20 Eylül 2024 Cuma

Türkiye ve Kürdistan'da kadınlar sokağa aktı: Direnişimiz sürecek

Türkiye ve Kürdistan kentlerinde sokağa akan kadınlar hayatları, özgürlükleri ve haklarından vazgeçmeyeceklerinin altını çizdi. Erkek egemen sisteme karşı mücadeleyi yükselteceklerini vurgulayan kadınlar, "Hayatlarımız kurmak istediğiniz aile yapısına sığmaz" dedi.

Birçok kentte kadınlar 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Gününde sokaklara aktı.

ANTALYA
Antalya Kadın Platformu, Aydın Kanza Parkı'ndan Cumhuriyet Meydanı'na kadar yürüyüş gerçekleştirdi. Sağanak yağışa rağmen yapılan yürüyüşe HEDEP İstanbul Milletvekili Çicek Otlu ile çok sayıda kadın katıldı. Yürüyüş boyunca "jin, jiyan, azadî" sloganı atıldı. Açıklamanın Kürtçesini Derya Polat, Türkçesini ise Emine Nar Kaya okudu. Açıklamada şiddete karşı mücadele vurgusu yapıldı.

OTLU: HAYATLARIMIZ SİZİN AİLE YAPISINA SIĞMAZ
Açıklamada konuşan Çiçek Otlu ise, iktidarın birçok kente 25 Kasım yürüyüşlerini yasakladığını belirterek, Şırnak'ta aralarında gazetecilerin olduğu 21 kadının darp edilerek gözaltına alınmasına tepki gösterdi. "Ama bizim hayatlarımız sizin kurmak istediğiniz aile yapısına sığmaz" diyen Otlu, iktidarın baskı, saldırı, engelleme ve politikalarına karşı isyan ile mücadelelerinin süreceğini vurguladı.

Otlu, "Pınar Gültekin'i katledildikten sonra hayatını didik didik eden rejime nasıl isyan ettiysek; Şule Çet'in plazadan attığınızı nasıl kanıtladıysak, bu ülkede İstanbul Sözleşmesinden vazgeçildiğinden beri 681 kadın arkadaşımız katledildiğinde isyanımız sürüyorsa, her zaman sürecek. Eşbaşkanlık sistemine saldırıya karşı, Gülistan Doku'nun bulunması için mücadelemiz sürecek. Jin jiyan azadi sloganını yükselten Kürt kadınlarının mücadelesi yükselteceğiz ve erkekler bunu engelleyemeyecek. Özgürlük yürüyüşümüz sürecek; yaşasın kadın dayanışmamız, yaşasın özgürlük mücadelemiz, yaşasın isyanımız" dedi.

ANKARA
Ankara Kadın Platformu'nun, "Savaşa, krize yoksulluğa ve erkek-devlet şiddetine karşı bir aradayız" şiarıyla düzenlediği 25 Kasım etkinliği için kadınlar Kolej Meydanında toplandı.

Buradan Sakarya Caddesine yürüyen kadınlar, basın metninde 25 Kasım'ın tarihçesini hatırlattı. AKP'nin kadınların mücadeleyle elde ettiği kazanımları gasp etmek istediğine dikkat çekilen açıklamada, "İstanbul Sözleşmesinden tek adamın kararıyla çekilmesinin ardından, iktidarın ajandasında şimdi de anayasa değişikliği, 6284 Sayılı Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Yasası, nafaka düzenlemesi ve aile arabuluculuğunu da içeren Medeni Kanun'da değişiklikler bulunuyor. Kadınlar olarak tırnaklarımızla kazıyarak elde ettiğimiz kazanılmış haklarımıza yönelik saldıdırılar karşısında bir araya geleceğiz. Eşitlik kavgamızı büyüteceğiz" denildi.

AKP'nin kadın, çocuk ve LGBTİ+ düşman politikaları ile şiddeti yeniden körüklediğinin altı çizilen açıklamada, "İktidar failleri koruyor cezasızlık politikalarıyla ödüllendirmeye devam ediyor" vurgulandı. Direnen kadınların erkek devlet tarafından hedef haline getirildiğine kaydedilen açıklama; "Kadın cinayetleri politiktir", "Trans cinayetleri politiktir" sloganıyla yanıtlandı.

