2 Ekim 2024 Çarşamba

HDP Ankara il kongresinde birleşik mücadele vurgusu

HDP Ankara İl Örgütü'nün 4'üncü Olağan Kongresi'nde yüzlerce kişi bir araya geldi, işçilerin, emekçilerin, kadınların, gençlerin, Kürt halkının ve ezilen tüm halkların mücadelesini birleştireceklerini vurguladı.

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Ankara İl Örgütü 4. Kongresini "Şimdi kazanma zamanı" şiarıyla Nazım Hikmet Kültür Merkezi'nde gerçekleştirdi. Kongre salonu HDP bayrakları ile donatıldı. Salona, Kürtçe, Zazaca ve Türkçe "Yoksuldan alıp zengine veriyorlar değiştireceğiz", "Şimdi kadınlar zamanı", "Şimdi gençlik zamanı", "Şimdi demokrasi zamanı", "Şimdi eşitlik zamanı", "Genç başladık genç başaracağız", "Em nebin yek emê herin yek bi yek" yazılı pankartlar asıldı.

Salonda ayrıca Kürt siyasetçi hasta tutsak Aysel Tuğluk'un fotoğrafının yer aldığı "Aysel Tuğluk hafızamızdır, hasta tutsaklara özgürlük", Deniz Poyraz ve Garibe Gezer'in fotoğraflarının yer aldığı "Unutmadık, unutturmayacağız", tutsak siyasetçilerin fotoğraflarının yer aldığı "İçeride de dışarıda da direniyoruz, mutlaka kazanacağız" pankartları asıldı.

Kadınların ulusal kıyafetleriyle katıldığı kongreye aralarında ESP, SYKP'nin de olduğu HDP bileşenlerinin yanı sıra EMEP, TÖP, TİP, Halkevleri, KESK, DİSK, 10 Ekim Aileleri, Barış Vakfı, Devrimci 78'liler Federasyonu, İHD Ankara Şube ve Genel Merkez yöneticileri, 78'liler Girişimi, Demokratik Alevi Dernekleri (DAD) temsilcileri de katıldı.

Saygı duruşu ile başlayan kongrede "Şehit namirin" sloganları atıldı.

SİNEMİLLİOĞLU: HDP EZİLENLERİN MÜCADELESİNİ ORTAKLAŞTIRDI
Kongrede konuşan HDP Ankara İl Eşbaşkanı Pakize Sinemillioğlu, HDP'nin kurulduğu günden bu yana ezilenlerin, hayatın her alanında eşitlik talep eden kadınların, emek sömürüsüne karşı direnen işçilerin, eşit, parasız, anadilde eğitim talep eden öğrencilerin, sağlıkta şiddetin son bulması için mücadele eden sağlık emekçilerinin, doğanın talan edilmesine karşı direnen ekolojistlerin, demokratik-özerk üniversitelerde bilim üretmek isteyen akademisyenlerin, eşit-özgür-barışçıl bir yaşam kurmak isteyen Kürtlerin, Arapların, Ermenilerin, Çerkeslerin, Süryanilerin, Êzidîlerin, Rumların, Türklerin mücadelesini ortaklaştırdığını söyledi.
 
'ÜÇÜNCÜ YOL ÇİZGİMİZLE EŞİTSİZLİK VE SÖMÜRÜYE SON VERECEĞİZ'
Kapitalist sermaye egemenliğine dayalı, tekçi ulus devlet anlayışı değişmeden, özgürlük ve barışın kazanılmasının mümkün olmadığına dikkat çeken Sinemillioğlu, "HDP'yi egemen güçlerden ayıran ve ezilenlerin tarihsel ittifakını benimseyen üçüncü yol çizgisi, bu kurulu düzeni değiştirmek için güçlü bir alternatiftir. Üçüncü yol çizgimizle bütün eşitsizlik ve sömürü, egemenlik ilişkilerine son veren yeni bir yaşam idealini birlikte gerçekleştirebiliriz" dedi.

