insanın, hedeflerine ulaşamayan yolculuklarının hikayesidir. Hatıra ve hayaletlerinin gölgesinde, onların izini süren bu film, dile gelemeyecek bir felaketin ardından neyin, nasıl anlatılabileceğinin bir denemesi olmanın yanında, manzaranın güç rejimlerini yapısöküme uğrattığı çatışmalı bir coğrafyanın ortasında onlarınkine paralel bir yolculuktur" sözleriyle anlatıyor. 

Suruç Aileleri İnisiyatifi'nin katılımıyla belgesel Taksim'deki Aynalı Geçit'te gösterildi. Duygusal anların yaşandığı gösterim sonrasında Suruç gazileri Çağla Seven, Gökçe Çetin, Feti Aydın ve Yasemin Boyraz kısa bir konuşma yaptı. 

AYDIN: KANLARIMIZLA SULADIĞIMIZ TOPRAKLARDA ÖZGÜRLÜK BAYRAKLARI DALGALANIYOR
Katliamda oğlu Çağdaş'ı kaybeden ve kendi de yaralı kurtulan Feti Aydın, belgeselin bir kez daha Kobanê'ye gitmenin meşruluğunu kanıtladığını söyledi. Aydın, "Çünkü son kuruşunu cep harçlığını ya da çalışıp biriktirdiği paralarını Kobanê'deki çocuklara, IŞİD tarafından katledilen insanlara nasıl da bir yardım elini uzatıyor; dilini, töresini bilemedikleri insanlar için canını ortaya koyuyor. Bu belgesel aslında bu konuları işliyor" dedi. 

"Kelimelere dökmek zor" diyen Aydın, şöyle devam etti: "Kanlarımızla sulanan topraklarda şu anda özgürlük bayrakları dalgalanıyor. 'Kobanê düştü düşecek' diyenler ondan dolayı kahroluyor. Ondan dolayı davamızı yok yerine koyuyorlar."

BOYRAZ: GİTME HİKAYELERİNİ BİR KEZ DAHA İZLEDİK
Annesi Nazegül Boyraz'ı katliamda yitiren Yasemin Boyraz da bu tür etkinliklerle 33'lerin unutulmayacağını ve düşlerini gerçekleştirmek için mücadelenin süreceğini belirtti. "20 Temmuz'dan beri büyümedim" sözleriyle katliam günü ve yaşadığı acıyı aktaran Boyraz, "Onların yola gitme hikayelerini bu belgeselde çok net bir şekliyle tekrar tekrar gördük. Belgesel bizim için çok önemli, onları anlatma, gitme hikayelerinin nasıl olduğunu izlemek gibi. 'Anne, ya gelemezsen' demiştim,  'Gelemezsem oradaki çocuklara ekmek yaparım' demişti. Annem hümanist bir Anadolu kadınıydı. İyi ki sesimize ses oluyorsunuz" sözleriyle de herkesin 'Bahar anne' diye tanıdığı annesini anlattı. 

SEVEN: BU BELGESEL HİSLERİMİZİ HATIRLATTI
Suruç yaralısı Çağla Seven ve Gökçe Çetin başta olmak üzere Suruç yaralıları ve tanıklarının annesinden emanet kaldığını dile getiren Boyraz, onlarla birlikte mücadeleyi sürdüreceklerini vurguladı. 

Suruç'tan yaralı kurtulan Çağla Seven ise devletin inkar ve yok sayma politikalarının bu kadar yoğun olduğu bu günlerde bu gibi etkinliklerin, dayanışmayı hissetmenin önemine dikkat çekti. Seven, katliamın hemen ardından kendisine sorulan "Neden gittiniz" sorusundan çok rahatsızlık duyduğunu ancak belgeselin bu soruyu yanıtladığını dile getirdi ve ekledi: "Bu belgesel o hislerimizi bir daha hatırlattı."