İZMİR
İzmir'in Dikili ilçesinde Dikili Kadın Platformu'nun çağrısıyla Bülent Ecevit Meydanı'na yürüyen kadınlar basın açıklaması yaptı.

Dikili'deki eyleme 3 ayı aşkın süredir direnişte olan Agrobay işçileri de katıldı. Eylemde söz alan kadınlar, kendilerinin de kadın olduğunu ve değer görmek istediklerini ifade etti.

DİYARBAKIR
Diyarbakır Şiddetle Mücadele Ağı, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü dolayısıyla Kayapınar ilçesinde bulunan Dünya Kavşağında yürüyüş gerçekleştirmek üzere bir araya geldi.

Yürüyüş için kadınlar ellerinde "Ji qirqirina jinê re na", "Jin jiyan azadî", "Ev berxwedan ji bo hebûnê ye", "Kadın cinayetlerini durduracağız", "Ölmek istemiyoruz", "Kadınlar konuşacak katiller hesap verecek", "Kadın kırımına hayır", "Hayatlarımızdan mücadelemizden vazgeçmiyoruz", "Özgür yaşamı inşa edeceğiz", "Kadın cinayetleri politiktir" yazılı döviz ve lolipopları taşıyarak "Jin jiyan azadî", "Bijî berxwedana jinan" sloganları attı.

Şiddetle Mücadele Ağı bileşeni kurumların katıldığı etkinliğe Dersim'de kaybedilen Gülistan Doku'nun ablası Aygül Doku, siyasi parti ve demokratik kitle örgütü temsilcisi katıldı.

DOKU: ZAİNAL TUTUKLANMADAN GÜLİSTAN'IN AKIBETİ ORTAYA ÇIKMAYACAK
Kavşakta yapılan açıklamada ilk olarak Aygül Doku konuştu. Gülistan'ın akıbetini sorup yaşanan süreci anlatan Aygül, "Bin 420 gündür sırra kadem bastı. Bir gece yarısı bize telefon geldi ‘Kızınız yok' denildi ve hemen Dersim'e gittik. 3 vali, 2 İçişleri Bakanı değiştirdik ama yine sonuç yok. Yeni vali ile tekrar görüştük, dosya yeniden açılacak. Dönemin valisi sorgulanmadan, Zainal tutuklanmadan Gülistan'ın akıbeti ortaya çıkmayacak. Gülistan Doku bugün bu karanlıktan çıkmazsa hiçbirinizin çocuğu güvende değil. Talebimiz açık ve nettir. Zainal tutuklansın ve Gülistan'a ne olduğunu öğrenelim" dedi.

TÜRKOĞLU: HER YERDE FAŞİZME KARŞI DİRENİYORUZ
HEDEP Kadın Meclisi Sözcüsü Halide Türkoğlu konuştu. Kadın yürüyüşünün engellenme gerekçesinin "kamu düzenini bozmak" şeklinde gösterilmesine işaret eden Türkoğlu, "Her gün kadınlar katledilirken, emekleri sömürülürken bozulmuyor da kadınlar yürüyünce mi bozulacak kamu düzeni? Bu yasakları tanımıyoruz. Her 25 Kasım'da gözaltı operasyonuyla baskı altına alacağınızı sanıyorsanız, yanılıyorsunuz" dedi. 63 yıldır her gün sokaklarda kadınlar taleplerini dile getirirken Mirabel Kardeşler şahsında direndiklerini belirten Türkoğlu, "Kadınlar dünyanın her yerinde faşizme karşı direniyor. 25 Kasım'da erkek-devlet şiddetine karşı mücadele ederken herkes görsün. İpek Er'in Musa Orhan tarafından ölüme sürüklenmesinin cinayet olduğunu söylüyoruz. Elini kolunu sallıyorsa devletin politikasıdır, Gülistan Doku bulunamıyorsa devletin kadın düşmanlığıdır. Bizler eşit ve özgür bir yaşamı savunuyoruz. Eşitlik hakkımız, hakkımızı her alanda savunmaya devam edeceğiz. Kadın cinayetleri politiktir. Kadın düşmanı politikaları her yerde teşhir edeceğiz. ‘Jin jiyan azadî' demeye devam edeceğiz" ifadelerini kullandı.

