22 Eylül 2024 Pazar

Maden işçileriyle dayanışma çağrısı: Öldüklerinde değil şimdi yanlarında olalım

Sendikalı olduğu için Polyak yönetiminin kod 45 ile işten çıkardığı Bağımsız Maden İş üyesi Erdoğan Çapaklı'yla Özyeğin Üniversitesi önünde dayanışma eylemi düzenlendi.

Bağımsız Maden İş üyesi olduğu için Özyeğin Fiba Holding'e bağlı Polyak Madencilik'in işten çıkardığı Erdoğan Çapaklı için holdingin yönetim kurulu üyesi Hasan Özyeğin'e ait Özyeğin Üniversitesi önünde eylem yaptı. Eyleme, öğrenciler, mezunlar ve araştırma görevlileri de katıldı.

Eylemde sık sık "Direne direne kazanacağız", "Maden işçisi köle değildir", "İşçiler açken patronlara huzur yok", "Direne direne kazanacağız", "Birleşen işçiler yenilmezler" sloganları atıldı.

ÇAPAKLI: İŞÇİNİN HAKKINI SAVUNDUĞUM İÇİN KOD 45'LE ATILDIM
Söz alan Erdoğan Çapaklı neden işten çıkarıldığını hatırlattı. Maruz kaldığı haksızlığı ve hukuksuzluğu aktaran Çapaklı, Polyak yönetiminin işten çıkarılışını kişiselleştirdiğini belirtti. Bağımsız Maden İş adına işçierin hakkını ve kanun nezdindeki hukuksal, sosyal yaşamlarının genişletilmesi için, işçi sağlığı ve güvenliğinin yerine getirilmesi için uğraştığı için kod 46 ile işten çıkarıldığını söyleyen Çapaklı, "Kod 45 maddesini anlatayım; hırsızlık, işverenin bilgilerini sızdırma, işverenin iyi niyetini kötüye kullanma, işyerinde kargaşaya sebebiyet vermek. Böle bir durum olmadı. Ellerinde kanıt da yok" dedi.

'ÖLÜMÜNE MÜCADELE YÜRÜTÜYORUZ'
Sendikayla görüşme yapıladığını, mutabakata varıldığı sırada yönetimin kendisinden gizli tutanak tuttuğunu söyleyen Çapaklı, TİS sürecinin yaklaştığını ve sarı sendika Öz Maden İş Sendikasının tamamen patrondan yana davrandığını söyledi. Polyak yönetiminin Bağımsız Maden İş'in işçinin hakkını savunduğu için düşman ilan ettiğini ifade eden Çapaklı, "Manipülasyonlar çok ağır, etnik köken ayrımına kadar gidiyor. Bizi provokatör gibi algılatıyor. Biz işçi nezdinde onurlu bir sendikayız. İşçilerin bize güveni bundan dolayıdır. Sadece işçilerin iradesiyle hareket etmemizden dolayı. Geçmişte defalarca kazandığımız haklı yürüyüşümüz olmuştur. Onurlu mücadelenin en büyük eseri sendikamızın başkanı Tahir Çetin'dir. Kendisi Ali Faik İlter ile bizim için şehit oldular. Burada gösterdiğimiz şey sendikamızın ölümüne bu mücadeleyi yürüttüğüdür" ifadelerini kullandı.

'VERİLEN SÖZLERİ TUTMADILAR'
2 ay önce Bağımsız Maden İş'in Polyak yönetimin söz aldığını söyleyen Çapaklı, şöyle açıkladı: "Bizler sizlere banka promosyonlarını 45 gün içinde ödeyeceğiz dediler. Ödemediler. Sosyal hakkı olan ayni yardımlarımızı aralık ayı içinde vereceklerini söylediler, vermediler. Yöneticilerin ne kadar yanlış ve yalan bilgilerle maniple ettiğini görebilirsiniz. Bölge halkını bize karşı eylem yapmasınlar diye kışkırtıyorlar."

'BEN NASIL GEÇİNEBİLİRİM'
Mücadeleden asla vazgeçmediklerini ve geçmeyeceklerini söyleyen Çapaklı, "Müzakere diyaloğa açığız. Bizleri tek taraflı yargılamasınlar. Aldığım kod çok acı. İş bulmamı engelliyor, tazminat başta olmak üzere sosyal haklarımı vermediler. Beni açlığa mahkum ediyorlar, iş olarak önümü kesiyorlar. İki çocuğum var, evimin kirasını ödeyemedim. Çalışmazsam nasıl geçinebilirim. 46 kodundan dolayı işsizlik parası da alamıyorum" dedi.

