Serap Avcı davası 25 Şubat'a ertelendi
Özsavunmasını kullandığı için tutsak edilen Serap Avcı'nın yargılandığı davanın duruşması 25 Şubat'a ertelendi.
Evli olduğu ve yıllarca kendisine sistematik şiddet uygulayan Yasin Avcı tarafından katledilmeye çalışan Serap Avcı, 17 Nisan'da özsavunmasını kullanarak Yasin Avcı'yı öldürdü. Özsavunmasını kullandığı için tutsak edilen Serap Avcı'nın "kasten öldürmek" suçlamasıyla yargılandığı davanın ilk duruşması, Küçükçekmece 6. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü. Duruşmayı Serap Avcı'nın ailesi ve çok sayıda kadın örgütü izledi.
Savunmasını yapan Serap Avcı, 2016 yılında Yasin Avcı'nın kendisini kaçırarak evlendiğini belirtti ve evlendiği ilk hafta şiddet gördüğünü, bütün süreç boyunca şiddetin devam ettiğini anlattı.
Özellikle son 5 yıl içerisinde çocuğuyla tehdit edildiği için evli kaldığını vurgulayan Avcı, "Kardeşlerime, babama kadar arayıp ağza alınmayacak hakaretler etti. Ailemi arayıp söylemedim yaşadıklarımı. Çisil (arkadaşı) her şeyi biliyordu ikinci sefer ifadeyi değiştirdi. Benim yaşadığım her şeyi bildiği halde tehdit altında ifadesini değiştirdiğini düşünüyorum. Benim evim yoktu, kayınvalidemin evinde kaldık, kaynımın evinde birkaç ay kaldık. Sürekli ben şiddet görüyordum. Benim yediğim dayakların, şiddetin hiçbir sebebi yoktu, hiçbir şey sebep olmaz. Şiddet görüp evden çıktım, şikayet edeceğimi söyledim, kardeşi Yasemin 'Serap geri dön, daha kötü olacak' dedi. Ben ağzımı açmadığım için 8 yıl sürdü, korkudan hastaneye bile gidemedim" ifadelerini kullandı.
Ağır bir hastalık geçirip hastaneye gittiğinde vücudundaki morluklar görülürse diye Yasin Avcı'nın röntgen çekilmesini engellediğini aktaran Avcı, şiddetin birçok türüne maruz bırakıldığını, özgürlüğünden alıkonulduğunu belirtti.
Evliliğin özellikle son iki-üç yılında boşanmak istediğini dile getiren Serap Avcı, "Beni 6 aylık bebeğimle, ailemle tehdit etti hep. Boşanmak istedim, avukat araştırdım. 'Bana kimse engel olamaz' diyordu, sürekli çocuğumu alıp kaçırmakla tehdit etti. Çocuğuma küfürler ediyordu. İki kere polise gitmeye çalıştım ikisinde de engellendim. Sonra korktuğum için karakola gidemedim" şeklinde ifade etti.
'ŞİKAYET ETSEM NE OLACAKTI'
Şikayet ederse bir sonuç alamayacağını düşündüğünü ifade eden Serap Avcı, "En son ölecektim. Ben şikayet etseydim ne olacaktı, deneyenleri biliyorum. En yakın arkadaşım dayak yedi, polisi aradı, polis adamı götürdü bir saat sonra adam eve geri geldi. Sürekli bana baskı uyguladı. Aileme bu konudan çok bahsetmedim, sürekli ölümle tehdit edildim. Ben geceleri uyuyamıyordum bile. Önce boşanmak istediğimi söylediğim için kardeşimi alıkoydu, telefonla beni arayıp, kardeşimi 3 yaşındaki çocuğuna dahi küfürler ederek tehdit etti. Bana beni öldüreceğini, yüzüme kezzap atacağını, üstüme asit dökeceğini söyledi" dedi.
