Av. Dikmen: Tasarı LGBTİ+'ların varoluşunun krimilanize edilmesi demek

"Türk Ceza Kanunu'nda ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun Teklifi Taslağı"nın LGBTİ+'ların varoluşunun kriminalize edilmesi anlamına geldiğini söyleyen Kaos GL Hukuk Koordinatörü avukat Dikmen, biyolojik cinsiyet atfı ile bütün LGBTİ+'ların hedeflendiğini belirtti. Dikmen, "Cinsiyet kimliğini kendisi açısından performe eden interseksleri ve tabii ki transları cezalandıracak" diye tarifledi. Dikmen, ayrıca bu konuda hak savunuculuğu yapan derneklerin de "biyolojik cinsiyete aykırı tutumu teşvik eden" diye adlandırılarak, "organize bir suç eylemi yapar" şeklinde nitelendirileceğini kaydetti.
AKP-MHP iktidarının LGBTİ+'lara yönelik nefret politikaları sürüyor. Son olarak hazırlanan "Türk Ceza Kanunu'nda ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun Teklifi Taslağı" kamuoyunda büyük tepki topladı. Tasarı metninde Ceza Kanunu'na "biyolojik cinsiyet" ifadesinin eklenmesi, LGBTİ+'ların kamusal alanda cezalandırılmasını teşvik etmesi ve cinsiyet uyum sürecine ilişkin yasal süreçlerin zorlaştırılmasının önünü açan maddeler yer alıyor.
'TASARI, LGBTİ+'LARIN VAROLUŞUNUN KRİMİNALİZE EDİLMESİ DEMEK'
Kaos GL Hukuk Koordinatörü avukat Kerem Dikmen ile konuştuk. Tasarıyı ETHA'ya değerlendiren Dikmen, 2025 yılının "aile yılı" ilan edildiğini hatırlattı. Senelerdir LGBTİ+ karşıtlığının yasal çerçevesinin çizildiği, politik alt yapısının hazırlandığı bir sürecin yaşandığını söylediklerini hatırlatan Dikmen, "Bu tasarı net bir şekilde LGBTİ+'ların varoluşunun kriminalize edilmesi anlamına geliyor" vurgusu yaptı.
'LGBTİ+ VAROLUŞU SUÇ HALİNE GETİRİLİYOR'
Türkiye'de LGBTİ+ varoluşunun bir suç olarak düzenlenmediğini ancak LGBTİ+'lar açısından da elverişsiz bir koşula sahip olduğunu dile getiren Dikmen, artık seviyenin artırılarak LGBTİ+ varoluşunun suç haline getirileceğini ekledi.
'TRANSLARININ CİNSİYETİNİN HUKUKEN TANINMASI ZORLAŞTIRILACAK'
LGBTİ+'lara dönük suç eylemlerinde faillerin cezasızlığının, nefret suçlarının yaygınlaşmasının, LGBTİ+'ların hayatlarının zorlaşmasının önünün açılacağını kaydeden Dikmen, tasarıda yer alan 2-3 maddenin doğrudan LGBTİ+'ları hedeflediğini söyledi. Dikmen, "Spesifik olarak LGBTİ+'ların insan haklarının ihlal edilmesi amacıyla getirilen üç madde var. Bunlardan biri translara dönük. Normalde izin davası açıldığı zaman Türk Medeni Kanunu'nun 40. maddesine göre üreme yeteneğinden sürekli yoksunluk bir şart değil izin almak için. Zaten geçmişte de böyle bir norm vardı ve Anayasa Mahkemesince iptal edilmişti. İşte iptal edilen bu norm, tekrar yasaya ekleniyor. Cinsiyetin hukuken tanınması sürecinde eğitim ve araştırma hastanelerinin tümü yetkili iken, artık Sağlık Bakanlığı tarafından yetkilendirilmiş eğitim ve araştırma hastaneleri dışındaki hastanelerin cinsiyetin hukuken tanınması sürecindeki rapor yetkisini ortadan kaldırıyor. Bunun hiçbir dayanağı yok, bilimsel olarak dayanağı olmadığı gibi anayasal dayanağı da yok. Dolayısıyla buradaki motivasyonu transların cinsiyetinin hukuken tanınmasının zorlaştırılması için üretilecek merkezler olarak düşünmek lazım. Kamuoyunda sıkça bildiğimiz sözde hekimlerin, nasıl sözde dönüşüm terapisini savunduğunu biliyoruz. Bu kişiler, muhtemelen seçilmiş eğitim ve araştırma hastanelerinde yetkilendirilerek süreç zorlaştırılacak."
'İZİN OLMAKSIZIN AMELİYAT YAPTIRAN TRANSLARA CEZA DÜZENLEMESİ GETİRİLİYOR'
Mevcut koşullarda transların izin almadan ameliyat olmasa bile bunun bir yaptırımının olmadığını, hatta durum tespit edilirse cinsiyetin hukuken tanınmasının mümkün olduğunu söyleyen Dikmen, "Artık mahkeme izni olmaksızın ameliyat yaptıran translara ceza düzenlemesi getiriliyor, mahkeme izni olmadan ameliyat yapan hekimlere de ağır cezalar getiriliyor" dedi.
'BU KONUDA HAK SAVUNUCULUĞU YAPAN DERNEKLERİ DE HEDEF ALACAK'
Dikmen, şöyle devam etti; "'Hayasızca' hareketler maddesinde TCK'nın bir düzenleme yapılıyor, ve artık taslak metindeki haliyle biyolojik cinsiyete ve ahlaka aykırı davranışlar cezalandırılıyor. Biyolojik cinsiyete aykırı dediğiniz zaman zaten LGBTİ+ varoluşu, ikili cinsiyet sistemine, ikili cinsiyet sisteminin getirdiği normların insan haklarına aykırı olduğunu söylediği için biyolojik cinsiyet atfı bütün LGBTİ+'lar açısından kriminalize edilme demek. Nasıl olacak, bunu el ele tutuşarak yürüyen iki lezbiyen, iki genç çiftin cezalandırılmasından tutun da atanmış cinsiyeti değil cinsiyet kimliğine uygun ya da cinsiyet kimliğini kendisi açısından performe eden interseksleri ve tabii ki transları cezalandıracak. Ayrıca bu konuda hak savunuculuğu yapan dernekleri de biyolojik cinsiyete aykırı tutumu teşvik eden olarak adlandırılarak organize bir suç eylemi yapar şeklinde nitelendirilmesine olanak tanınacak."