Sinemillioğlu, Suruç ve 10 Ekim katliamında yaşamını yitirenleri, HDP İzmir İl binasında faşist saldırı sonucu katledilen Deniz Poyraz'ı ve Garibe Gezer'i andı, başta Aysel Tuğluk olmak üzere tüm hasta tutsaklar için mücadele edeceklerini söyledi. Sinemillioğlu'nun konuşması sırasında Aysel Tuğluk ile ilgili pankart açıldı, "Hasta tutsaklara özgürlük", "Bij berxwedana zindanan" sloganları atıldı.

PARLAK: ÖZGÜR KÜRDİSTAN DEMOKRATİK TÜRKİYE
HDP Ankara İl Eşbaşkanı Vezir Coşkun Parlak da hapishanelerde onbinlerce siyasi tutsak olduğunu hatırlattı, "Tutuklu siyasetçiler cezaevlerinden çıkana kadar mücadelemizi sürdüreceğiz" dedi. Üçüncü yol siyasetiyle özgürlük ve barış üzerindeki tecridi kıracaklarını dile getiren Parlak, "Özgür Kürdistan ve demokratik Türkiye bizim mücadelemizle sağlanabilir. Güney Kürdistan'daki siyasi partilere de sesleniyoruz, sesinizi kirli politikalara karşı çıkarın, kirli politikalara alet olmayın" çağrısında bulundu. Parlak, Deniz Poyraz ve Aysel Tuğluk pankartlarının polisler tarafından hukuksuz bir şekilde içeri alınmadığını belirterek, "Onlar bilsin ki Aysel Tuğluk da, Selahattin Demirtaş da, Figen Yüksekdağ da biziz. Siz gidiyorsunuz biz geliyoruz" dedi.

KERESTECİOĞLU: HDP HALKTIR, HALK BURADA
HDP Ankara Milletvekili Filiz Kerestecioğlu da Ankara il örgütünün her türlü zorluğa, baskıya, engellemeye rağmen boyun eğmediğini vurguladı, "Bizim, yoksulu daha yoksul eden 5'li, 10'lu çetelerimiz yok. Zeytinliklere, ormanlara giren dozerlerimiz yok. Çocuk istismarlarını, kadın katliamcılarını aklayan yargımız yok. Bizim yasaklarımız, panzerlerimiz, hapishanelerimiz yok. Bizim halklara düşmanlığımız yok. Yoksulluğa, haksızlığa, adaletsizliğe karşı büyük bir mücadelemiz var. Bizim kendimizin olmasa bile zeytinliklere, ormanlara sevgimiz var. Kandıra Cezaevi'nden Figen Yüksekdağ, Sebahat, Gültan, Sincan'dan Günay Kubilay, İdris Baluken, Edirne'den Selçuk Mızraklı, Selahattin Demirtaş duyuyor mu? Ankara'nın sesini onlara çok daha güçlü duyuralım. HDP halktır, halk burada" diye konuştu.

SANCAR: KÜRT VE TÜRK DEVRİMCİLERİNİN BİR ARAYA GELDİĞİ MÜCADELE
HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar ise büyük değişimi ve yeni başlangıcı yaratmaya Ankara'nın emekçi semtlerinden başlatacaklarını söyledi, "Kızılay'dan Çinçin'e, Mamak'tan Çankaya'ya, Tuzluçayır'dan Çayyolu'na, Bağla'dan Kızılcahamam'a, Haymana'dan Polatlı'ya kadar herkes burada ve daha büyüyecek bu birliktelik. Büyüdükçe de mutlaka o değişim, o yeni başlangıç gelecek" dedi. Ankara'da üniversite gençliğinin mücadelesini hatırlatan Sancar, "Ankara ODTÜ'dür, Cebeci'dir, mahallelerin Ankara'sıdır. Biliyoruz Ankara'da faşizmi durduran mahallelerdeki devrimci örgütlenmedir. İşte Ankara'nın bize öğretecekleri bunlardır. Mahirlerin, Denizlerin, Kürt özgürlük hareketinin, Kürt siyasal mücadelesinin ve Türkiye devrimcileri ile bir araya geldiği bu sokaklar, mahalleler, kampüslerdir. Asıl Ankara asıl Türkiye budur. Türkiye'nin geleceği buradadır" diye konuştu.

