'İşçi emekçi' mitinginin 4.'sü ekim ayında: Topyekün direnişi büyütelim

"İşçi emekçi" mitinginin 4.'sünü 20 Ekim'de düzenleyeceklerini duyuran İşçi Emekçi Birliği; "örgütlemeye, fabrikalarda, havzalarda, sokaklarda fiili-meşru mücadele hattını büyütmeye" çağırdı.

İşçi Emekçi Birliği, 20 Ekim Pazar günü Kartal meydanda "işçi emekçi" mitinginin 4.'sünü düzenliyor. Mitinge ilişkin Mecidiyeköy'de bulunan Eğitim Sen 3 Nolu Şubede basın toplantısı düzenlendi. "Düşük ücretlere, hayat pahalılığına, vergi soygununa, savaş politikalarına karşı topyekün direnişi büyütelim" şiarıyla düzenlenen basın toplantısının metnini İpek Bozkurt okudu. 

'İŞÇİ VE EMEKÇİYE AÇLIK, YOKSULLUK DAYATILIYOR'
Sermaye ve hizmetindeki AKP-MHP iktidarının her geçen gün milyonların yaşamı ve çalışma koşullarını ağırlaştıran saldırıları devreye soktuğunu belirten Bozkurt, "Temel tüketim ürünlerine fahiş zamlar yapılırken, işçi ücretleri ise her geçen gün daha aşağı seviyelere çekiliyor. Bir avuç sermayedar servetini katlarken, milyonlarca işçi ve emekçiye açlık, yoksulluk, kölece çalışma ve yaşam koşulları dayatılıyor. Emeğimizi çalarak servetlerini büyütenler, tüm zenginlikleri üreten işçi ve emekçileri makinenin bir parçası gibi görüyorlar. Bunu her gün fabrikalarda, çalışma alanlarımızda günbegün yaşayarak görüyoruz. Onların bu kadar pervazsız ve azgın saldırılarının arkasında bizim güçlü örgütlülüklere sahip olmamamız yatıyor. Onun için krizin faturasını bu kadar hoyratça bizim sırtımıza yüklemeye çalışıyorlar. Onun için rant ve yağma uğruna ekolojik yıkıma her gün yenilerini ekliyorlar. Onun için ücretlerimiz elimize geçmeden bir kısmına vergi adı altında el koyuyorlar, dolaylı vergilerle ise geri kalanını alıyorlar" dedi. 

'İKTİDARLAR SERMAYENİN HİZMETİNDE'
OVP adı altında emeğe dönük saldırıları artıran AKP-MHP iktidarının sermaye çevrelerine teşvikler, rant alanları, vergi afları vb. ile işçi ve emekçilerden aldıklarını peşkeş çektiğini kaydeden Bozkurt, emperyalist kapitalist sistemin yapısal sorunu olan krizlerin faturasını en ağır biçimde emekçilerin sırtına yıktığını söyledi. "Bu saldırıların bir diğer ayağını ise savaş politikaları, militarizm, ırkçılığın körüklenmesi, doğal alanların talanı vb. oluşturuyor. İşçiye emekçiye düşman olan sermayedarlar ve hizmetlerindeki iktidarlar insanlığa kan ve gözyaşından başka hiçbir şey sunmayan düzenlerini ayakta tutmak için halkların üzerine de bombalar yağdırıyorlar" diyen Bozkurt, saymakla bitmeyen sorunların kaynağının kapitalist düzen olduğunu ekledi.

'KAPİTALİST DÜZENİ ORTADAN KALDIRMAYI HEDEFLİYORUZ'
İçinden geçilen dönemin temel sorunlarına karşı bir mücadele hattı oluşturmak, gasp edilmek istenen hakları korumak ve yeni haklar kazanmanın ancak fiili meşru mücadeleyle mümkün olduğunun altını çizen Bozkurt, "Her mücadele talebinin ve kazanımının kendi içinde amaçlaştırılmasının, düzenin aşırılıklarını törpülemek olduğunu biliyoruz. Bizler aşırılıkları törpülemek değil, sömürü, baskı, ekolojik yıkım vb. tüm sorunların kaynağı olan kapitalist düzeni ortadan kaldırmayı hedefliyoruz. Gündelik mücadelenin ve kazanımların bu amaca hizmet etmesinin geleceği kazanmanın önemli adımlarından biri olduğunu biliyoruz. Böylesi bir perspektifle atılacak adımlarla işçi sınıfı ve emekçilerin kurtuluşuna giden yolu büyütebiliriz" dedi. 

'FİİLİ MEŞRU MÜCADELE HATTINI BÜYÜTMEYE ÇAĞIRIYORUZ'
Bozkurt, şöyle devam etti: "İşçi sınıfı ve emekçilerin bilimini esas alan işgal, grev, direnişleri örgütlemek, birleşik mücadele zeminleri oluşturmak sermayenin fütursuz saldırıları karşısında izlenmesi gereken esas yoldur. Gecelerinde aç yatılmayan, gündüzlerinde sömürülmeyen, halkların imha-inkar ve soykırımla karşı karşıya kalmadığı bir ülke-dünya için tek seçenek sosyalizmdir. İnsanlığın ve tüm canlı hayatının kurtuluşu için, baskı ve sömürünün son bulduğu bir ülke ve dünya yaratmak için tüm işçileri, emekçileri, devrimci-ilerici kurumları birleşik mücadeleyi büyütmeye davet ediyoruz. Bu çabanın mütevazi bir adımı olan "işçi emekçi mitingi"ni birlikte örgütlemeye, fabrikalarda, havzalarda, sokaklarda fiili-meşru mücadele hattını büyütmeye çağırıyoruz."