23 Eylül 2024 Pazartesi

ICOR: Ukrayna'da emperyalist savaş hazırlığına karşı aktif direniş

ICOR, Ukrayna-Rusya gelişmelerine ilişkin açıklama yaptı. Ukrayna-Rusya geriliminde psikolojik savaşa, tehditlere, emperyalist savaş hazırlıklarına karşı aktif direniş ve Antiemperyalist ve Antifaşist Enternasyonal Birleşik Cephe kurma çağrısında bulundu.

Devrimci Parti ve Örgütlerin Enternasyonal Koordinasyonu (ICOR), Ukrayna gelişmelerine ilişkin yazılı açıklama yaptı.

Son birkaç on yılda NATO'nun doğuya doğru genişlemeyi zorladığı ve gerici Ukrayna rejimini giderek artan bir şekilde silah ve askeri mühimmatlarla kuşandırdığı belirtilen ICOR açıklamasında, emperyalist Rusya'nın ağır ekipman ve hücum silahlarıyla donatılmış 100 bin piyadelik ordusuna Ukrayna sınırına yığdığı hatırlatıldı.

Rus ordusu işgal altındaki Kırım ve Rusya dostu cumhuriyetlerin kontrolündeki Donbass'ın bir kısmında da güçlendirilirken, Baltık devletlerinin de Ukrayna'ya hava ve anti-tank sistemleri sağlama hazırlığı yaptığı kaydedilen açıklamada, "Her iki tarafın provokatif temasları ve manevra duyurularının birleşmesiyle birlikte emperyalistlerin bir savaş biçiminde karşı karşıya gelişi tehlikesi ciddi bir şekilde büyüyor. Rusya, eğer ABD ve NATO iddialarını sürdürürse Küba ve Venezuela'ya askeri güçler göndereceği tehdidinde bulundu. Bu, enternasyonal devrimci güçlerin, işçi sınıfının ve geniş kitlelerin tüm emperyalist saldırganlıklara karşı aktif direnişini gerektiriyor" denildi.

RUSYA VE NATO KARŞI KARŞIYA
Ukrayna'daki gelişmelere ilişkin ICOR tarafından yapılan açıklamanın devamında şu ifadelere yer verildi:

"Aşırı silahlanmış iki güç, Rusya ve NATO, doğrudan birbirleriyle karşı karşıyalar. Batı, Baltık ve Polonya'daki medya, Rusya'yı tek saldırgan taraf olarak resmediyor ve dikkatleri başlıca savaş çığırtkanı ABD'nin başını çektiği Batı askeri ittifakının üzerinden başka yöne çekiyor. Ancak ABD, NATO ve AB İki Artı Dört görüşmelerinde verdikleri Orta ve Doğu Avrupa ülkelerinin, özellikle de Polonya, Litvanya, Estonya, Letonya ve Romanya'nın Rusya ile olan sınırlarının NATO görev sahası olmayacağı sözlerinde durmaktan çok uzun zaman önce vazgeçtiler. NATO savaş birlikleri Polonya ve Baltık ülkelerinde konumlandırıldı. Baltık devletleri ve Polonya'da neredeyse histerik bir şekilde Rusya karşıtı bir ajitasyon sahnelendi; Ukrayna zorla silahlandırıldı; Rusya üç taraftan yaklaşık 1000 ABD askeri üssü ile çevrelendi (çevrelenemeyen taraf kuzeydeki Arktik); Rusya karşıtı '3 Deniz' projesinin yeni başlangıcına yol verildi. Rusya halkının İkinci Dünya Savaşı'nın ana yükünü taşıdığı asla unutulmamalı!

NATO İÇİNDEKİ ÇELİŞKİLER
"Almanya ve Fransa liderliğindeki AB emperyalizmi şimdi, 'daha güçlü bir Avrupa dış politikası' sloganı altında Ukrayna üzerinde süren mücadeleyle ilgili söz söyleme hakkını ve giderek daha fazla bağımsız hale gelen askeri seçeneklerini henüz ortaya koymuş oldu. Bu, NATO içinde büyüyen çelişkileri de ifade etmektedir.

TÜRKİYE'NİN GİRİŞİMLERİ
"Ukrayna'nın kendisi ise 2014'ten bu yana en hafifinden, Rus pazarının kaybı gerekçesiyle birlikte bir yandan silahlanmayı sürdürürken Avrupa'nın en yoksul ülkeleri arasına girdi. Silah altında 250 bin piyadeden oluşan ordusuna ek olarak Azov Alayları gibi proto-faşist savaş birliklerinden üyeler ve yedek askerlerden oluşan 400 bin kişilik bir savaş gücü daha bulunuyor. NATO üyesi Türkiye de Ukrayna'ya silahlı hava araçları satıyor. Bir NATO üyesi olarak Türkiye, Kırım durumunda olduğu gibi Rusya'ya karşı hamleler yapmaya çalışırken bir yandan da bölgedeki nüfuzunu genişletmek için kendini yine de arabulucu rolüne öneriyor.

