24 Eylül 2024 Salı

'DİSK'in işçilere işkence emrini verenlerle aynı masada oturması kabul edilemez'

DİSK yöneticilerinin 1 Mayıs'ı yasaklayanlarla aynı karede poz vermesine tepki gösteren bağımsız sendikalara üye işçiler, DİSK yöneticilerinin Süleyman Soylu ile aynı fotoğrafta yer almasının işçi sınıfına saldırının meşrulaştırılması anlamına geldiğini. hakların uzlaşarak değil, savaşılarak kazanılacağını belirtti.

Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), işçi sınıfının birlik, mücadele ve dayanışma günü olan 1 Mayıs öncesi, işçi direnişlerine ve eylemlerine saldıran, 1 Mayıs'ı yasaklayanlarla aynı masada oturdu.

Afet Eğitim İşbirliği Protokolünü imzalamak adına İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile protokol imza törenine katılan DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, DİSK Genel Sekreteri ve Birleşik Metal-İş Sendikası Genel Başkanı Adnan Serdaroğlu, DİSK Genel Başkan Yardımcısı ve Genel-İş Sendikası Genel Başkanı Remzi Çalışkan, DİSK Yönetim Kurulu üyesi ve Gıda-İş Sendikası Genel Başkanı Seyit Aslan'a eleştiriler sürüyor.

DİSK'e bağlı sendikaların yanı sıra bağımsız sendikalarda DİSK yönetimi ile İçişleri Bakanı Soylu'nun aynı masada oturmalarına tepki gösterdi.

'BU FOTOĞRAF İŞÇİ SINIFINA SALDIRILARI MEŞRULAŞTIRIR'
ETHA'ya konuşan DGD-SEN Örgütlenme Uzmanı Neslihan Açar, direnişlerin yükseldiği ve yasaklarla kontrol edilemediği bir süreçte DİSK yönetiminin İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile görüşmesine tepki gösterdi. 1 Mayıs öncesi yaşanan görüşmenin, işçi sınıfını, direnenleri ve sosyalistleri kriminalize etmek ve saldırıları meşru göstermek amacı taşıdığına işaret eden Açar, şunları söyledi: "İşçilere yalnızsınız, kimsesizsiniz biz uzlaştık kafanızı kaldırmayın demektir ve bunu da Süleyman Soylu ile deklare etmektedir. İşçi sınıfı, patron, sendika, devlet eliyle örülen bu ablukayı 1 Mayıs'ta delmelidir. 1 Mayıs ne karantinaya, ne balkona, ne de sosyal medyaya sığar."

PTT-SEN Genel Başkanı Halit Büyük ise, işçilerin oy verdikleri partilerle görüşmeler gerçekleştirebileceğini söyledi. Ancak bu görüşmelerin mücadelenin zorunlu kıldığı durumlarda iktidar temsilcilerine taleplerini anlatma, çözüme zorlama çabaları ekseninde olması gerektiğini kaydeden Büyük, "Bunun dışında sendikaların, politik ilişkiler yürütmeleri, protokoller içinde olmaları doğru bir tutum olarak görülemez" değerlendirmesinde bulundu.

'HAKLAR UZLAŞARAK DEĞİL SAVAŞARAK KAZANILIR'
Kod-29 ile Sinbo fabrikasında işten atılan TOMİS üyesi Dilbent Türker de direnişçi işçilerin hem patronlarla hem iktidar tarafından çıkarılan haksız hukuksuz yasalara karşı mücadele ettiğini söyledi. DİSK'in bağımsız sendikaların örgütlediği direnişleri görmemesini eleştiren Türker, DİSK, KESK, TMMOB ve TTB'nin 1 Mayıs programının da 1 Mayıs'ın içini boşalttığını ifade etti.

Türker, "Bu süreçte hak gasplarını hayata geçiren ve işçi emekçilerin büyüyen sorunlarına gözünü kulağını kapatan bakanlıklar ortada. Haklarını arayan işçilere dönük İçişleri Bakanlığınca yasak kararları ile organize edilen saldırılar sürüyor. 1 Mayıs yasağını delen işçi emekçilere şiddet uygulatan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile aynı masada oturan DİSK yönetimi DİSK'in mücadeleci tarihine yakışmayan bir adım attı" dedi. Türker, "Sendika bürokratlarının aidat sendikacılığı yaptığı bir kez daha gözle görülür oldu. Bizler bu bürokrat takımına hatırlatalım 1 Mayıslar salonlarda değil mücadele alanlarında kazanıldı. Bir takım haklar uzlaşarak değil savaşarak kazanıldı" diye konuştu.

'DİSK DİRENİŞÇİ İŞÇİLERE İŞKENCE YAPANLARLA AYNI MASAYA OTURDU'
Dev Tekstil üyesi SML Etiket işçisi Seçil Arı ise "İktidar tarafından çıkarılan genelgelerle 1 Mayıs etkinlikleri, direnişlerimiz yasaklanıyor. Fabrikalarda alınmayan önlemler yüzünde bugün işçi ve emekçiler ölümle burun buruna çalışıyor. Hatta her gün işçi ölümleri haberlerini alıyoruz. İşçi ve emekçilerin birlik, mücadele ve dayanışma günü olan 1 mayıs etkinleri keyfi bir şekilde yasaklanıyor. İşçi ve emekçiler pandemi bahane edilerek süresiz ücretsiz izine çıkarılıyor. İşten atmalar yasak ama binlerce kişi Kod-29 ile işten atılıyor. Bizlerin her ay maaşlarında kesilen işsizlik maaşı patronlara peşkeş çekiliyor. Bu keyfi yasaklara ses çıkartmayan DİSK ve yönetimi İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile protokol imzalama adı altında görüşme yapıyor. Ama biz işçi emekçiler haklarımız için fabrika önünde yaptığımız oturma eylemine saldıran polis tarafından işkenceyle gözaltına alınıyoruz. Buna sessiz kalan DİSK, bize bu işkenceyi uğratanlarla aynı masaya oturabiliyorlar" diye belirtti.

1 Mayıs'ı yasaklayanlar ile aynı masada oturanları tanımadıklarını vurgulayan Arı, 1 Mayıs'ta işçi ve emekçiler ile birlikte alanlarda olacaklarının altını çizdi.