'Tutuklularımız zindanda bizler de alanlarda direnişi büyüteceğiz'
İzmir ve Diyarbakır Adalet Nöbetlerini sürdüren tutsak yakınları, tutsakların hapishanelerde kendilerinin de alanlarda direnişi büyüteceklerini kaydetti. İzmir'deki nöbette faşist saldırıda katledilen Deniz Poyraz davasında yaşananlar hatırlatıldı, mücadelenin süreceği belirtildi.
Tutsakların hapishanelerde tüm baskılara rağmen direnişin, tutsak yakınlarının da Adalet Nöbeti sürüyor. Hasta ve infazı yakılan tutsakların derhal tahliye edilmesi ve hapishanelerdeki tecride son verilmesi talebiyle Diyarbakır ve İzmir'de süren nöbetlerde aileler, tutsaklara uygulanan işkenceye dikkat çekti.
İZMİR
İzmir Adalet Nöbeti 126. gününde, Kırıklar Hapishanesi önünde sürdü. Tutsak yakınları "Hasta tutsaklara özgürlük", "Deng bide zindanan" yazılı önlükleri giyerken, eyleme Halkların Demokratik Partisi (HDP) Karşıyaka İlçe Örgütü destek verdi.
DENİZ POYRAZ DAVASINA DİKKAT ÇEKİLDİ
Eyleme katılan HDP İzmir İl Örgütü'ne yönelik saldırıda katledilen Deniz Poyraz'ın annesi Fehime Poyraz, Deniz'i katleden tetikçi faşist Onur Gencer hakkında görülen davada mahkeme heyetinin tutumunu eleştirerek "Mahkemeye gittiğimizde bize şiddet uygulandı ve gazlı su atıldı. Hakim ve katil birlikte gittiler. Mahkemeye ne avukat ne de biz gidebildik. Bunu protesto ediyoruz. Kürtler üzerindeki bütün baskılara artık son verin" dedi. Poyraz, infazı yakılan ve hasta tutsaklar için adalet talebinde bulundu.
'SONUNA KADAR SAVUNACAĞIZ'
HDP Karşıyaka İlçe Eşbaşkanı Menfi Yılmaz ise hapishanelerde sistematik işkence uygulandığını vurgulayarak, bu uygulamaların topluma da yansıdığını söyledi. Deniz Poyraz'ın hükümetin politikaları sonucu katledildiğini dile getiren Yılmaz, "Bu politikalar verilen mücadeleyle iflas etmekte. Deniz arkadaşımızın katilleri hala elini kolunu sallayarak ortada dolaşıyor, mahkemeye izlemeye giden vekiller ise gazla karşılaşıyor. Güya sıfır işkence. Türkiye'de ne hukuk ne adalet var. Dünya farklı bir şey, Türkiye farklı bir şey söylüyor. Anneler çocuklarını istiyor, adalet istiyor. İnsani haklarımızı sonuna kadar savunacağız" dedi.
'İNSANLARIN CEZAEVLERİNDE DE HAKLARI VAR'
Tekirdağ Hapishanesinde tutsak oğlu Ahmet Sürme'nin 6 yıldır yerinin değiştirilmediğini, sosyal etkinliklere çıkarılmadığını belirten Fatma Sürme, "Çocuklarımıza hakaret ediyorlar. Cezaevlerindeki tecrit artıyor. Tek görüşü telefon etmek, o da 10 dakika" dedi. Kırıklar 1 Nolu F Tipi Hapishanesinde bulunan diğer oğlu Bünyamin Sürme'ye ise battaniye verilmediğini kaydeden Sürme, "Kantinde satılmıyor ya da pahalıya satılıyor. Bu adalet midir? Tutsaklarımızın üzerinde zulüm var. Anneyiz yüreğimiz yanıyor. Çocuklarımız hasta, doktora göndermiyorlar, serbest de bırakmıyorlar. Cezaları bitmiş bırakmıyorlar. İnsanların cezaevinde de hakları var" ifadelerini kullandı.
DİYARBAKIR
Diyarbakır'da Adalet Nöbeti, 337. gününde Adli Tıp Kurumu (ATK) önünde devam etti. Eyleme, Tutuklu ve Hükümlü Ailelerle Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (TUHAYDER), Medeniyetler Beşiğinde Yakınlarını Kaybeden Ailelerle Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (MEBYA-DER), Demokratik Bölgeler Partisi (DBP), Halkların Demokratik Partisi (HDP) Diyarbakır Bağlar İlçe Örgütü ile Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) katılım gösterdi.
'TÜRK DEVLETİ TUTSAKLARA DÜŞMAN GÖZÜYLE BAKIYOR'
Ağır hasta tutsak Abdülselam Güler'in kardeşi İnci Güler, aylardır Adalet Nöbetini sürdürdüklerini belirterek, "Bizi kimse duymuyor" sözleriyle tepki gösterdi. Güler, tepkisini şöyle dile getirdi: "Türk Devleti kurumlarının önüne bir bir gidiyoruz ve sesimizi duyurmaya çalışıyoruz. Ama kimse duymuyor. Türk devleti, hasta tutuklulara düşman gözüyle bakıyor. Bizler de diyoruz ki, eğer siz düşman gözüyle bakarsanız, sizin hukuk ve adaletiniz de düşmanca olur."
'TUTUKLULAR ZİNDANDA DİRENİRKEN BİZ DE DİRENİŞİ ALANLARDA BÜYÜTECEĞİZ'
Güler, kapısına gittikleri tüm siyasi partilerin adres olarak iktidar partisini gösterdiğini, bu anlamda kendilerine destek vermediklerine de vurgu yaparak, "Meclis hasta tutukluları gündemine almıyor. Her cezaevinde hasta tutuklulara işkence uygulanıyor. Tutuklularımız zindanlarda direnişlerini büyütürken bizler de alanlarda büyüteceğiz. Buradan bir kez daha bîjî berxwedana zindana diyoruz" dedi.
Eylem, "Hak hukuk adalet", "Bîjî berxwedana zindana", "Siyasi tutsaklara özgürlük" sloganları ve alkışlarla son buldu.