29 Eylül 2024 Pazar

İHD üyeleri kadınlar ve çocuklar için barış nöbeti tuttu

İHD şubelerinde gerçekleştirilen barış nöbeti eylemlerinde, bu ay 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Mücadele Günü dolayısıyla çocuk ve kadın haklarının ihlal edilmesine dikkat çekildi. Açıklamalarda TTB Merkez Konseyi Başkanı Şebnem Korur Fincancı ve gazetecilerin serbest bırakılması talebi de dile getirildi.

İnsan Hakları Derneği (İHD), her ayın ilk cuma günü gerçekleştirdiği barış nöbeti eylemlerine bugün tüm şubelerinde devam etti. Bugünkü eylemler, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Mücadele Günü dolayısıyla çocuk ve kadın haklarının ihlal edilmesine dikkati çekmek amacıyla gerçekleştirildi. Eylemlerde kimyasal silah kullanımına ilişkin açıklama nedeniyle tutsak edilen Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi Başkanı Şebnem Korur Fincancı ve yaptıkları haberler nedeniyle tutsak edilen 9 gazetecinin serbest bırakılması çağrısına yer verildi.

DİYARBAKIR
Barış nöbeti için İHD Diyarbakır Şubesi binasında bir araya gelen dernek üyelerine Barış Anneleri Meclisi ve Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) üyeleri de destek verdi. Nöbetin tutulduğu salona "Herkes için barış" pankartı asıldı.

İHD Genel Başkan Yardımcı Rahşan Bataray Saman, işkenceyle gözaltına alınan Kürt gazetecilerden 9'unun tutuklandığı hatırlattı, "Basına yönelik baskıları kabul etmiyoruz. Hakikatin sesi kısılamaz. Hakikati dile getirdiği için tutuklanan Şebnem hocanın yanında olduğumuzu belirtmek istiyoruz. Baskıların ortadan kaldırılması için mücadelemiz devam edecek" dedi.

'SAVAŞIN MAĞDURU ÇOCUKLAR'
İHD Diyarbakır Şubesi Başkan Yardımcısı Ezgi Demir de Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesinin (BMÇHS) kabulü ile barış hakkının, çocukların en temel haklarından biri olarak tanındığını hatırlattı, "Bu hakkın çocuklar açısından yaşamsal önemi, silahlı çatışma ve savaş ortamının en büyük mağdurunun çocuklar olmasıdır. Çocuklar, başlatmadıkları, sürdürmedikleri ve tarafı olmadıkları çatışmalı ortamlarda yaşam hakkı ihlaline uğrama, yaralanma, sakat bırakılma, zorla çalıştırılma ve cinsel istismara maruz kalarak en ağır hak ihlallerinin doğrudan mağduru olmaktadır" dedi. Kürdistan'da süren savaşta çocukların zırhlı araç çarpması, evlerine isabet eden gaz fişekleri yahut oyun oynarken patlayıcı maddelerin infilak etmesi sonucu yaralandığını, yaşamını yitirdiğini söyleyen Demir, "Tüm bu savaş ortamı başta yaşam hakkı olmak üzere çocukların en temel haklarını ihlal etmektedir. Buna ek olarak birçok suç cezasız kalmaktadır. Bu cezasızlık hem kadına yönelik gerçekleşen durumlarda hem de çocuklara yönelik yaşanan ihlallerde bir politikaya dönüştürülmüştür" diye konuştu.

Demir konuşmasında savaşın kadınlar üzerindeki etkisini de değindi, barışın ancak toplumsal bir talep haline gelmesi ile mümkün olacağını söyledi. Demir, "Barış sürecinin inşasında kararlı olan herkesin ve kesimin hakikat, adalet ve eşitlik temelinde yürütülecek barışın sağlanması için yan yana bulunmaya davet ediyoruz. Savaş politikalarını kabul etmiyoruz barışta ısrarcıyız" dedi.

ADANA
İHD Adana Şubesi'ndeki barış nöbeti eylemine, HDP il ve ilçe yöneticileri de katıldı. Açıklamada konuşan İHD Adana Şubesi Başkanı avukat Yakup Ataş, TTB Merkez Konseyi Başkanı Şebnem Korur Fincancı ve tutsak edilen 9 gazetecinin bir an önce serbest bırakılmasını istedi.

MERSİN
İHD Mersin Şubesi'ndeki nöbet eyleminde, "Kadınlar barış diyor barışı konuşuyor" üzerine tartışmalar yapıldı. Nöbete HDP, Halkevi de katıldı. Nöbetin yapıldığı salona "Eşitlik özgürlük, demokrasi ve insan hakları için barışa ihtiyacımız var" pankartı asıldı. Burada açıklama yapan İHD Mersin Şube Eşbaşkanı Zeynep Benli, savaş ve çatışma ortamında kadınların yaşadıkları sorunları aktardı.