'SADECE KENDİMİ KORUMAK İÇİN'
Çocuğunun, kendisine uygulanan şiddete şahit olduğu için konuşma geriliği yaşadığını dile getiren Serap Avcı, bu nedenle tedavi gördüğünü belirtti. Olay gecesi Yasin Avcı'nın eve gelir gelmez kendisine şiddet uygulamaya başladığını ifade eden Serap Avcı, "O ara elimi tezgaha attım, elime bıçak geldi. Ben sadece kendimi kurtarmak için bacaklarına doğru salladım. Darbe almasına rağmen beni darp etmeye, sürüklemeye devam etti. Kapı çaldı, kapıyı açmaya gidince yere düştü. Kapıyı açtım, güvenliği ve komşumu gördüm, hemen 'ambulansı polisi arayın' dedim. Havlu aldım ve tampon yaptım. Bir süre konuşamadım, suratım uyuşmuştu."
İFADELERDEKİ ÇELİŞKİLER
Duruşmada müşteki olarak yer alanların ve aleyhe tanıklık eden binanın güvenlik görevlisi Serkan Çil'in çelişkili söylemleri dikkat çekti. Güvenlik görevlisi ifadesinde, olay gecesi eve gittiğinde kapının birkaç saniye sonra açıldığını ve Yasin Avcı'yı yerde gördüğünü, Serap Avcı'nın herhangi bir şey söylemediğini belirtti. Ancak Serap Avcı'nın avukatları ilk ifadesinde "Serap Avcı'nın yaraya tampon yaptığını ve yardım istediğini" söylediğini hatırlatarak ifadeleri arasında çelişki olduğuna vurgu yaptı.
ŞİKAYET İÇİN GİTTİĞİ KARAKOLDA İFADESİ ALINMAMIŞ
Tanıkların dinlenmesinin ardından Serap Avcı'nın avukatı Gülyeter Aktepe söz aldı. Serap Avcı'nın hayatını savunmasaydı o gün öleceğini dile getiren Aktepe, "İddianame hazırlanırken gözetilmeyen hususlardan birisi adli sicil kaydıydı, Yasin Avcı'nın birden fazla kere suç kaydı vardı. Şiddet failleri, kadın katilleri Serap Avcı kadar detaylı sorgulanmıyor. Serap Avcı'nın 12'nci kattan atılmaya çalışıldığına dair kanıtlar dosyada var, balkon demirine dayandığı için karnında iz çıkıyor. Bu dosyada eşini kasten öldürmek isteyen bir kişi var, o da Yasin Avcı. Serap, 7 buçuk yıl boyunca şiddete maruz kaldığını ve sık sık boşanmak istediğini söyledi. Şikayetçi olduğunuzda şiddet uygulayan erkekle aynı eve dönmek zorunda kalıyorsunuz. Serap Avcı, Esenler Karakolu'na gitmiş, Serap Avcı'nın ifadesi dahi alınmadan Yasin Avcı'yla muhatap olan ve 'olur öyle şeyler' diye şiddetle dalga geçen bir kolluktan bahsediyoruz. Eğer kadınlar şikayetçi olduklarında sonuç alıyor olsaydı, cebinde 30 tane uzaklaştırma kararıyla öldürülen kadınlar olmasaydı şikayetçi olabilirdi. Serap kadar cezaevinde kalmayan şiddet failleri var" dedi.
TUTUKLULUK DEVAM KARARI
Savunma ve karşı tarafın avukatlarının beyanlarının ardından savcılık soruşturma esnasında eksik bırakılan hususların tamamlanmasına, soruşturmanın genişletilmesine dair taleplerin kabul edilmesini istedi. İddia makamı gelinen aşamada delillerin toplanmadığını belirterek tutukluluk halinin devamını talep etti.
Ara kararını açıklayan mahkeme, Serap Avcı'nın tutukluluğun devamına ve bir sonraki duruşmanın 25 Şubat 2025'te görülmesine karar verdi.