Konuşmaların ardından yürüyüş yapmak isteyen kadınlar ablukaya alındı.

Kadınları ablukaya alan polisler gazetecilere saldırarak kameralarını kırdılar. Aklime Hanas ve iki kadın daha işkence ile göz altına alındı.

BURSA
Bursa Kadın Plaftormu'nun öncülüğünde Fomara Meydanında bir araya gelen kadınlar, Kent Meydanına yürüdü. "Kadın dayanışması sınır tanımaz, savaşa şiddete, yoksulluğa karşı sokaktayız" pankartı ve "Tacize, tecavüze cinsel istismara hayır", "Yaşasın kadın dayanışması", "Kadın mücadelesi dalga dalga büyüyor" yazılı dövizler taşıdı. Öte yandan kadınlar sık sık "Kadın yaşam özgürlük" ve "Kadınlar birlikte daha güçlü" sloganları attı.


 
Bursa Kadın Platformu üyesi Gülay Alkan basın metnini okudu.  Alkan, 2023 yılı itibari ile 357 kadının katledildiğini birçok kadın katliamı davasında ise ödül gibi cezalar verildiğini kaydetti. Alkan, "İktidarın ürettiği politikalarla şiddet tırmandırılırken; İstanbul Sözleşmesi'nden çekilinmesiyle, 6284 sayılı şiddete karşı koruma yasasının kaldırılmaya çalışılmasıyla, nafaka hakkına göz dikilmesiyle, aile hukukunu ve yaşantısını yeniden düzenlemeye çalışan gerici politikalarla, LGBTİ+ düşmanlığı üzerinden ailenin kutsallığı propagandası ile kadın düşmanı ve homofobik saldırılar artarak devam ediyor. Biz kadınlar, bu şiddetinize karşı susmayacağız, mücadele edeceğiz, örgütleneceğiz, direneceğiz ve kazanacağız. 6284, nafaka hakkı ve medeni yasaya dokundurtmayacağız. Kendi makbul kadın normlarına rıza üretmeye dönük bu gerici saldırılara karşı kazanımlarımızdan vazgeçmeyeceğiz, evde, okulda, sokakta, iş yerlerinde ve adliyelerde mücadelede etmeye devam ediyoruz, yaşamlarımızdan vazgeçmiyoruz" dedi.

ANTAKYA
Antakya'da Kadınlar Birlikte Güçlü çağrısıyla bir araya gelen kadınlar, Harbiye Yolu üzerinde bulunan Ziraat Bankası önünden İdil Su önüne kadar yürüdü. Kadınlar bir binaya, Türkçe ve Arapça "Bu enkazı biz kaldıracağız, yeni yaşamı biz kadınlar kuracağız" pankart asarak, depremzedelerin durumuna dikkat çekti.

Basın metnini okuyan  Meryem Avcı "Hataylı kadınlar olarak yaratılan bu enkazı, erkek egemen sistemi biz kadınlar kaldıracağız ve yıkıntıların arasında yeni bir yaşamı biz kadınlar kuracağız! 6 Şubat depremlerinin ardından yaklaşık olarak 10 ay geçmesine rağmen hala temel ihtiyaçlara erişilemiyor. Kadınlar can güvenliği olmadan, taciz ve istismar riski altında konteynerlarda, çadırlarda yaşam mücadelesi veriyor. Şiddeti önleyen mekanizmalar işlemiyor. Okullara, sağlığa, suya ulaşımın hala güç olduğu koşullarda bakım emeği yükü ilk aylardaki ağırlığıyla kadınların sırtında kalmaya devam ediyor. Kentlerimizi, yaşamlarımızı enkaz altında bırakanlara karşı susmuyoruz" dedi.

