6 Ekim 2024 Pazar

HDP PM Sonuç Bildirgesi açıklandı

11-12 Eylül tarihlerinde düzenlenen toplantının sonuç bildirgesini açıklayan HDP PM, bu tarihi aşamada demokratikleşmeye hizmet edecek demokrasi çağrı belgesini 27 Eylül'de açıklayacaklarını kaydetti.

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Parti Meclisi, 11-12 Eylül'de düzenlenen Parti Meclisi toplantısının sonuç bildirgesini yayınladı. Irkçı faşist saldırılarda katledilen Deniz Poyraz ve Dedeoğlu ailesi ve Şırnak'ta zırhlı aracın çarpmasıyla katledilen Mihraç Miroğlu'nun anıldığı toplantıda, 12 Eylül askeri faşist darbesinin bugünün otoriter yönetim anlayışının adı olduğu kaydedildi. 

"HDP'liyiz her yerdeyiz" buluşmalarına dikkat çekilen toplantıda, Şırnak'tan Esenyurt'a, Siirt'ten Aydın'a, Çorum'dan Mersin'e kadar her yerde halkların HDP'yi büyük bir coşkuyla sahiplendiği kaydedildi. 

'DOĞA FELAKETLERİNİN SORUMLUSU RANT PEŞİNDE KOŞAN İKTİDARDIR'
Yaz ayları boyunca insanlığın ve tüm canlıların karşı karşıya kaldığı büyük felaketler, orman yangınları ve sellerin sürdüğü belirtilen sonuç bildirgesinde, Mardin'de kesilen köylünün Konya'da iklim koşulları nedeniyle mağdur olan ve desteklenmeyen çiftçinin, söndürülmediği için yanan ormanların, çarpık kentleşme ve yanlış enerji politikalarından kaynaklı Karadeniz'deki sel felaketinin nedeninin sorumlusu her alanda rant peşinde koşan iktidar olduğu kaydedildi. Bildirgede, "HDP olarak doğamızı ve yaşam alanlarımızı sahiplenmekten, ekolojik denge ve sistemin korunması mücadelesinden asla vazgeçmeyeceğiz" denildi. 

DÜNYA KADINLARI İLE BİRLİK VE DAYANIŞMAYI YÜKSELTECEĞİZ
Kapitalist erkek egemen iktidarların yaşadığı krizi savaş ve şiddet politikaları ile aşmaya çalıştıkça daha büyük krizler yarattığı belirtilen sonuç bildirgesinde, "İstanbul Sözleşmesi'nden geri çekilen, kadına yönelik şiddet ve katliamları cezasızlık politikaları ile derinleştiren; eşbaşkanlık ve eşit temsil sistemimizi hedef alan, doğamızı ve yaşam alanlarımızı talan eden, haklarımıza ve kazanımlarımıza yönelik gerçekleştirilen saldırılar, bugün özellikle Ortadoğu'nun merkezinde olan Rojava'da yükselen ekolojik ve kadın özgürlükçü sistemi tasfiye etme amacından da bağımsız değildir. Savaş ve şiddet politikalarına karşı örgütlülüğümüzü büyüterek mücadelemizi yükseltecek, cins sömürüsüne dayalı yükselen faşizme karşı alanları tek etmeyecek bütün dünya kadınları ile birlik ve dayanışmamızı büyüteceğiz" ifadeleri yer aldı. 

KÜRT DİLİNE DÖNÜK SALDIRILAR
Sonuç bildirgesinde, "Okullarında anadil hakkından mahrum bırakılan Kürt çocukları kendi sokaklarında bile güvenli bir şekilde yaşayamamaktadır. Kürt diline karşı saldırılar artmakta, Kürdistan illerinde zırhlı araçların neden olduğu ölümler hız kesmeden sürmektedir. Bütün toplumsal muhalefeti; ülkeyi dil yarasıyla büyüyen çocuklar ülkesi olmaktan kurtarmak, Kürt halkının ve talep eden tüm halkların anadilinde bilim ve eğitim yapma, anadilini ve kültürünü geliştirme hakkını, bu adalet ve eşitlik talebini birlikte savunmaya, eğitimin tüm taraflarıyla beraber; eşit, özgür, cinsiyet özgürlükçü, laik, anadilinde, çoğulcu eğitimi esas alan bir yaklaşımla ortak mücadeleyi büyütmeye çağırıyoruz" denildi. 

