Kaybedilen gazeteci Çetin Abayay için adalet istendi
Gözaltında kaybedilen gazeteci Çetin Abayay için Batman'da buluşan kayıp yakınları ve insan hakları savunucuları, adalet ve hakikat arayışında ısrarcı olacaklarını kaydetti.
İnsan Hakları Derneği (İHD) Batman Şubesi ve kayıp yakınları Gülistan Caddesi'ndeki İnsan Hakları Anıtı önünde bir kez daha "Kayıplar bulunsun, failler yargılansın" şiarıyla buluştu. Kayıpların fotoğraflarının taşındığı eylemin metnini Hüseyin Elçi okudu.
30 Temmuz 1992 tarihinde Batman'da 23 yaşında katledilen gazeteci Çetin Abayay'ın akıbetini sorduklarını söyleyen Elçi, "Çetin ABayay, 1992 yılının Mayıs ayı başlarında Özgür Halk Gazetesi'nin Batman temsilcisi olarak çalışıyordu. Defalarca kez gözaltına alındı, 29 Temmuz günü saat 19.30′da evine giderken saldırıya uğradı. İkisi 18-19 yaşlarında, biri 25 yaşlarında olan 3 saldırgan, daha sonra yanındaki arkadaşına da ateş etmek istedi ama silahları tutukluk yapınca kaçtılar. Kurşunlanarak ağır yaralandı, Batman Devlet Hastanesi'ndeki ilk müdahalenin ardından kaldırıldığı Diyarbakır Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nde 30 Temmuz günü yaşamını yitirdi" dedi.
Elçi, Gülistan Abayay'ın kardeşi Çetin Abayay'ın anlatımlarını şöyle aktardı: !Ağabeyim benden 10 yaş büyüktü, onu bütün Batman severdi. Çok espriliydi ve fedakârdı. Kışın bir seferinde eve yırtık ayakkabılar ve ince bir gömlekle dönmüştü. Ne olduğunu sorunca, kıyafetlerini ve ayakkabılarını ihtiyacı olan birine verdiğini anlatmıştı. Bir seferinde de ağabeyimin bir ay para biriktirip, arkadaşının ailesine bir çuval un aldığını duymuştum.
Çocukluğundan beri politik mücadele içinde yer aldı. Daha lise 2. sınıfta, 16 yaşındayken tutuklandı. Siirt'te jandarmada 6 ay tutuldu. O dönemde ağabeyimin ellerinde olduğunu kabul etmediler ve kimseyle görüştürmediler. Sonra Diyarbakır Cezaevi'ne gönderildi ve 5 ay kaldı. Annem cezaevinde ziyarete gittiğinde ağabeyimi tanıyamamıştı."
Gözaltında kaybetme ve cinayetlerin işlendiği 90'lı yıllardan beri cezasızlık politikasının devam ettiğini, binlerce kayıp ve faili meçhul vakasında açılan sınırlı sayıdaki soruşturma dosyasının zaman aşımıyla mükafatlandırıldığını, faillerin beraat kararlarıyla ödüllendirildiğini ve yeni katliamlara açık kapı bırakılmakta olduğunu söyleyen Elçi, "Karanlıkta kalan binlerce kayıp ve binlerce faili meçhul cinayetleri işleyen failler yargılanmadıkça, bu ülkede toplumsal barışa ulaşmak mümkün olmayacaktır. Biz biliyoruz ki susmak kaybedenleri cesaretlendiren politik bir tercihtir, susmayacağız. Adalet ve hakikat arayışımızda ısrarcı olacağız" dedi.
Eylem açıklamanın ardından bir süre yapılan oturma eylemiyle sona erdi.