"Depremde bizleri enkaz altında bırakanlar şimdi enkazların tepelerine tünemiş Hatay'da rant kavgasında. Sulamasız, denetimsiz yapılan yıkımlar kenti toza, asbeste boğdu" diyen Avcı, şunları ifade etti: "Demiri ayrıştırmak için sıraya giren şirketler devlet desteği ile Hatay'da insan yokmuş, yaşam yokmuş gibi çalışmaya devam ettiler. Tarım alanlarını, asırlık zeytinlikleri imara açan sermaye-devlet iş birliği yasaları kendilerine göre değiştiriyor ve alenen hukuku ayaklar altına alıyor. Dikmece'den Gülderen'e yürütülen istimlak politikası, Mileyha Kuş Cenneti'nden Asi'nin kollarına dökülen molozlar yığını bu düşman hukukunu alenen gözler önüne koyuyor. Biz kadınlar hayatımızı, haklarımızı, hayallerimizi, Hatay'ı bu gözü dönmüş kadın düşmanlarına, sermayedarlara teslim etmeyeceğiz. Gitmedik buradayız ve yaşamı yeniden kuracağız."

İskenderun
İskenderun Kadın Platformu da 25 Kasım etkinlikleri kapsamında Sağlıklı Yaşam Parkı'nda basın açıklaması yaptı. Çok sayıda kadının katıldığı açıklamada İskenderun Kadın Platformu'ndan Meryem Çolak Keskin basın açıklamasını okudu. Depremzedelerin sorunlarına dikkat çeken Meryem, "Deprem bölgelerinde binlerce kadın çadır ve konteynırlarda yaşam mücadelesi veriyor. Devletin, barınma sorununu zamana yaymadan bir an önce çözmesi için biz kadınlar öncelikle deprem bölgesindeki kadınlarla dayanışmayı büyüteceğimizi ve yaşamın her alanında şiddete geçit vermeyeceğimize, kazanımlarımıza sahip çıkacağımıza söz veriyoruz" ifadelerini kullandı.

MUĞLA
Muğla'nın Datça ilçesinde Datça Kadın Platformu'nun çağrısıyla bir araya gelen kadınlar, "Yaşasın kadın dayanışması" ve "Katledilen kadınları aklınıza mıh gibi kazıyacağız. Adaleti sağlayacağız" pankartları ile "Jin, jiyan, azadî", "Geceleri de sokakları da bırakmıyoruz", "Yaşam alanlarımızı savunuyoruz", "Kadınlar barış istiyor" dövizlerini taşıdı.

Kadınlar; kadın cinayetlerine, erkek şiddetine sessiz kalmayacaklarını vurguladı.

MERSİN
Mersin Kadın Platformu da; erkek devlet şiddetine, savaşa, yoksulluğa, nefrete karşı mücadeleyi büyütmek için sokağa çıktı. HEDEP Milletvekili Perihan Koca'nın da katıldığı eylemde; "Yoksulluğa karşı isyandayız", "Ölüm düzenien karşı yaşayacağız, yaşatacağız", "6284 bizim demek için sokaktayız", "Savaş ve işgal saldırılarına karşı sokaktayız", "Geceler de bizim sokaklar  da" dövizleri taşındı.

Tarsus
Tarsus'ta ise Tarsus Kadın Platformu'nun çağrısıyla 25 Kasım eylemi gerçekleşti. "Erkek şiddetine, gericiliğe, yoksulluğa, savaşa karşı sokaktayız" pankartı ile "Yaşasın feminist dayanışma", "Jin, jiyan, azadî", "Eşit, laik bir yaşam istiyoruz", "Bu ülkede kadın katliamı var" dövizleri taşındı. 

MARDİN
Tevgera Jinên Azad'ın (TJA) çağrısıyla Karayolları Parkı'nda kadınlar bir araya geldi. Çok sayıda kadının katıldığı açıklamaya Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (HEDEP) milletvekili Beritan Güneş Altın da destek verdi. Kadınlar "Bi Jin Jiyan Azadî ber bi 25'ê Mijdarê vê" pankartı açarak, "Özsavunma haktır", "Şiddete, tacize, tecavüze karşı genç kadınlar direniyor", "Kuştina jinan polîtîke" dövizlerinin yanı sıra katledilen ve direnen kadınların fotoğraflarının yer aldığı dövizler taşıdı. Sık sık "Jin jiyan azadî" ve "Bijî berxwedana jinan" sloganlarının atıldığı açıklamada TJA adına Ayşe Bozan açıklama metnini okudu.