'TECRİDE KARŞI ORTAK MÜCADELEYİ BÜYÜTMELİYİZ'
PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecride son verilmesi gerektiğinin altı çizilen sonuç bildirgesinde, "Tecridin Sayın Öcalan şahsında tüm topluma uygulanan bir sistem olduğunun farkında olarak bizlere düşen sorumluluk, hapishanelerdeki hak ihlalleri ve tecrit politikalarına karşı demokratik siyaseti ve topluma düşen ortak mücadeleyi büyütmektir. Kürt sorununun demokratik çözümü için tecrit rejimin son bulması Türkiye'nin demokratikleşmesinin ve toplumsal barışının önünü açacaktır" vurgusu yapıldı.

'EMEK MÜCADELESİNİ YÜKSELTMEK GÖREVİMİZ'
HDP PM Sonuç Bildirgesi, şöyle devam etti: "Pandemi süreci boyunca en çok mağdur olan kesimlerin başında gelen işçi ve emekçiler işsizlik kıskacı ile yüz yüze kalırken diğer taraftan siyasi iktidarın sermayeyi korumak için çıkardığı Kod-29 ile gerekçesiz olarak binlerce emekçi işten çıkarıldı ve birikimleri olan kıdem tazminatlarına el konuldu. Meslek hastalığından mevsimlik işçilere, sendikalı olduğu için işten çıkarılanlardan çocuk işçiliğine kadar birçok alanda emek mücadelesini yükseltmemiz bir görev olarak önümüzde durmaktadır. Bu nedenle partimiz emek mücadelesinin asli unsuru olup emek mücadelesinin bayrağını yükseltme azmi ve kararlılığındadır.

'TOPLUM SAĞLIĞI İÇİN AŞI OLUN'
Uzun süredir hükümetin ve devletin sağlık politikalarının bir bütün olarak güvensizlik yarattığı bilinmektedir. Covid-19 salgını süresince sağlık politikalarının şeffaf yürütülmemesi ile güvensizlik doruğa çıktı. Bu güvensizlik hali aşılama oranlarının istenilen düzeyde olmamasına da neden olmuştur. Parti Meclisi olarak halklarımıza bilime güvenmesi ve toplum sağlığı için aşı olması yönündeki çağrımızı yeniliyoruz.

'NEFRET TOHUMLARI EKİLMESİNİN EN BÜYÜK SORUMLUSU İKTİDARDIR'
Gün geçmiyor ki herhangi bir nedenle mültecilerin hakkı gasp edilmesin, bir mülteci saldırıya uğramasın, yaralanmasın ya da öldürülmesin. Suriyeli ve Afganistanlı mülteciler başta olmak üzere bölge halklarının savunulmasının ilk şartı, emperyalizme ve bölgesel işbirlikçilerine karşı mücadele etmektir. HDP olarak göçlerin kaynağı olan dış müdahaleler, yoksulluk, savaş, siyasi krizler ve benzeri yıkım süreçlerinin ortadan kaldırılmasını esas alan ilkeli ve yapıcı politikaların hayata geçirilmesini savunmaya devam edeceğiz. Göçmenlere yönelik ırkçı ve ayrımcı politikaların büyümesinin, ülkedeki herkesin birbirine daha fazla öteki olarak bakmasının ve halklar arasına nefret tohumları ekilmesinin en büyük sorumlusu siyasi iktidardır.

27 EYLÜL'DE DEKLARASYON AÇIKLANACAK
HDP olarak; bu tarihi aşamada demokratikleşmeye hizmet edecek demokrasi çağrı belgesini 27 Eylül'de açıklamaya hazırlanıyoruz. Tüm kamuoyu bu çağrıyı merakla beklemektedir. Parti meclisimiz ciddiyetle konuyu tartışmış ve Türkiye'deki tüm siyasi güçleri ilgilendirecek ilkelerin oluşması için önemli tespit ve önerilerde bulunmuştur."