Sarıgazi'de Gezi direnişinde ölümsüzleşenler anıldı
Sarıgazi Devrimci Güçleri, Gezi'nin yedinci yıldönümünde Sarıgazi Demokrasi Caddesi'nde basın açıklaması gerçekleştirdi.
Sarıgazi Devrimci Güçleri, Gezi direnişinin yedinci yılında Sarıgazi Demokrasi Caddesi'nde basın açıklaması yaptı.
Basın açıklaması Gezi'de yaşamını yitirilenler anısına saygı duruşuyla başladı. Ardından yapılan basın açıklamasında, "Tam 7 yıl önce Gezi Parkı Taksim meydanında başta yaşam alanlarımızı ve yaşamımızı korumak üzere amansız bir mücadele başladı. Baskı ve gerici politikalarına karşı milyonlarca insanın bir araya geldiği, yaşamı savunan ve iktidarın kabusuna dönen bir direniş başladı" denildi.
Haziran isyanına giden süreçte AKP iktidarının artan baskıcı politikalarına dikkat çekilen açıklama "En basit toplanma ve gösteri özgürlüğünü polis şiddetiyle bastırmak istedi. Adım adım tek atam rejimi politikalarını hayata geçirmeye çalıştı. Yaydığı gericilikle kadın haklarından, çocuk haklarına saldırdı. Doğayı yandaşlarına rant alanı açmak için katletmekte sorun görmedi. Böylesi bir atmosferde Gezi direnişi milyonlara yayılarak başladı. Günlere yayılan direniş bugün hala AKP iktidarının kabusu oldu. Olmaya da devam ediyor" diye kaydedildi.
Açıklamada, Gezi direnişinde yaşamını yitirenler ise şu sözlerle anıldı:
"Direnişin milyonlara yayılmasıyla kolluğun şiddetini, gerici-faşitleri de harekete geçirdi. Ankara'da bana ağıtlar yakmayın diyerek mücadele ateşini büyüten ve polis kurşunu ile katledilen Ethem'i, hayallerini satmayan Abdullah'ı, Ümraniye'de direnişi güçlendirmek için katledilen Mehmet'i, halkların kardeşlik köprüsünü kurarken güneşe uğurladığımız Medeni'yi, Eskişehir'de atılan son tekmeyi unutamayacağımız Ali İsmail'i, ekmek almaya çıktığında 13 yaşında olup 14'ünde eriyen, göğü kucaklayan Berkin'i, doğanın talanına, ranta geçir vermeyen Ahmet'i unutmadık, unutmayacağız."
Ülkenin içinde bulunduğu siyasi iklime de değinilen açıklamada "Tek adam ve saray rejimi Kürt halkı üzerindeki ırkçı saldırılarına kayyumlarla devam ediyor. Bu salgın sürecinde bile yağma, talana başta Kanal İstanbul projesi olmak üzere devam ediyorlar. Şimdilerde polis şiddetine bir de silah kullanma yetkisi verdikleri bekçi terörü eklendi. Sokağa çıkma kısıtlamasının olduğu dönemde peş peşe yaşanan kolluk şiddeti ibretlik tabloyu gösterdi" ifadeleri kullanıldı.