22 Eylül 2024 Pazar

Batman'da Abdurrahman Acar'ın akıbeti soruldu

Gözaltında kaybedilen Addurrahman Acar'ın akıbetinin sorulduğu Batman'daki kayıp eyleminde, "Hakikatten ve haklılığımızdan aldığımız meşruiyetle susmayacağımızı bir kez daha ifade ediyoruz" dedi. 

23 Mart 1993 tarihinde eski Midya Garajında katledilen Abdurrahman Acar'ın akıbetini sormak için Batman'da bir araya gelen insan hakları savunucuları ve kayıp aileleri 623. kez buluştu. Gözaltında kaybedilenlerin fotoğraflarının taşındığı, "Kayıplar bulunsun failler yargılansın" pankartının açıldığı eylemin metnini Rezan Baytar okudu. 

'ACAR'IN DA İÇİNDE OLDUĞU 7 KİŞİ ÖLDÜRÜLDÜ'
Baytar, Acar'ın hikayesini şöyle aktardı: "Abdurrahman Acar; 1962 doğumlu, evli, dört çocuğu var, sarışın  olmasından kaynaklı ailesi ve çevresinde Bozo olarak çağrılır. Abdurrahman Acar Batman'da esnaflık yapıyordu ve partili olarak biliniyordu. Ailece işlettikleri kıraathane o dönem HEP (Halkın Emek Partisi) parti lokali olarak kullanılmıştı, bu süreçten sonra daha çok hedef haline getirilmiş ve kıraathanenin kapatılması için zorlanmıştı. Partili olarak bilinen aile fertleri defalarca tehdit edilmiş, Abdurrahman Acar da öldürülmeden önce yaklaşık bir yıl boyunca tehditlere maruz kalmıştı. 1993 yılı Batman'da faili meçhullerin en yoğun olduğu yıldı. Abdurrahman Acar bayram arefesinde yine esnaflık yapan abisine iftar için yemek götürürken iftara 5 dakika kala eski Midyat Garajı'nda yüzlerce kişinin arasında kimliği belirsiz bir kişi tarafından başının arkasına aldığı kurşunla katledildi. Yüzlerce insanın olduğu çarşının içerisinde hiçbir görgü tanığı bulunmadı. Ramazan ayı boyunca hiç cinayet işlenmemiş ancak Ramazan bayramı arefesinde Abdurahman Acar'ın da içlerinde olduğu 7 kişi öldürülmüştü. Üzerinden 31 yıl geçti hala faili bulunamadı.

BAŞARAN: BABAM KATLEDİLDİĞİNDE 8 YAŞINDAYDIM
"Abdurrahman Acar'ın kızı Ayşe Acar Başaran; 'Babam katledildiğinde 8 yaşındaydım. En küçük kardeşim 2,5 en büyüğümüz 11 yaşındaydı. Babamdan sonra hayatımız tamamen değişmiş oldu. Oturduğumuz ev, okuduğumuz okul, mahallemiz. İlk zamanlar aranırsa katilinin bulunacağını sanıyordum, 'İnsanlara duygularımızı anlatıp birbirimizi tanımamız gerekiyor. O dönemde babasını kaybeden ve bu acıyı derinden yaşayan çocuklar belki birbirini anlayabilir. Babam katledildikten hemen sonra Ben büyüyeceğim ve babamın katillerini bulmak için avukat olacağım diyordum, o çocukluk psikolojisi idi. Babamın katili bulunmayınca bir hayalet ile savaşıyorsun çünkü katil ortada yok ve hep onu bulma savaşını veriyorsun. Üniversiteye gitmeden önce de avukat olursam sanki babamın katilini ortaya çıkartabilirim inancı oluşmuştu. Sonrasında annem HADEP'te aktif görev yapınca anladım ki bu hukuki bir mesele değildi. Babam da ne ilk ne de sondu maalesef, partide bize benzeyen yüzlerce aile, çocuk vardı. Bu coğrafyada ölümlerden ölüm beğendirtiyordu devlet. Oysa ki kemikleri bile bulunamadan yaşamını yitirenlerin annelerinin, eşlerinin, çocuklarının acısı tarifsiz. Üzerinden 31 yıl geçmesine rağmen adaletin sağlanmamasından kaynaklı olsa gerek; her bayram arifesi ilk günkü acıyla aynı duyguları yaşıyoruz."

'31 YIL GEÇTİ FAİL HALA BULUNMADI'
Acar'ın katledilmesinin üzerinden 31 yıl geçmesine rağmen failinin hala bulunmadığının altını çizen Baytar, "Ceza dosyasının zamanaşımına uğraması üzerine dosya Anayasa Mahkemesi'ne gönderilmiştir. Yıllardır bu alanlardan ayrılacağımız günün hayaliyle eşit yurttaşlık temelinde, insana yaraşır, barış ve huzurlu bir ülkede uyanmayı arzuluyoruz. Kayıplarımızın akıbetini sorgularken, onlara dair bir iz bulunmadan, hakikatler ortaya çıkarılmadan ve adalet sağlanmadan bu mücadeleden asla geri adım atmayacağımızı bir kez daha ifade ediyoruz. Hakikatten ve haklılığımızdan aldığımız meşruiyetle susmayacağımızı bir kez daha ifade ediyoruz" dedi.