3 Ekim 2024 Perşembe

Lokumcu davasında halka gaz atan başbakan korumasına yargı koruması

Hopa'da Erdoğan'ın mitingi sırasında halka yönelik saldırıda polisin attığı kimyasal gazlar nedeniyle Metin Lokumcu'nun yaşamını yitirmesine ilişkin davaya devam edildi. Sanıklar ve tanıkların dinlendiği duruşmada, mahkeme heyeti, halkın üzerine hedef gözerek gaz bombası atan Başbakanlık koruması Mehmet Yüksel ve dönemin Hopa Kaymakamı Abdullah Aktaş'ın tanık olarak dinlenmesi taleplerini reddetti.

Artvin'in Hopa ilçesinde dönemin başbakanı Tayyip Erdoğan'ın mitingi sırasında protesto eylemi  yapan halka yönelik saldırıda Metin Lokumcu'nun yaşamını yitirmesine ilişkin davaya bugün devam edildi.

Trabzon 2'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada, "taksirle ölüme neden olmak" suçundan yargılanan 13 sanıktan dönemin Artvin İl Emniyet Müdürü Muhsin Armağan ile çevik kuvvet personeli Muhammet Ulaşlı hazır bulundu. Lokumcu ailesi de duruşmada bulunurken çevre kentlerden çok sayıda kişi duruşmayı takip etmek için Trabzon'a geldi.

'EMRİ EROL DARCAN VERDİ'
Metin Lokumcu'nun ölümünden sorumlu olan polislerden Muhammet Ulaşlı, gaz kullanma talimatını Erol Darcan'dan aldığını söyledi, ona kimin talimat verdiğini bilmediğini söyledi. Sanık mahkeme başkanının kendisine gösterdiği fotoğraflardaki kişinin kendisi olmadığını iddia etti.

Kullandığı smoke, CS, OC gazlarının insan sağlığı üzerinde olumsuz etkisi olmadığını öne süren Ulaşlı, avukat Meriç Eyüboğlu'nun "O halde niçin gaz maskesi takılıyor" sorusuna, "Bana maske takmam söyleniyor. O sebeple takıyorum" yanıtını verdi.

'DAĞILIN DEDİĞİMİZDE DAĞILSALARDI'
Sanıklardan Artvin eski İl Emniyet Müdürü Muhsin Armağan, eylemi yapanları suçladı, "dağılın dediği zaman dağılsalardı daha güzel olmaz mıydı" dedi.

Müşteki avukatlarının başbakanlık koruma polislerinden Mehmet Yüksel'in kendisinin talimat verip vermediğini şeklindeki sorusuna Armağan, "Talimat söz konusu değildir. Bahsedilen şahsın yanıma gelip gelmediğini hatırlamıyorum" şeklinde geçiştiren bir yanıt verdi.

KAYMAKAMLA KONUŞMALAR SORULDU
Avukat Sercan Aran, Metin Lokumcu'nun katledilmesinin ardından yapılan toplantıyı hatırlatarak, "Olaylarla ilgili sonradan kaymakamla konuştunuz mu" sorusunu yöneltti. Soruyu geçiştiren Armağan, sorunun yinelenmesi üzerine toplantı yaptıklarını, genel değerlendirme olduğunu, özel bir şey olmadığını iddia etti.

TANIK USTABAŞ: HERKESE SALDIRDILAR
Ardından tanıkların ifadesine geçildi. Tanıklardan Kamil Ustabaş, Metin Lokumcu'nun katledildiği gün doğasını, deresini korumak için basın açıklaması düzenleneceğini aktardı. Fakat 7 ilden gelen polislerin Hopalıları engellemek istediğini kaydeden Ustabaş, "Saldırıda insanlar kaçmaya çalıştıkça gaz bombası yağdırılmaya devam etti. Dükkanlara sığınan insanlara camları kırarak saldırmayı sürdürdüler. O gün çok sayıda arkadaşımız çeşitli şekillerde yaralandılar. 12.30 dolaylarında Metin hocamızın vefat haberini aldık. O gün yalnızca göstericilere değil hedef gözetmeksizin gösteriyle alakalı alakasız çok sayıda insana saldırıldı. Dönemin kaymakamı, 'Gaz kullanma emrini ben verdim, stoklarımız da tükendi' şeklinde açıklamalarda bulundu" ifadelerini kullandı.

KASTEN Mİ SEÇTİNİZ SORUSU
Tanık Mustafa Özgüven de, "Meydanda atılan gazı teneffüs ettiğimde ciğerime asit dökülüyor sandım. O günkü saldırılar, çok sayıda insanımızın ölümüne sebebiyet verebilecek derecedeydi" diye vurguladı.

Tanıklardan Yalçın Kaptan, "O gün çok şiddetli bir atmosfer yaratıldı. Başbakanlığın koruma personellerinden olduğu düşünülen bir şahıs, elli metre koşarak göstericilerden birinin yüzüne yumruk attı" ifadelerini kullandı.

'BAŞKANLIK KORUMALARI HALKA HEDEF GÖZETEREK GAZ ATTI'
Tanık Osman Zeki Yakut da, "Olay tarihinde Hopa Cumhuriyet Meydanında büfe işletmekteydim. Polisin gazlı saldırısı esnasında bir kadın ve çocuğu dükkanımıza sığındı. Polise bunu durdurmaları için tepki gösterdik. Bunun üzerine polis kardeşimi gözaltına almaya kalkınca Metin Lokumcu araya girerek 'Onu değil beni alın' şeklinde tepki gösterince gözaltı işleminden vazgeçtiler. Başbakanlığın koruma müdürü, polislerin elinden küfrederek gaz tabancasını aldı. Akabinde yine küfürler savurarak halka doğru hedef gözeterek ateşledi. Olayları kızıştırmak için elinden geleni yaptı" dedi.

Tanıklar Necdet Altunkaya, Şenol Çelik ve Recep Demirci de olay gününe dair polislerin tutumunu anlattı.

ZORLA GETİRME KARARI
Tanık ifadelerinin ardından müdafi avukatları dönemin Hopa Kaymakamı Abdullah Aktaş'ın, olaylar esnasında çevik kuvvetin gaz silahını alıp kullanan Mehmet Yüksel'in tanık olarak dinlenmesini talep etti.

Ara kararını açıklayan mahkeme heyeti duruşmaya gelmeyen Erol Darcan ve Taner Ballı'nın zorla getirilmesine, Abdullah Aktaş'ın ve Mehmet Yüksel'in duruşmada dinlenmesi talebinin reddine karar vererek duruşmayı 8 Nisan tarihine erteledi.