'İKTİDARI GÖNDERMEK İÇİN ANT İÇTİK'
İktidarı göndermek için ahdettiklerini, ant içtiklerini söyleyen Sancar, "Bunu yolu halklara gerçek bir alternatif sunmaktan geçer. Bizler HDP olarak demokrasi ittifakını, halklar için gerçek alternatif haline getirmeye çalışıyoruz. Seçim gününü bekleyerek sonuca ulaşmanın mümkün olmadığını buradan tekrar hatırlatalım. Seçim bir gündür mücadele her gündür. Onun için biz diyoruz ki, demokrasi ittifakını ortak mücadele üzerine kuruyoruz. Seçim birlikteliğini de bu zeminde inşa edeceğiz. Sadece sandıkların kurulduğu günü mücadelenin tek alanı olarak görürsek kazanmamız mümkün olmaz" dedi.

'MÜCADELE ETMEK TEK SEÇENEĞİMİZ'
Ortak mücadeleyi şiar edindiklerini vurgulayan Sancar, "Bu iktidarı da göndereceğiz, bu düzeni de değiştireceğiz. Tek şansımız, tek seçeneğimiz budur. Yoksulluk ve açlık, bütün ülkede kol gezerken nüfusun yüzde 90'ından fazlası açlık ve sefalet içinde yaşarken sosyal adalet, emek için mücadele, eşit yaşam için mücadele bizim tek seçeneğimizdir" diye belirtti.

Ekmek ve özgürlük mücadelesini birleştirmek zorunda olduklarını söyleyen Sancar, "Özgürlük olmadan ekmek, ekmek olmadan özgürlük olmaz. İşte o nedenle inançlara, halklara özgürlük, emekçiye onurlu yaşam mücadelesi mutlaka buluşmak zorundadır" dedi. Sancar, Kürt sorununda demokratik çözüm ve bunun üzerine inşa edilecek büyük barışı gerçekleştirmelerinin önemine de değindi.

'8 MART NEWROZ'LA BULUŞTU, NEWROZ 1 MAYIS'A AKACAK'
Sancar konuşmasında şunları söyledi: "8 Mart'ta kadın mücadelesinin görkemli şölenlerini, kararlığını gördük. Yolumuzu açan o güçlü yürüyüşü hep birlikte yaşadık. Ardından Newroz geldi. Newroz'da milyonlar meydanları doldurdu. 8 Mart'tan Newroz'a özgürlük, eşitlik, adalet, barış iradesi geliyor. Newroz'da meydanlar irademizi asla terk etmeyiz, boynumuzu eğmeyiz, yürüyüşümüzden vazgeçmeyiz dediler. Kürt sorununda demokratik çözüm ve barış için ne gerekiyorsa yapacağız, bu hedeften bir milim şaşmayacağız dediler. Şimdi önümüzde 1 Mayıs var. 8 Mart Newroz'la buluştu, Newroz'da buluşan o büyük dereler şimdi 1 Mayıs'a akacak. İşte ekmek ve özgürlük, adalet ve demokrasi dediğimiz şey bu. Bunları birleştireceğiz. Bunları birleştirince bu değişimi durdurmaya kimsenin gücü yetmeyecektir."

Kongre Sancar'ın konuşmasının ardından HDP Ankara İl Örgütünün faaliyet raporlarının okunmasıyla devam etti. Ardından ise oylamaya geçildi. Tek liste ile girilen seçimde HDP Ankara İl Eşbaşkanlığı'na Pakize Sinemillioğlu ile Vezir Coşkun Parlak seçildi.