24 Eylül 2024 Salı

Uğur Tekstil işçilerinden DİSK Tekstil'e: İhanetinizin belgeleri elimizde

DİSK Tekstil üyesi olan Uğur Tekstil işçilerini direniş sırasında yüzüstü bırakarak patronla işbirliği yapmıştı. İşçilerin patrona karşı açtığı davada sendika başkan vekili Mehmet Ali Başak patronun tanığı olarak işçilere hakkında yalan beyanda bulundu, Disk Tekstil Başkanı Kazım Doğan ise üyeliklerle ilgili yalan bilgilerle patronu haklı çıkarmaya işçilerin direnişini de kriminalize etmeye çalıştı. Öte yadan Başak, işçilerin patrona geri adım attıran mücadelesini sendikasının mücadelesi gibi gösteren bir açıklama yaptı. DİSK Tekstil'e eylemle yanıt veren işçiler, "İhanetinizin belgeleri elimizde" dedi. 

Urfa'da Uğur Tekstil'te patronla işbirliği yaparak işçilerin işten atılmasına sessiz kalan DİSK/Tekstil Başkan Vekili M.Ali Başak, jandarma zoruyla işten atılan 97 işçinin patrona karşı açtığı davada patronun şahidi olarak tanık listesinde yer alarak bir kez daha ihanet etti. 

Uğur Tekstil işçileri işten çıkarıldıkları 18 Kasım tarihinden önce fabrikada 160 üyeye ulaşarak sendikal çoğunluğu sağladı ve Çalışma Bakanlığı'ndan yetki belgesi aldı. İşçiler 18 Kasım 2021'de sendikalı oldukları için patron tarafından jandarma zoruyla darp edilerek fabrikadan çıkarıldı. 97 işçi eyleme geçerek hakları için mücadele etti. 

SENDİKA BAŞKANI PATRONLA İŞBİRLİĞİ YAPTI
Ancak işçiler bu süreçte üyesi oldukları DİSK Tekstil tarafından yalnız bırakıldı, yetmedi sendikanın genel başkanı Kazım Doğan da patronla işbirliği yaparak ihanet etti. 

İŞÇİLER TEHDİT EDİLDİ
DİSK Tekstil Genel Başkanı Doğan ve vekili Başak, işçilerin direnişini kırmak için birebir telefonla aradı, patrona karşı açılan davadan çekilmesi için "telkin" etti, Küresel Sendika temsilcisi Kuvvet Lordoğlu'nu patronla birlikte hedef haline getirdi.

İŞÇİLERİN DİRENİŞİ PATRONA GERİ ADIM ATTIRDI
İşçiler destek aldıkları DİSK Tekstil eski bölge temsilcisi Mehmet Türkmen'le direnişi sürdürdü. İşçilerin kararlı mücadelesi sonucu Küresel Sendika ve Zara markasının da müdahil olmasıyla patron geri adım atmak zorunda kaldı. 

BAŞKAN VEKİLİ PATRONUN ŞAHİDİ OLDU, SENDİKA YALAN BİLGİ VERDİ
Öte yandan işçiler patrona karşı dava açtı. Bu davada DİSK Tekstil başkan vekili Mehmet Ali Başak işçilere karşı, patronun yalan şahitliğini yaptı. Genel Başkan Kazım Doğan ve sendikanın genel merkezi de patronun isteğiyle işçileri haksız çıkaracak yalan bilgiler verdi mahkemeye. Resmi kayıtlarla ve Çalışma Bakanlığı'nın belgesiyle kesinleşmiş olduğu halde, Doğan ve Başak, işçilerin atıldığı 18 Kasım öncesi iş yerinde üye sayısının 53 olduğunu, işten çıkarmalardan sonra üye sayısının 70'e çıktığı yönünde yalan bilgi verdi. 

Mahkemeye verilen bu bilgilerle, fabrikada herhangi bir hukuksuzluk yaşanmadığı, hiçbir işçinin sendikal faaliyeti nedeniyle işten atılmadığı algısı yaratılmak istendi. 

Öte yandan sendika ısrarla mahkemenin işçilerin sendikal bilgilerinin olduğu belgeyi de "pul" ve "ulaşım" gideri bahanesiyle göndermedi. 

İŞÇİLERİN MÜCADELESİNİ KENDİ BAŞARISI GİBİ GÖSTERDİ
Kendi üyesi işçilere ihanet eden DİSK Tekstil'in patronla iş birliği içinde mahkemeyi yanıltmaya yönelik hareket etmesinin yanında DİSK Tekstil başkan vekili Mehmet Ali Başak, Uğur Tekstil işçilerinin direnişine ilişkin yaptığı bir açıklamada, "Fabrikanın tekrar açılıp, işçilerin geri alınması bizim girişimlerimiz sayesinde oldu" iddiasıyla işçilerinin mücadelesini kendi başarısı gibi gösterdi. 

