7 Ekim 2024 Pazartesi

'Şengal'i bombalayan Türkiye'nin DAİŞ'ten farkı yoktur'

Türkiye'nin Şengal'e yönelik saldırılarına ilişkin Diyarbakır'da yapılan basın toplantısında konuşan DTK Eşbaşkanı Öztürk, Şengal halkı özerkliği eline alana kadar mücadele edeceklerini kaydetti. 

Demokratik Toplum Kongresi (DTK), Özgür Kadın Hareketi (TJA), Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) ve Halkların Demokratik Partisi (HDP), Türkiye'nin Şengal'e yönelik gerçekleştirdiği hava saldırılarına ilişkin DBP Genel Merkez irtibat bürosunda açıklama yapıyor.

ÖZTÜRK: KABUL ETMİYORUZ
Şengal'e yönelik saldırıların vahşice olduğunun altını çizen DTK Eşbaşkanı Berdan Öztürk, tarih boyunca Şengal'in 74 ferman yaşadığını sonuncusunun ise IŞİD tarafından gerçekleştiğini hatırlattı. Şengal halkının tamamen ortadan kadırılmak istendiğine dikkat çeken Öztürk, "Êzidî halkımıza yapılan saldırılarda çok sayıda kişi katledildi, kadın pazarlarında kadınlar satıldı, büyük bir zülüm yaşandı. ÊzidÎ halkı DAİŞ'e karşı büyük bir direniş ortaya koydu. Hastane, sivil yerlerin bombalanması DAİŞ zihniyetinden farkı yok. DAİŞ neyse o bombalamayı yapanlar da odur, aynı zihniyettedir. Sivil yerleşim yerleri hastanelerin bombalanması uluslararası hukukunda da yasaktır" dedi. 

İnsanlığın ayaklar altına alındığını söyleyen Öztürk, "Kuzeydeki kurumlar olarak Şengal halkı özerklik eline alana kadar mücadelemiz sürecek, hatta daha fazla mücadele edeceğiz. Şengal üzerinden kirli hesaplar yapanlar çok iyi bilmelidir, Türkiye ile ortaklaşanlar, işbirliği yapanlar da bilmeli saldırıyı yapanlardan bir farkı yoktur. Bunları kabul etmiyoruz, en sert bir şekilde bu tavrı kınıyoruz" ifadelerini kullandı. 

DBP Genel Başkanı Saliha Aydeniz de, Türkiye'nin saldırılarla IŞİD'in yaptığı katliamı devam ettirmek istendiğini belirtti. Aydeniz, "Son üç gündür Türk savaş uçaklarıyla sivil alan ve hastane bombalanıyor bu vahşicedir. DAİŞ Şengal binlerce Şengalli kadını katledip köle pazarlarında sattı, binlerce kişiyi yerinden yurdundan etti ve katletti. Kadınlar ve Şengal halkı, DAİŞ saldırdığında nasıl direndiyse, özgürlüğünde ısrar ettiyse, şimdi de aynısını yapıyor. Kuzey halkı ve siyasi partiler olarak şiddetle bu saldırıyı kınıyoruz. Hem Irak hem de yerel Kürdistan'ın sessiz kalması, Avrupa devletlerinin ve insan hakları kurumlarının sessiz kalması bu vahşeti desteklediklerinin bir göstergesidir. Bir kere daha Şengal halkının yanında olduğumuzu vurgulamak istiyoruz. Kendi kendini yönetmek istemesini destekliyoruz" dedi.