4 Aralık 2024 Çarşamba

Perinçek'in biatı da kurtaramadı

Erdoğan, faşizmi yeniden inşa ederken gücü yetmediği yerde yedekleri desteğe çekerken demagoji yapmakta sakınca görmüyor. Güçlendikçe yedeğine aldıklarını kullanılmış mendil gibi bir kenara atıyor. Perinçek'in Erdoğan'a biatı 28 Şubatçıları kurtaramaması gibi TSK'daki ulusalcılar da Perinçekçileri kurtaramayacak.
Erdoğan faşizmi, emrindeki yargıyla 28 Şubatçı generalleri hapse atmak istiyor. Müebbet veya daha az, ama büyük ihtimalle 28 Şubatçılar hapse atılacak.
 
Perinçek, 28 Şubatçıların ve Avrasyacı generallerin en kararlı memurluğuyla tanınır. Türkçü şovenist çizgisine 2014'te Erdoğan-Gülen iktidar dalaşında doğan fırsatı değerlendirerek, Erdoğan'a biatı da ekledi. Erdoğan'dan daha çok Erdoğan faşizminin savunucusu kesildi. 
 
Perinçek, bu yolla Kürt ve devrimci düşmanlığının kan dökücü zaferini sağlamaya çalışmanın yanı sıra, bu sayede Balyoz ve Ergenekon davalarının beraatle sonuçlanmasını sağladı, ama büyük ihtimalle 28 Şubatçıların davasında aynı sonucu sağlayamayacak.
 
Perinçek, 28 Şubatçı emekli generaller, Ergenekoncular, Erdoğan'ın Efrîn işgali/savaşını hararetlice desteklemekle kalmadılar. Özellikle Perinçek, Cerablus işgali döneminde Ergenekoncu saflarda başlayan tereddüdü gidermeye canlabaşla çalıştı. Cerablus işgalinin Kürt statüsünü ezme dışında başka amaç ve rolünün olmadığına dair ikna faaliyeti yürüttü. Tereddütlü olanlara, işgal komutanı Akar'ı eleştirenlere, "Fitneyi bırakalım, TSK'yi ve komutanını sırtından vurmayalım" (Komutanı Arkadan Vurmak, 05.08.15) saldırısıyla, ihanet suçlamasıyla yüklendi. 
 
Şimdi de, her türden psikolojik savaşla Efrîn işgalini destekliyor. Efrîn'de sivillerin katledilmesini gizlemeye çalışarak suça ortak oluyor. JÖH ve PÖH'ün Efrîn savaşına sürülmesine bayram sevinci edasıyla sahip çıkıyor. Cizre-Sur bodrum vahşetini gerçekleştirirken yaptıkları zulme gönderme yaparak "teröristleri hendeklere gömen kahramanlar" manşetleri attırıyor.
 
Ulusalcı şovenist safları Erdoğan faşizmine biatta ikna için kullandığı paradigma ise, "Erdoğan bizim çizgimize geldi", "Erdoğan Kemalistlere teslim oldu" fikridir. Bu fikrin ulusalcı saflardan öteye taşan alıcı kitlesi de oldu. 
 
Perinçek, 28 Şubatçıların cezalandırılmasını önlemede Erdoğan'ı iknaya çalışırken, bu fikrin versiyonu olan faşizmi bağımsızcılık, işgalci ve ilhakçı kirli savaşı vatan savaşı gösteren demagoji doğrultusunda argümanları kullanıyor.
 
Erdoğan, Türk burjuvazisinin krizi koşullarında kitle desteği sayesinde öne çıkan burjuva partinin lideri olarak, faşizmi yeniden inşa ederek krize "çözüm" sunuyor ve kendisini de biat edilecek diktatör olarak burjuva ve devletçi saflara dayatıyor. Orijinindeki politik İslamcılığı öne geçirerek kullanırken, KÖH'ye ve devrimci demokratik güçlere karşı soykırımcı ve tasfiyeci saldırısının zaferi için Kürt düşmanlığı çizgisindeki bütün güçleri etrafına toplamak için Türkçülüğü de kullanıyor. "Milli ve yerli güçler" sloganını bu amaçla kullanıyor, Kemalizmin egemenliğine son verip ruhuna fatiha okuduğu halde, 2017 10 Kasım'ında Saray'da "Atatürk'ü anma toplantısı" düzenliyor, "söylemi Marksist marjinal çevrelerin tekeline mi bırakacağız" sözüyle pragmatik kıvraklık gösteriyor. Kısaca Türkçülüğü kullanarak ve Kürt ve devrimci düşmanlığıyla Kemalistleri, ulusalcıları yedekliyor. 
 
Perinçek, Erdoğan faşizmine ulusalcıları ve Türkçülüğü yedeklemenin gönüllü misyonerliğini yaptıktan sonra, bunu devam ettirmede yara almamak için, ulusalcıları ikna etmede yine "Erdoğan bizim çizgimize geldi" argümanı gibi "28 Şubat bugünkü iktidarın çizgisi olarak devam ediyor" hayalini ileri sürüyor. Erdoğan'ı kindarlıktan vazgeçmeye ikna etmek için "28 Şubat süreci, ...FETÖ-Çiller ittifakını hedef almış"tı AKP'yi değil, hilesini kullanıyor. Biat ettiği Erdoğan'ı ikna için, "savaşlar, iç cephede karışıklıklar yaratarak kazanılmaz. Bugün iç cepheyi birleştirmek, devlet adamının en yüksek ilkesidir." (Afrin savaşı ve 28 Şubat, 13.02.18). Erdoğan'dan intikamcılıktan vazgeçmesini dileniyor. "Altın dönemini yaşıyor" diyerek övdüğü yargıya "vatan savaşına çelme takan bir yargı olmaz"(agy) siteminde bulunuyor. 
 
Oysa Erdoğan'ın yaptığı faşizmin karekterine uygundur.
 
Erdoğan, faşizmi yeniden inşa ederken gücü yetmediği yerde yedekleri desteğe çekerken demagoji yapmakta sakınca görmüyor. Güçlendikçe yedeğine aldıklarını kullanılmış mendil gibi bir kenara atıyor. Hatta Gülenciler'e ve Taraf yazarlarına yaptığı gibi, hapse de atıyor.
 
28 Şubatçıları da hapsederek intikam almaktan geri durmayacak. Dahası yarın Erdoğan'dan daha çok Erdoğancı Perinçek güruhunu da hapsetmekten geri durmayacak. 
 
Kürt ve devrimci düşmanlığı nedeniyle omuz vererek kutsadıkları Erdoğan'ın ulusalcılara yönelik bu saldırısından onları TSK'daki ulusalcılar da kurtaramayacak. Çünkü Efrîn işgali/savaşı aynı zamanda Erdoğan'ın dağılmış orduyu Rabia ve Bozkurt işaretleri öncülüğünde kendi etrafında birleştirme savaşıdır. Bu sürdükçe ulusalcıların TSK'daki etkisi de sıfıra doğru gidecektir. 
 
Perinçek'in Erdoğan'a biatı 28 Şubatçıları kurtaramaması gibi TSK'daki ulusalcılar da Perinçekçileri kurtaramayacak! Perinçek ulusalcıları uğrattığı hayal kırıklığından kurtarmak için "yarının Türkiye'sinde AKP diye bir parti olmayacak" palavrasını sıkıyor. Ama bu palavra da ne Perinçek'i, ne 28 Şubatçıları, ne de ulusalcıları kurtaracak!