4 Aralık 2024 Çarşamba

Ertin: Fiili meşru mücadeleyle bu müfredatı geri çektirebiliriz

Bilim karşıtı, toplumsal cinsiyet eşitsizliğini temel alan, politik islamcı, gerici “Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli”ne karşı ETHA’nın sorularını yanıtlayan Eğitim Sen İstanbul 7 No’lu Şube Başkanı Eren Ertin, bu müfredata karşı fiili meşru mücadele eksenli eylemlerin önemine işaret etti. Yaz ayının eğitim emekçileri, öğrenciler ve veliler açısından son derece önemli olduğunun altını çizen Ertin, yaz ayı boyunca sokakta olma ve mücadele etme çağrısı yaptı.

AKP-MHP'nin politik islamcı, cinsiyetçi, antibilimsel ideolojisi doğrultusunda hazırlanan, biat eden nesiller yetiştirme amacı güden "Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli"ne eğitim emekçileri ve veliler başta olmak üzere toplumun tüm kesimlerinden tepkiler yükseliyor. Söz konusu müfredata ilişkin Müfredatı Geri Çek Plaftormu kuruldu ve 11 Haziran'da boykot eylemi yapılacak, öğrenciler okula gitmeyecek.

Müfredatı Geri Çek Platformu bileşenlerinden Eğitim Sen'in İstanbul 7 Nolu Şube Başkanı Eren Ertin, "Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli" nedir, neden bu kadar tepki topladı; nasıl mücadele yürütmek gerekir sorularına yanıt verdi. ETHA'ya konuşan Ertin, ancak fiili meşru mücadeleyle müfredatı geri çektirebileceklerinin altını çizdi.

DİNİ EĞİTİM MODELLEMESİ OLARAK KARŞIMIZA ÇIKIYOR

Toplumun tüm kesimlerinin tepkisini yükselttiği "Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli"nin içeriğinden bahsedebilir misiniz? Neden bu kadar tepki topladı?
Eğitim sistemi adı kullanılmayıp "maarif modeli" denilen şey dini eğitime yönlendirme. Değerler eğitimi kapsamı da aynı şekilde. Toplumsal değerlerden değil dini değerlerden bahsediyor. Özel olarak "maarif" denilmesinin nedeni de dini eğitimin temellerinin atılması, dini eğitim modellerinin işlenmesi olarak karşımıza çıkıyor. O yüzden toplumun tüm kesimlerinde tepki ortaya çıkıyor.

MÜFREDAT KADINLARI, ÖTEKİLEŞTİRİLENLERİ KAPSAMIYOR
Yeni müfredatta hiçbir şekilde kadına dair bir şey yok. Aynı zamanda toplumun bütün kesimlerini kapsayan bir şey de yok. Belli kesimleri kapsıyor. Ülkedeki ötekileştirilenlerin isimlerinin ve kültürel değerlerinin hiçbiri görünmüyor. Müfredatın taslağı da böyle. Aynı zamanda öğretmenlere açılmadı -açıldı ama değiştiremiyoruz, karşı duran yorum yaptığımızda, eleştirdiğimizde karşılığı yok- o yüzden tepki topladı. Değiştiremiyorsun, doğrudan işlerliği olacak.

BÖYLE EĞİTİM BÖLGELERİ ÖNCE PİLOT BÖLGELERDE DENENMELİ
Pilot bölgelerde uygulaması yok tüm Türkiye'de uygulanacak. Aslında böyle eğitim modelleri normalde pilot bölgelerde uygulanır, değerlendirilir ve sonra uygulamaya sokulur. Bu yeni müfredatın pilot bölgelerde uygulaması yok, toplumun tüm kesimlerini kapsamıyor.

ÖĞRENCİLER OKULA GİTMEYECEK

Müfredatı Geri Çek Platformu olarak 11 Haziran'da boykot olacak. Bu boykotun içeriği, amacı nedir? Hedefini karşılayabilir mi?
Boykot daha çok öğrencileri kapsıyor. Öğretmenlerin derse girmemesi gibi değil öğrencilerin okula gelmemesi planlanıyor. Platforma baktığımızda muhalif kesim aynı zamanda eğitim dernekleri, veli derneklerini görüyoruz. Sebebi de şu; kendilerini müfredat içinde bulamıyorlar, Aleviler, kadınlar, Kürtler kendini bu müfredatta göremiyor.

BİLİMDEN KOPTUĞUNDA O DERSİ VERMENİZİN ANLAMI KALMIYOR
Bilim dışı bir müfredat. Kendi müfredatıma bakıyorum. Evrim yıllar önce çıkarılmıştı ama şu an bilimsel verilerden tamamen kopukluk söz konusu. Konuları birbirinin bağlamından koparıp ayrı ayrı yerlerde vermesi bile bilimselliğini zedeliyor. Bilimsellik koptuğunda, zedelendiğinde -örneğin biyoloji- bilimsel anlayışa hakim olamıyor, o dersi vermenizin bir anlamı kalmıyor. Ezberden öteye varmıyor. Boykot da tam olarak buna karşı; eğitimin bilimden uzaklaştırılması, gericileştirilmesi ve toplumun tüm kesimlerini kapsamamasına dair.

Toplumun tüm kesimlerinden oluşan platformla boykot sonrası açıklama yapılacak.

TEK YOL FİİLİ MEŞRU MÜCADELE HATTI

Müfredatın tehlikelerinden bahsettiniz. Peki müfredatın geri çekilmesi ve bir daha gündemleştirilmemesi için nasıl bir mücadele yürütmek gerekiyor?
Hukuki kısmı elbette var; dernekler, sendikalar, partiler takip edecektir/ediyorlar da. Ama asıl önemli olan fiili mücadele hattı örmektir. Bu mücadele hattını öremediğimiz müddetçe geri çektirmeyi beceremeyeceğiz. Yaz dönemi hem eğitim emekçileri hem veliler hem de öğrenciler açısından çok önemli. Sokakta olma, imza toplama; bu imzaları eylülde bakanlığa, Milli Eğitim Müdürlüklerine şekilde verme; fiili oturma eylemleri yapma gibi eylemler planlanabilir. Örneğin Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası'nın şu an yaptığı nöbet eylemi gibi Türkiye'nin birçok yerinde nöbetler yapılmalı. Bu müfredatı çektirmenin tek yolu fiili meşru mücadele hattıdır.