20 Eylül 2024 Cuma

'Hayvanlar, doğa, insanlar için bir arada barış içinde bir yaşam istiyoruz'

Sokakta yaşayan hayvanlar kısırlaştırılmadığı için popülasyonunun arttığını bahane ederek katledilmek istendiğini kaydeden Yaşam İçin Yasa İnisiyatifi'nden Özdemir'e ETHA'ya değerlendirmelerinde, "Üretimi, ticareti yasaklamadılar. Belediyelere yaptırım düzenlemediler. Şimdi ise toplama yapmayan, öldürmeyen belediyelere ceza düşünüyorlar" dedi. Son yıllarda algı operasyonlarıyla çocuklarla hayvanların karşı karşıya getirildiğinin, hayvan hakları savunucularının çocuk düşmanı ilan edildiğinin altını çizen Özdemir, "Hayvanlar, doğa, insanlar için adalet, bir arada barış içinde yaşam istiyoruz" ifadelerini kullandı. 

Sokakta yaşamaya mahkum edilen hayvanları "uyutma" adı altında katledilmesinin önünü açacak olan "katliam yasası" bugün yeniden görüşülecek. 3 maddenin kabul edildiği katliam yasasının görüşmeleri Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonunda başlayacak görüşmeler öncesi Yaşam İçin Yasa İnisiyatifi avukatlarından Melike Özdemir ile konuştuk. 

Bu yasa ne anlama geliyor, neden yasaya karşı olduklarını ETHA'ya anlatan Özdemir, yasanın açıkça sokaklarda hayvanların olmaması gerektiğini salık verdiğini vurguladı. Özdemir, "Bunun bir güvenlik sorunu olduğundan, çocuk haklarının ihlal edildiğinden, kuduzun çok yüksek oranlarda olduğuna dair genel gerekçeler var. Ama bunların hiçbiri hem gerçeği yansıtmıyor hem de tamamen bilimsellikten uzak" dedi. 

'HALİ HAZIRDA YAPILANLAR YASALAŞACAK'
Kuduzla ilgili verilen oranların temasla ilgili olduğunu ancak sanki kuduz sonucu ölüm vakalarıymış gibi yansıtılmaya çalışıldığına dikkat çeken Özdemir, "Açıkça hayvanların 'ötanazi' adı altında öldürülmesine ilişkin bir madde var. Bu maddeyi kamu güvenliği gibi muğlak ifadelerle geçiştirmeye çalışıyorlar. Dolayısıyla belediyelere hayvanları istedikleri gibi keyfi şekilde -ki zaten hali hazırda yapılan- ölümleri yasallaştırmaya çalışıyorlar. Dolayısıyla hem bakımevi adı altındaki ölüm kamplarına hayvanların toplanmalarına, kapatılmalarına hem de öldürülmelerine karşıyız" açıklamasını yaptı. 

'KISIRLAŞTIRMA YAPMADILAR AMA POPÜLASYON ARTTI DİYORLAR'
Yıllardır bu konuda görevini yerine getirmeyen kurumlar, belediyeler olduğunu, 20 yıldır kanunun uygulanmadığını söyleyen Özdemir, "Kısırlaştırma, aşılama, rehabilitasyon yapmadılar. Bedelini hayvanlara ödetmeye çalışıyorlar. Yıllardır çözümünü dile getiriyoruz. Ancak kısırlaştırma görevini yerine getirmedikleri için popülasyon arttı diyerek hayvanları öldürmeyi düşünüyorlar. İlk üç madde oylandı ve kabul edildi ne yazık ki. Bugün kalan 14 madde görüşülecek" ifadelerini kullandı. 

'ÜRETİMİ, TİCARETİ YASAKLAMADILAR'
Komisyon görüşmelerinin öğlen 14.00'de başlayıp ertesi sabah 08.00'de sonlandığını; hayvan hakları savunucularının görüşmelere alınmadığını, darp edildiğini ama yasadan yana olanların görüşmelere katıldığını hatırlatan Özdemir, görüşmelerin bu nedenle insan haklarına aykırı geçtiğini söyledi. Özdemir, "Biz yıllarca çözümün açık olduğunu söyledik. 2021 yılında değişiklik yapılı o zaman da çözümü sunduk, görmezden geldiler. Üretimi, ticareti yasaklamadılar. Belediyelere yaptırım düzenlemediler. Şimdi ise toplama yapmayan, öldürmeyen belediyelere ceza düşünüyorlar" vurgusu yaptı. 

'HAYVAN HAKLARI SAVUNUCULARINI ÇOCUK DÜŞMANI İLAN ETMEYE ÇALIŞIYORLAR'
Özdemir son olarak, çocuklara yönelik saldırıya ilişkin de şunları söyledi: "Yüzyıllardır birlikte yaşam kültürü olan bir toplumuz. Çocuklarla hayvanların bir arada, barış içinde yaşadığı bir toplum aynı zamanda. Birkaç yıldır algı operasyonlarıyla sanki her gün bir köpek bir çocuğu öldürüyormuş gibi haberlerle -başka ülkelerden de toparlayıp- çocuklarla hayvanları karşı karşıya getiriyorlar. Hayvan hakkı savunucularını çocuk düşmanı ilan etmeye çalışıyorlar. Hem çocuklar hem de hayvanlar için yıllardır mücadele ediyoruz. Biz çocuk istismarına karşı, çocuk ölümlerine karşı mücadele yürütüyoruz, birinin ölmesinden memnun olma ihtimali düşünülemez! Zaten çözümün ne olduğunu söylemeye çalışıyoruz ama onlar yaşanan olaylarda öldürmeyi, katletmeyi düşünmeye başlıyor. Görevlerini yerine getirmemelerinin sorumluları kendileri, bir şeyden haberi olmayan köpekler değil. O yüzden buna göre çözülmesini; eşit, adil, vicdanlı bir çözüm istiyoruz. Tabii ki çocuğun da hayvanın da zarar görmesini istemeyiz. Olay son yıllarda yapılan algı operasyonlarıyla bir kutuplaşamaya  doğru gitti."

'BİRLİKTE YAŞAM KÜLTÜRÜNE SAHİP ÇIKMAK GEREK'
Hayvanları Koruma Kanunu'nda yer alan "Sahipsiz ya da güçten düşmüş hayvanların, 3285 sayılı Hayvan Sağlığı Zabıtası Kanununda öngörülen durumlar dışında öldürülmeleri yasaktır. Güçten düşmüş hayvanlar ticarî ve gösteri amaçlı veya herhangi bir şekilde binicilik ve taşımacılık amacıyla çalıştırılamaz" hükmünün bulunduğu 6. maddenin 2012 yılından bu yana değiştirilmek istendiğinin altını çizen Özdemir, "Hayvana şiddete hapis cezası getirirken 6. maddeyi kaldırmaya çalıştılar. O zaman da dedik ki madem öyle sokakta hayvan olmayacak. Müebbet hapis cezası getirin, işe yaramayacak dedik. Sokaktan hayvanları temizlemeye çalışıyorsunuz dedik. Birlikte yaşam kültürüne sahip çıkmak gerektiğini düşünüyoruz. Hayvanlar, doğa, insanlar için adalet, bir arada barış içinde yaşam istiyoruz" ifadelerini kullandı.