UKRAYNA AVRUPA VE ASYA EKONOMİSİNE ERİŞİMİN KÖPRÜ BAŞI
"Ukrayna, Putin rejimi için yalnızca ekonomik olarak değil politik olarak da önemli bir yer tutuyor: Ukrayna'nın onun etki alanına geri dönüşü Rusya'nın genişlemesi ve büyük güç özlemleri açısından bir dönüm noktası olacaktır. Batı için ise Ukrayna hem Rusya hem de bütün bir Doğu Avrupa bölgesi üzerinde nüfuzunu dayatmak için ve ayrıca Çin'e karşı mücadelede avantaj kazanmak için çok esaslı bir öneme sahip köprü başı konumunda. Ukrayna'yı kim kontrol ederse Avrupa ve Asya'ya ekonomik erişimi de daha kolay olacak. Dahası, mineral kaynakları, fosil gazı ve Karadeniz'e erişiminin de bir payı bulunuyor. İkiyüzlü bir şekilde iddia edildiği üzere mesele hiç de Ukrayna halkının kendi kaderini tayin hakkı ile ilgili değil.

EMPERYALİSTLERİN SAVAŞ HAZIRLIĞI
"Emperyalist dünya sistemindeki istikrarsızlık yükseliyor. Tüm emperyalist büyük güçler ve onların izindeki diğer tüm emperyalist ve gerici güçler savaş için hazırlanıyorlar, askeri potansiyellerini genişletiyorlar. Ukrayna ve Rusya arasındaki sınırda iki emperyalist kamp aşırı silahlanmış halde birbirleriyle karşı karşıya geliyorlar. NATO ve AB, Moldova ve Gürcistan gibi ülkeleri kendi etki ve piyasa alanlarına çekerek daha fazla ortaklık geliştirmek istiyor. Rusya ise buna karşılık, bu ülkelerdeki nüfuzunu sürdürmeyi talep ediyor. Tüm bunlar olurken, Rusya, Belarus ile askeri işbirliği anlaşması imzalayarak aynı zamanda Ukrayna'nın kuzey sınırından hamlelerini gerçekleştiriyor. 

EMPERYALİZM SAVAŞ, GERİCİLİK DEMEK
"Aynı güç gösterisi politikası Putin rejimi tarafından Kazakistan'da da sergilendi ve Kazak işçi sınıfının ve halk kitlelerinin meşru ayaklanması Rusya'nın Kazakistan'a askeri müdahalesi üzerinden rejime verdiği destek nedeniyle acımasız bir şekilde bastırıldı. Çünkü Kazakistan 'ciddi miktarda kömür, demir harici metaller, nadir toprak elementleri ve uranyum kaynaklarını' barındırıyor. Emperyalistlerin kendi iktidar nüfuz alanının genişlemesi ancak bir diğer emperyalist güce rağmen gerçekleşebilir. Aşırı eşitsiz gelişim, güç dengelerindeki kaymalar ve emperyalist devletler arasında yeni blokların oluşumu emperyalistler arası şiddetlenen çelişkilerin kaynağıdır.

"Emperyalizm dışarıda savaş, içeride gericilik demektir. Yalnızca sosyalizm buna bir son verebilir. Bunun gerçekleşmesi için ise enternasyonal işçi sınıfı birlikte durmak zorundadır. Bugün, militan bir barış hareketi savaş hazırlıklarına karşı durabilir ve somut bir savaşın patlak vermesini erteleyebilir ya da önleyebilir.

"Rusya'nın dış politikasını 'antiemperyalist' olarak resmeden ve onun bir barış hareketi tarafından korunması için çağrı yapan güçler tehlikeli bir kafa karışıklığı yaratıyor. Bu, barış hareketine ihanet olduğu gibi barış için gerekli enternasyonal mücadeleyi de zayıflatır. Ukrayna'daki durum böyle bir ayrışmanın sonuçlarını özellikle göstermektedir: Ülkede toplumsal meselelerle ilgili kitle gösterilerinde herhangi bir barış talebi nadiren dile getiriliyor: 'Pek çokları, özellikle de gençlik kesimleri, tüm sıkıntıların nedenini sadece Putin'in saldırganlığı olarak görüyorlar, Batı emperyalizmi ya da kapitalizmin doğası olarak değil.'

DEVRİMCİLERE EMPERYALİST SAVAŞLARA KARŞI ÇAĞRI
"Rusya, Çin ve Şangay İşbirliği Örgütü'ndeki diğerlerinin askeri ve ekonomik işbirliği de savaş durumunda onları bir ittifak örgütü olarak müdahale riskine sokuyor. Bu büyüyen emperyalistler arası çelişkiler karşısında dünyanın dört bir yanında devrimci güçler emperyalist savaşlar ve onların kökenlerine karşı ve emperyalist dünya sisteminin devrimci yoldan aşılması için kitleleri kazanmak üzere mücadele için ayağa kalkmalıdır.

ANTİEMPERYALİST, ANTİFAŞİST ENTERNASYONALİST BİRLEŞİK CEPHE
"Mevcut son derece tehlikeli durum Antiemperyalist ve Antifaşist Enternasyonal Birleşik Cephe'nin büyük bir kararlılıkla kurulması ve güçlendirilmesi acil ihtiyacının altını çiziyor.

"Psikolojik savaş, tüm emperyalistlerin 'işçilerin emperyalist merkezlerin çıkarları uğruna gönüllü ve fedakarca savaşmaya ikna edilmeleri için tasarlanmış propaganda mitlerini kendi lehlerine aktif olarak kullanmaları' anlamına geliyor (KSRD Ukrayna).

"ICOR 4. Dünya Konferansı'nın 'sosyalizm perspektifi ve emperyalizm üzerine eğitim çalışmasını derinleştirme' kararı bu açıdan hiç olmadığı kadar gerekli ve belirleyici niteliktedir.

"Rusya ve Ukrayna arasında savaş benzeri bir karşı karşıya geliş olması halinde ICOR tüm ülkelerde ertesi gün akşam saat 6'da protesto eylemlerine çağırıyor."