Yüksekdağ: Buradayız, yok olmadık, hesabını soracağız
Kobanê kumpas davasında söz alan HDP önceki dönem Eş Genel Başkanlarından Figen Yüksekdağ, siyasi iktidarın suçlarını gizlemek için demokratik siyasete darbe yaptığını vurguladı. Tutsaklıklarının yedinci yılına girdiklerini hatırlatan Yüksekdağ, "Buradayız, yok olmadığımız gibi bunun hesabını soracağız, daha fazla büyüyeceğiz. 6 yıl boyunca cezaevinde yaşadığım iç huzuru sizin diken üstünde durmanızla değişmem" dedi.
HDP'nin önceki dönem Eş Genel Başkanları Figen Yüksekdağ ve Selahattin Demirtaş ile MYK üyelerinin bulunduğu 108 HDP'linin yargılandığı Kobanê davasının bugünkü duruşmasında konuşan Yüksekdağ, 6 yıl önce 4 Kasım günü HDP'ye yapılan darbeyle tutsak edildiklerini hatırlattı, "6 yıl boyunca cezaevinde yaşadığım iç huzuru sizin diken üstünde durmanızla değişmem" dedi.
Yüksekdağ, mevcut hukuksuzlukların, zorbalığın sona ermesi için mücadele ettiklerini söyledi. "Çok köklü bir gelenekten gelen mücadeleyi sürdüreceğiz. Bu yol mahkeme salonlarından da gelip geçiyor. Geriye sizin bu zamana kadar uyguladığınız hukuksuzluklar kalacak, Kobanê davasında uygulanan zulüm kalacak" diyen Yüksekdağ, "4 Kasım darbesinde bu görüntüleri yeniden görmek istemezdik. Ama yaşadıklarımız hiç de geçmişte kalmış şeyler değil. Evlerimizin kapıları kırılarak, seçilmişlere kelepçe takılarak nasıl rehin alındıysak bugün mahkeme salonlarında da aynı şeye maruz kaldık. SEGBİS odalarında bize bu manzarayı izletenler yine 4 Kasım darbesi ile karşı karşıya kalıyoruz" dedi.
'15 TEMMUZ'UN SİYASİ AYAĞI SARAY'IN YAMACINDA'
15 Temmuz'da yaşanan darbeyi hatırlatan Yüksekdağ, "Bu darbenin siyasi ayağını bulamadınız mı diye soruyorlar. Bu darbenin siyasi ayağı yok, okyanusun ötesinden gelmişler, komplike bir darbe teşebbüsünde bulunmuşlar. Yıllardır halka bunu yutturmaya çalışıyorlar. Bu darbeyi ele geçirdiklerini gizlemeye çalışıyorlar, bu memlekette hükümeti devirmeyi teşebbüs eden bir isim yok. Bürokraside, siyasette yer alan kimler var cezaevinde? Kimse yok çünkü her biri Saray'ın yamacında. 15 Temmuz darbesi yaşandığında, bir siyasi isim, 'bir hareketlenme var' diyordu. Bu ikna olayı sadece darbecilerle ilgili değil, önceden her şey yapılmış, planlar kurulmuş. Kimisiyle beraber çalışmaya devam etmişler, suçlu ilan edilecek bir kesimi de ayırmışlar. Bu darbecinin suçluları 7 yıldır hesap vermiyor. Darbe sürecinde AKP-MHP bir anlaşma yaptı, ondan sonraki süreçte asıl darbecileri, anayasayı ortadan kaldırmak isteyenleri hiçbiri mahkeme soruşturmadı. Konuşanın üstüne saldırdılar, cezaevine attılar" diye konuştu.
'6 YILDIR YAŞADIĞIM İÇ HUZURU SİZİN DİKEN ÜZERİNDE DURMANIZA DEĞİŞMEM'
Siyasi iktidarın suçlarını gizlemek için demokratik siyasete darbe yaptığını vurgulayan Yüksekdağ, Meclis'te konuşan, korkmayan tek partinin HDP olduğunu söyleyerek şunları kaydetti: "7'nci yıl oldu tutukluyuz, halen tutuklu yargılanıyoruz. O ceza kararları veren mahkemeler hesap verecek, bugün değilse yarın. Buradayız, yok olmadığımız gibi bunun hesabını soracağız, daha fazla büyüyeceğiz. Bu iktidar kendisini çok kudretli sanıyor, hikmetlerinden sual olunmaz sanıyorlar ama tarih karşısında 'zırnık' bile değiller. Aradan 6 yıl geçti, bize zulüm ettiniz, elinize ne geçti? 6 yıl boyunca cezaevinde yaşadığım iç huzuru sizin diken üstünde durmanızla değişmem. Boğazına kadar bataklığa batmış ama dik durmak zorunda bu siyasi iktidarın duruşu da budur. Güya dik duruyorlar ama boğazlarına kadar bataklığa batmışlar dik durmazlarsa batacaklar o yüzden."