AVUKAT ERDAL: İŞÇİYİ AÇLIĞA MAHKUM EDİYORSUNUZ
Sendikanın avukatlarından Emre Erdal, Özyeğin Üniversitesi inşaatında iş cinayetinde hayatını kaybeden Hasan Demirtaş'ı anarak sözlerine başladı. Bu hukuksuzluğun Polyak yönetiminin ilk hukuksuzluğu olmadığını belirten Erdal, "Yalan ve iftiralarla sendikaya yönelik bir itibar suikasti gerçekleştirilmeye çalışılıyor. Daha öncesinde Polyak yönetimi 700 işçiyi hukuka aykırı ücretsiz izne yolladı. Sendika açıklama yaptı, Polyak'la görüşme gerçekliştirdi. İşçilerin büyük kısmının işe dönmesini sağladı. Ocak'ta yangın çıktı büyüyebilirdi sendika müdahale etti, önlemlerin alınması için mücadele etti. Erdoğan Çapaklı'nın atılma sebebi dik duruşu, diğer işçilerin haklarını savunması, sendikal faaliyet yürütmesidir. Polyak'ı uyarıyoruz suç işliyorsunuz, işçiyi açlığa mahkum ediyorsunuz. Erdoğan Çapaklı davasını kazanacak. Diyalog çağrımızı yineliyorum" dedi.

'MADENCİNİN ÖLÜNCE YANINDA OLMAYALIM'
Özyeğin Üniversitesi mezunu öğrenciler adına kısa bir konuşma yapıldı. Şu ifadeler kullanıldı: "Madencinin hakkını savunduğu için bir öğrenci bursu kesilmekle tehdit ediliyorsa korkmasın hiçbir şey yapamazlar. Madencinin bugün yanında olmayacaksak madenci öldürüldüğünde de yanında olmayalım."

ACAR: MADEN İŞÇİLERİ YILLARDIR BİZE SESLENİYOR
DGD-Sen Genel Başkanı Neslihan Acar, sendikal örgütlenmenin anayasa hak olduğunu hatırlattı. Acar, "Ama Erdoğan'ın atılma nedeni Bağımsız Maden İş Sendikasının örgütlenmesini yapması. Ama aynı madende sarı sendika patronlarla yemek yer, istediği ocakta örgütlenme yapabilir kimse gıkını çıkarmaz" dedi. Hukuk olsaydı işçilerin atılmayacağını, direnişi seçmeyeceğini belirten Acar, "Aslında maden işçileri yıllardır bize sesleniyor. 301 madenci ölmeden önce de seslenmişlerdi. Tam da Erdoğan'ın yaptığı gibi. Eczacıbaşında atılan işçiler gibi. Bartın Amasra'da katliamın olduğu gece sadece Sayıştay raporları önümüze düştü. Katliamın nasıl geldiğini, bütün bakanlıklarda katliamın tarihine kadar bilindiği görüldü" İfadelerini kullandı.

'DAYANIŞMAZSAK 301, 301 MADEN İŞÇİLERİ ÖLECEK'
Madencilerin sadece kendisi için direnmediğini söyleyen Acar, doğanın da talan edildiğini kaydetti. "İşçinin bedenine sahip çıkmak doğanın bedenine sahip çıkmaktır" diyen Acar, "Eğer işçinin bedenine sahip çıkmazsak yarın hepimiz öleceğiz. Meslek hastalıklarından, kanserden öleceğiz. O çığlıkları duymazsak 301, 301 maden işçileri ölecek. Sadece twit atacağız. O yüzden direnen işçilerin kamuoyuna seslenme nedeni budur, kendi bedenine sahip çık diyor" dedi.

Migros direnişindeki dayanışmayı hatırlatan Acar, katbekat dayanışmanın maden işçileriyle gerçekleşmesi gerektiğini belirtti.

Açıklamanın ardından sendika Polyak yönetimiyle görüşme talebinde bulundu. Bandista'nın müzikleriyle Özyeğin Üniversitesi önünde bekleyiş sürüyor.