Uğur Tekstil işçileri, Başak'ın yaptığı açıklama sonrası DİSK Tekstil'e yaptıkları eylemle yanıt verdi. Patronun bir  kez daha kendilerini kandırdığını ve oyaladığını belirten işçiler önümüzdeki günlerde tekrar fabrika önünde eyleme geçeceklerini duyurdu. 

'BİZİ İŞE ALDIRMAMAK İÇİN UĞRAŞTINIZ'
İşçiler adına konuşan Erdal Ayata patronla işbirliği içinde olan DİSK Tekstil'i de uyardı, "İşçileri arabulucuya götürerek patronun elinize verdiği belgeleri ve orada yazılı olan utanç verici maddeleri imzalatmaya çalıştınız. Bununla da yetinmediniz, bizim işe geri dönmemiz için uğraşan, bize destek olan Küresel Sendika temsilcisi sayın Kuvvet Lordoğlu'nu patronla birlikte hedef haline getirdiniz. Kazım Doğan bizzat telefonda işçilere Kuvvet beyle ilgili karalayıcı ifadelerde bulundunuz. Bununla da yetinmediniz, Küresel Sendika, ta İspanya'daki sendikacılar ve Zara markası dahi bizim işe geri alınmamız için çaba sarf ederken, bizim üyesi olduğumuz sendikanın genel başkanı ve genel merkez yöneticileri olarak sizler patronla birlikte markaya bizi suçlu göstermek ve işe aldırmamak için uğraştınız" dedi. 

'BİZİMLE DAYANIŞANLARI HEDEF ALDILAR'
Kazım Doğan ve Mehmet Ali Başak'ın mahkemede yaptığı ihaneti hatırlatan Ayata, "Sırf işçinin hakkını savunduğu için, sırf işçiden habersiz patronla görüşme ve anlaşma yapılmasına karşı çıktığı için, sırf patron istemiyor diye  kendi bölge temsilcilerini görevden alabiliyorlar" vurgusu yaptı.

Mehmet Ali Başak'ın davasını geri çeken bir işçinin evine haciz göndermekle kendilerini suçladığını söyleyen Ayata, "Bu işçi arkadaşımıza ulaşıldı, bana anlattıklarını aynen olduğu gibi aktarmak istiyorum. Fabrikaya döndüğümde sendika başkan vekili ve işveren yönetimi tarafından davamın geri çekilmesi istendi, bundan dolayı oluşabilecek mahkeme masraflarının tamamının işveren tarafından karşılanacağı söylenmiştir ve bu verilen söz tutulmayıp işçi arkadaşımız mağdur edilmiştir ve bu mağduriyeti sanki biz veya vekalet verdiği avukat yapmış gibi göstererek bir kez daha yalanlarına yalan eklemişlerdir. Ayrıca mağdur olan işçi ile görüşmenin devamında işçi arkadaşımız mağduriyetinin fabrika tarafından karşılanması konusunda ki ısrarına istinaden buradan işçi arkadaşımıza davasını geri çektiren (mahkeme masrafını biz karşılarız' diyenlerin bu mağduriyeti gidermesini talep ediyoruz, şimdi sormak istiyoruz, madem işçiyi işverene karşı açtığı, haklı olduğu ve mutlaka kazanacağı davadan vazgeçirdiniz, madem patron adına işçiyi ikna ettiniz, neden işçinin mahkeme ve arabulucu masraflarını karşılamadınız. Neden patron karşılamadı. Davayı çekmesini isteyen, vazgeçiren sizsiniz. Bir de utanmadan böyle bir açıklama yapacağınıza karşılasaydınız o zaman bu işçi arkadaşımızın masrafını."

'BELGELERLE İŞBİRLİĞİNİZİ KANITLARIZ'
Öte yandan DİSK Tekstil'in yanlarında olan Mehmet Türkmen'i hedef haline getirdiklerini belirten Ayata, Türkmen'in kendileri için mücadele ettiğinin altını çizdi. Ayata, şöyle devam etti: "Öyle anlaşılıyor ki bu hamur daha çok su taşıyacak, bahsi geçen sendika yetkililerinin bizleri suçlayacak bütün ithamlarına karşı belgeleri ile cevap vermeye hazır olduğumuzu bütün ülkeye haykırıyoruz ve iddia ediyoruz en başından bugüne kadar söylediğimiz bütün iddiaları belgeleri ile kanıtlamaya hazırız ve hodri meydan diyoruz, yüreğiniz varsa ortaya koyun. Bu basın açıklamasında DİSK Tekstil sendikası yetkileri için iddia ettiğimiz her şeyin belgesini paylaşıyoruz, bu yöneticilerin ne kadar namuslu, onurlu, haysiyetli olduğunu bütün ülke bilsin ve ülkedeki bütün işçiler tanısın."

Eylem, "Yaşasın onurlu mücadelemiz", "İş, ekmek, özgürlük", "İşçilerin birliği sermayeyi yenecek" sloganıyla sona erdi.