'BİZLERİ SALDIRILARIN HEDEFİ HALİNE GETİRİYORSUNUZ'
Avukatlara yönelik saldırılara da tepki gösteren Yüksekdağ, "Bunların her birisi HDP'ye dönük saldırıların devamıdır. Bunların her birisi 4 Kasım darbesinin kanıtıdır. Bunları da sizin ellerinizle gerçekleştiriyorlar. Avukatlarımızın güvenli çalışması noktasında karar verin. Deniz Poyraz'ı katleden cani, HDP'ye laf etti. O cani bunun nedenini de açıkladı. HDP'nin kapatma davasında yer alıyor dedi. Denizimizi katleden o cani HDP kapatma davası iddianamesi ile cezadan muaf tutulmak istendiğini talep etti. Bunun karşısında mahkeme avukatlarımızı dışarıya çıkarttı, gaz sıktı. Oturduğunuz yere bakın, HDP kapatma davası iddianamesi Meclis'in üçüncü partisini saldırı hedefi haline getiriliyor. Bizim başımıza gelecek bir şeyden sizler sorumlusunuz" diye konuştu.
TUNCEL: 4 KASIM DARBESİ MAHKEMELER ELİYLE DEVAM ETTİRİLİYOR
Duruşmada söz alan Sebahat Tuncel, 4 Kasım darbesine karşı yapılan eylemde tutuklandığını hatırlattı, "Dayanışmadan gözaltına alınarak 'dayanışmadan' tutuklandım" dedi. DEP'li vekillerin Meclisten yaka paça gözaltına alınarak tutuklandığını, belediyelerine kayyum atandığını, on binlerce siyasetçinin yargılandığını hatırlatan Tuncel, "Türkiye'de, Kürt siyasetine hukuk eliyle başlatılan bir soykırım operasyonu var. 4 Kasım darbesi sizin aracılığınızla devam ettiriliyor" diye konuştu.
Kürtlerin Erdoğan bakımından engel olduğunu için tasfiye operasyonları düzenlendiğini belirten Tuncel, dünyada hukuk alanında, en çok tutuklu olan ülkelerde Türkiye'nin ilk 10'da yer aldığını hatırlattı.
Kimyasal silah saldırılarına da değinen Tuncel, "Amasra'da 41 işçi önlemler alınmadığı için katledildi. İnsanlar her gün öldürülüyor. Şebnem Korur Fincancı tutuklandı, kimyasal silah kullanmış olabilir, araştırılsın dediği için. Amaç, TTB'ye kayyum atamak, kendine güvenen bir ülke bağırıp çağırmaz. Aç kardeşim envanterini. Çok bağırılıyorsa orada bir sorun vardır. Hulusi Akar, madem bu kadar eminsin aç envanterini kimyasal silah var mı yok mu? Türkiye kamuoyu bilsin. Bu yapılmadığı için linç kültürüne dönüşüyor. Kimyasal silah kullanmak savaş suçudur. İktidar ortakları bu ülkenin vatanseveri diğerleri 'terörist' öyle mi? Buradan hukuk çıkmaz buradan çete düzeni çıkar" dedi.
Nagihan Akarsel'in katledilmesi ve Kürt gazetecilerin tutsak edilmesine de değinen Tuncel şunları söyledi: "Devlet HDP'ye karşı bunun başka adı var mı? Miting yapmışım, panel yapmışım, savcı bey ne yapayım peki? Görevimdir tabi yapacağım. Savcı bey Mesut Bağcık'ın savunmasına, 'savunmasını dikkate almayın' demiş. Madem savunmamız dikkate alınmıyor bizden neden savunma alıyorsunuz? Savunmamızın hangi çerçevede olduğunu siz belirleyeceksiniz biz neden savunma yapalım? Gelin bizim yerimize savunmada yapın, bir kez daha söylüyorum; savunmamızın içeriğine müdahale edemezsiniz, biz sizin uygulamalarınıza tahammül gösteriyoruz. Ret etmemize rağmen yine buradasınız. Sizin baskılarınıza rağmen Kürtler ilerliyor. HDP seçim döneminde karar verecek bir parti. Biz 6 yıldır cezaevindeyiz, mücadeleyi bırakmadık, bedenlerimizi hapsedebilirsiniz ama mücadelemizi asla. Milyonları hapsedemezsiniz. Bunlar hiçbiri başarıya gidemeyecek ama bunlardan acil vazgeçilmesi gerekiyor."