Barışın inşası sürecinde toplumsal cinsiyetin önemine işaret eden Benli, "Savaş ve çatışmalarda istismar ve işkencenin her türlüsü ile karşılaşan kadınların yaşadıkları duygusal ve psikolojik sonuçlar olarak karşımıza çıkmaktadır. Savaşlar, kadınları savunmasız bırakmakta çocukları ile birlikte çatışma ortamlarından kaçarken hedef haline getirmektedir. Kadınların, çatışmaların önlenmesi, çözümlenmesi ve barışın tesisi için önemli rolleri olduğu gerçeği ile karşı karşıyayız" dedi.

ANKARA
İHD Ankara Şubesi de "Kadınlar barış istiyor" talepli nöbet eyleminde, "Barış hakkını savunuyoruz, barışa ihtiyacımız var, barış için nöbetteyiz" yazılı pankart açtı. Bu hafta, İranlı sosyolog Sara Bherirad, Devrimci 78'liler Federasyonu, İlmek Kadın Dayanışması ve birçok kadının katılımıyla nöbet tutuldu.

Nöbet eyleminde konuşan Bherirad, "İranlı kadınlar yıllarca verdikleri mücadele ile bugünlere geldi. Her gün itirazlar ile kimliklerini var etmeye çalıştılar. Mahsa'nın katledilmesi bardağı taşıran son damla oldu. Artık yeter dediler ve bunu çok güzel yaptılar. Bu mücadele dünyada büyük yankı oluşturdu. Umuda sarılmalıyız" dedi.

VAN
İHD Van Şubesi'nde nöbet eylemine kentteki kitle örgütü ve siyasi partiler de katıldı. Barış Nöbeti'nde Süleymaniye'de katledilen akademisyen Nagihan Akarsel, tutuklanan gazeteciler ve TTB Merkez Konseyi Başkanı Şebnem Korur Fincancı'nın mücadelesini anlatan bir sinevizyon gösterimi yapıldı.

HDP Van İl Eşbaşkanı Fikret Doğan, barış talebini savunanların güç birliği yapmasının önemine işaret etti. Serhat Göç Derneği Eşbaşkanı Gülşen Kurt, TUHAY-DER Van Şubesi Eşbaşkanı Edibe Babur, Mezopotamya Ajansı muhabiri Adnan Bilen ile DBP Van İl Eşbaşkanı Harun Okay da barış talebine dair birer konuşma yaptı.

URFA
İHD Urfa Şubesi'ndeki barış nöbetinde de dernek üyeleri, tutsak edilen gazetecilerin Mezopotamya Ajansı muhabirleri Emrullah Acar ve Ceylan Şahinli'ye mektup yazdı.

Fincancı ve tutsak gazetecilerin serbest bırakılmasını isteyen İHD Urfa Şube Eşbaşkanı Sümeyye Koç, "Sadece ülkemizde değil tüm dünyada halkın sağlığını korumaya ve başta işkence olmak üzere insan hakları ihlalleriyle mücadeleye adayan Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı onurumuzdur" dedi.

Diyarbakır'da yaklaşık 6 ay önce gözaltına alınıp tutsak edilen Kürt gazetecilerle ilgili iddianamenin hala hazırlanmadığını hatırlatan Koç, "Gazeteciliğin baskılanması, soruşturma ve gözaltı işlemlerine uğramaları; biz insan hakları savunucuları olarak kabul edilemez" diye konuştu.

İZMİR
İHD İzmir Şubesi'nde tutulan barış nöbetinin ardından Konak Eski Sümerbank önünde açıklama yapıldı. Barışın çocuk hakkı olduğu belirtilen açıklamada, savaş ve çatışmaların çocukların ölümüne, yaralanmasına, travmatik iz ve yaraya neden olduğu belirtildi.

Roboski'de katledilen çocukların hatırlatıldığı açıklamada, Roboski'de katledilen çocuklar, zırhlı araçların çarpması sonucu yaralanan, sakat kalan, yaşamını yitiren çocuklar, patlayıcı madde ile yaralanan ve yaşamlarını kaybeden çocuklar, devletin askeri ve polisiyle düzenlediği operasyonlarda yaşamını yitiren çocuklar için barış talebi dile getirildi.

Açıklamada, "Barış en çok da çocukların hakkı... Çocuklar ölmesin. Savaşa Hayır Barış hemen şimdi" denildi.