24 Haziran 2025 Salı

Hatimoğulları: Meclis kapanmasın

Meclis'teki haftalık grup toplantısında gündemdeki gelişmeleri değerlendiren DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, Meclis'in yaşanan sorunların üstesinden gelmek için kapanmaması çağrısı yaptı. 

Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, Meclis'te partisinin grup toplantısına gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Suriye'de kiliseye yapılan saldırıya tepki gösteren Tülay Hatimoğulları, bu saldırılara karşı önlem alınması gerektiğini belirtti. İsrail-İran çatışmasına da dikkat çeken Hatimoğulları, İsrail ile İran savaşının sadece iki ülke arasında yaşanan savaş olmadığını söyledi. Söz konusu savaşın küresel sistemin kendi dengelerini kurmakla ilgili olduğunu belirtti.

'SAVAŞIN AĞIR BEDELLERİNİ HALKLAR ÖDÜYOR'
Hatimoğulları, "Bu çatışma iki devlet arasında basit bir kavga değil. Emperyalizmin paylaşım savaşında bölge yeniden dizayn edilmek isteniyor. Soğuk savaş sonrasında bir yeni dünya düzeni kurulmuştu. Ancak şu an 3. dünya savaşına gebe olan yaşadığımız bu süreç bize yeni dünya düzeninin yıkılmaya başlandığını ve yeni bir dünya düzeninin inşa edilmeye çalışıldığını gösteriyor. Bütün bunlar, emperyalist güçlerin jeopolitik satranç tahtasında oynadıkları acımasız oyunla yapılıyor. Ve bunların en ağır bedelini halklar ödüyor" dedi. 

İran-İsrail savaşının barışın ne kadar kritik önemde olduğunu gösterdiğini belirten Hatimoğulları, "Sayın Öcalan'ın da bizlerin de her kesimin de ortak bir talebi vardı. O da parlamentoda bir komisyonun oluşturulması. Bu komisyon hala oluşturulmadı. Bu komisyon ne zaman oluşturulacak" diye sordu.

'İMRALI KAPILARI BARIŞA AÇILIRSA GERÇEK BARIŞ İMKANI DOĞAR'
Bu süreçle ilgili önemli noktalardan birisinin Öcalan ile kesintisiz bir diyalogun sağlanması olduğunu söyleyen Hatimoğulları, "Herkes kendisiyle görüşmek istiyor. Türkiye'nin ve dünyanın dört bir yanında, 'Sayın Öcalan ile görüşmek istiyoruz' şeklinde yürütülen kampanyalar ve çalışmalar olduğunu da biliyoruz. Önümüzdeki günlerde, kendisiyle görüşmek isteyen Avrupa'dan çok sayıda, kalabalık bir heyetin geleceğini biliyoruz. Bu görüşmelerin kapısının açılmasının önemini biz ısrarla vurguladık. Bakın, sayın Öcalan kendisi de istiyor. 'Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı'nın toplumda daha güçlü karşılık bulması ve bu sürecin inşa edilebilmesi için sayın Öcalan, hem Türkiye hem Avrupa hem Ortadoğu, yani dünyanın dört bir yanından aydınlarla, yazarlarla, hukukçularla, akademisyenlerle, siyasetçilerle, her kesimle görüşmeyi talep ediyor. Bizler diyoruz ki; İmralı kapıları barışa açılırsa gerçek barışın imkanı doğar. O kapılar kilit değil, köprü olmalı. Oradan ülkeye, özgürlüğe, demokrasiye, adalete, kardeşliğe dair çözüm fikirleri akmalıdır. Bizler diyoruz ki İmralı kapıları barışa açılırsa gerçek barışın imkanı doğar. O kapılar kilit değil köprü olmalı. Oradan ülkeye özgürlüğe demokrasiye adalete kardeşliğe dair çözüm fikirleri akmalıdır. Buradan bir kez daha İmralı'ya selamlarımızı gönderiyorum.

'MECLİS KAPANMASIN'
"DEM Parti olarak parlamentoya bir teklifimiz var. Diyoruz ki Meclis kapanmasın, kimse tatil yapmasın. Gerekirse Meclis 7/24 çalışsın. Meclis yaşadığımız bu sorunların üstesinden gelmek için acilen 10 adım için gelsin çalışsın. Bu 10 adımı sıralayacağım ama altınız çizmek istiyorum. Meclis bu yaz tatile girmesin gece gündüz çalışsın ve gerçek anlamda sorunlarımızın çözümüne odaklanan bir çalışma yürütelim. Emekçilere, asgari ücretlilere, emeklilere ara zam yapalım. Yoksulluğu azaltalım. Vergi mevzuatını değiştirip, yoksula yönelik vergi soygununa son verelim. Azdan az, çoktan çok vergi sistemini hayata geçirelim. Vergide adaleti sağlayalım. Belli gelirin altındaki hanelerin kredilerini kamu bütçesinden ödeyelim. Küçük çiftçilerin borç ve faizlerini silelim, çiftçilere son başvuru ödemelerini kanunda belirlenen oranda yapalım. Açlıkla mücadele eden milyonlarca çocuğun temel ihtiyaçlarını karşılayalım. Faiz lobisini sevindiren faizleri düşürelim, vatandaşı sevindirelim. Türkiye'yi faiz-enflasyon kıskacından kurtaralım. KOBİ'lerin üzerindeki faiz yükünü azaltalım, hatta ortadan kaldıralım. Kamu İhale Kanunu başta olmak üzere bu anlamdaki birçok yasaya düzenleme getirelim ve bu kanunu sermayenin değil, halkın çıkarlarını gözeten bir hale çevirelim. Siyaseti ekonomik kazanç kapısı olmaktan çıkaralım. Siyasi Etik Kurulu'nu çıkararak akçeli karanlık işleri bitirelim."