2 Nisan 2025 Çarşamba

'Hem yurttaşın hem meslektaşın hakkını savunacağız'

Avukatlara yönelik saldırıya dün bir yenisi eklendi. İstanbul Adliyesinde bir avukat polisin saldırısına uğradı, avukatlar ise sloganla yanıt verdi. İstanbul Barosu Avukat Hakları Merkezi bir açıklama yaparak son yaşanan saldırıları sıraladı; savunma hakkını, avukatlık mesleğinin onurunu ve hukukun üstünlüğünü koruma mücadelesini kararlılıkla sürdüreceklerini kaydetti. 

Saraçhane eylemlerine katıldıkları gerekçesiyle İstanbul'da günlerdir gözaltı ve tutuklama saldırıları sürüyor. Yüzlerce kişi gözaltına alınırken, onlarcası tutuklanıyor. İşkenceye gözaltına alınan gençler, gözaltında da işkenceye maruz kalıyor. 

Günlerdir gençlerin sorgusuna giren, onlarla görüşmeye çalışan avukatlar da polisin saldırısına maruz kalıyor. İstanbul'da gerçekleşen son gözaltı saldırısı sonrası çok sayıda kişi dün adliyeye çıkarıldı. 

'SAVUNMA SUSMADI SUSMAYACAK' YANITI
Polis bir avukata tokat attı, ardından avukatlar ayaklandı. Tepkinin ardından polis kalkanlarla avukatlara saldırdı, avukatlar ise "Savunma susmadı, susmayacak" sloganıyla yanıt verdi. 

İSTANBUL BAROSU AVUKAT HAKLARI MERKEZİNDEN AÇIKLAMA
İstanbul Barosu Avukat Hakları Merkezi de bir açıklama yaparak, avukatlık mesleğine yönelik hukuksuzluklara karşı mücadele edeceklerini kaydetti. Son günlerde yaşanan hukuksuzluklara işaret edilen açıklamada, savunma hakkının açıkça ihlal edildiğini ve avukatların mesleklerini icra etmelerinin engellendiği kaydedildi. Açıklamada, "İstanbul ve çeşitli illerde avukatların hukuka aykırı şekilde gözaltına alınması, kolluk kuvvetlerinin şiddetine maruz kalması, adliyelere ve emniyet müdürlüklerine girişlerinin engellenmesi Avukatlık Kanununa, temel hak ve özgürlüklere aykırıdır" denildi. 

Son günlerde yaşananların savunma hakkının ve avukatlık mesleğinin doğrudan hedef alındığının göstergesi olduğu vurgulanan açıklama şöyle devam etti: "Özellikle 19 Mart'ta İstanbul Barosu yönetimi ve avukatların İstanbul Emniyet Müdürlüğüne girişinini engellenmesi, 21 Mart'ta İstanbul Barosu yönetimine karşı açılan davada mahkeme salonunun boşaltılmaya çalışılması ve avukatların duruşmayı terk etmek zorunda kalması, 22 Mart'ta İstanbul Adliyesinde avukat girişlerinin hukuksuz şekilde engellenmesi ve kolluk kuvvetlerinin şiddeti, 23 Mart ve sonrasında avukatların hukuka aykırı gözaltılarla karşılaşması ve darp edilmesi, 24 Mart'ta Saraçhane'de avukatların doğrudan hedef alınarak darp edilmesi ve biber gazına maruz bırakılması, 28 Mart'ta gözaltına alınan yurttaşlara hukuki destek sağlamak için İstanbul Emniyet Müdürlüğüne giden avukatların saatlece içeri alınmaması ve kapıda oturma eylemi yapmak zorunda kalması; ayın gün avukat Rüştü Aydın, avukat Seher Dursun ve avukat Fatih Kuroğlu'nun Şişli Cevahir AVM önünde mesleki görevlerini ifa ederken avukat olduklarını beyan etmelerine rağmen gözaltına alınması, meslektaşlarımızın saatlerce ters kelepçeyle bekletilmesi, müdafilerine ulaşmalarının engellenmesi, 29 Mart'ta İstanbul 6. Sulh Ceza Hakimliği önünde sorgu bekleyen avukatlara polisin saldırması, bir avukatın boğazının sıkılması, başka bir avukatın üstüne yürünmesi ve adliye içinde şiddete maruz kalmaları yaşanan hukuksuzlukların yalnızca birkaçıdır. 

'MÜCADELEMİZ KARARLILIKLA SÜRECEKTİR'
"Savunma hakkının teminatı olan avukatlar, görevlerini yaparken baskıya, şiddete ve engellemelere maruz bırakılamaz. Adliyeler, emniyet müdürlükleri ve kolluk birimleri, avukatların çalışma alanıdır; bu alanlara girişlerinin engellenmesi ve şiddete uğramaları açıkça suçtur. İstanbul Barosu Avukat Hakları Merkezi olarak ilk günden itibaren yaşananları titizlikle takip ettik, hak ihlallerine karşı meslektaşlarımıza her türlü hukuki desteği sağladık ve tüm hukuksuzlukları raporladık. Bu olayların sorumluları hakkında suç duyurusunda bulunulacak, yargı önünde hesap vermeleri için gerekli tüm hukuki adımlar atılacaktır. Savunma hakkını, avukatlık mesleğinin onurunu ve hukukun üstünlüğünü koruma mücadelemiz kararlılıkla sürecektir. Kamuoyuna saygıyla duyurulur."