AKP iktidarının kadın düşmanı politikalarını hatırlatan Bozan, "Biz kadınlar her zaman tacize, tecavüze ve şiddete karşı direneceğiz. Kadınlara dönük saldırıları ifşa edecek, karşısında direnmeye devam edeceğiz" dedi.

Ardından söz alan HEDEP milletvekili Beritan Güneş Altın da, kadınların mücadeleden vazgeçmeyeceklerini dile getirdi.

Kadınlar, açıklamanın ardından yürüyüş gerçekleştirmek istedi. Polisler kadınların yürüyüşüne engel olmak isterken, kadınlar sloganlarla yürüyüş yapmakta ısrarcı oldu. Kadınların ısrarı üzerine polisler kadınların önünden çekilirken, kadınlar HDP İl binasına kadar dövizleri ve sloganları eşliğinde yürüyüş gerçekleştirdi.

URFA
Urfa Barosu Kadın Hakları Merkezi, baro binasında açıklama yaptı. Urfa İl Kadın Platformu üyesi kadınlar da açıklamaya katıldı. Kadın Hakları Merkezi Başkanı Zeliha Özay, Türkiye'de kadına dönük şiddetin giderek arttığını söyledi. Özay, "Kadına dönük şiddet ve ayrımcılığın her türlüsüne karşı mücadele vermeye devam edeceğiz" dedi.

Urfa İl Kadın Platformu ise, HDP binasında Ahmet Bahçıvan İş Merkezi'ne kadar "jin, jiyan, azadî" sloganlarıyla yürüdü. HEDEP Milletvekili Dilan Kunt Ayan'ın da katıldığı yürüyüşte, "Savaşa, şiddete, yoksulluğa karşı barışı, hayatlarımızı ve haklarımızı savunuyoruz" pankartı taşındı. Kadınlar, üzerinde Kürtçe "Kadının özgürlüğü toplumun özgürlüğüdür" yazılı dövizler taşıdı. Yine farklı tarihlerde katledilen kadınların fotoğrafları taşındı.

Burada konuşan platform üyesi Ayşe Şehriban Demirel, kadın cinayetleri ve iktidarın politikalarına dikkat çekti. Demirel, "Kadınları, özgür bir dünya için mücadeleden alıkoymuyor. Tüm baskı ve şiddete rağmen, kadınlar ve LGBTİ+'lar; yaşamlarına, haklarına ve varoluşlarına sahip çıkmaya devam ediyor. Susmayan, korkmayan, itaat etmeyen kadınlar tüm toplumsal mücadele alanlarına örnek olacak şekilde meydanlardan geri çekilmiyor, evlerine dönmüyor" dedi.

BAHAR HEZER MEZARI BAŞINDA ANILDI
Açıklama sonrası geçtiğimiz yıl kardeşi Yekta Hezer tarafından katledilen İnşaat Mühendisleri Odası Urfa İl Temsilciliği yöneticisi Bahar Hezer, mezarı başında anıldı. Kadınlar, Riha Asri Mezarlığı'nda bulunan Hezer'in mezarı başına karanfil bıraktı. HEDEP Urfa Milletvekili Dilan Kunt Ayan, "Bugün 25 Kasım'da katledilen bir kadının mezarı başındayız. Bizler bir kadının daha ölmesine izin vermeyeceğiz. Örgütlü mücadelemizle bu saldırılara karşı cevap olacağız" dedi.

Daha sonra baronun Tahir Elçi Konferans salonunda düzenlediği "6284 Sayılı Kanun Uygulamaları ve İstanbul Sözleşmesi" başlıklı seminere katılım gösterildi.

ADANA
İHD Adana Şubesi Kadın Hakları Komisyonu, dernek binasında açıklama yaptı. Çok sayıda kadın açıklamaya katıldı. Komisyon Sözcüsü Baran Öner, 2023 yılının ilk 10 ayında Türkiye genelinde 253 kadının katledildiğini, 188 kadının ölümü şüpheli olarak kayıtlara geçtiğini aktardı. Öner, Adana'da 16 kadının katledildiğini, şüpheli kadın ölümünün ise 5 olduğuna dikkat çekti. Öner, şunları söyledi: "Her alana uzanan cinsiyetçiliğin ve eril zihniyetin yarattığı şiddet kültürüyle karşı karşıyayız. Cinsiyete dayalı ayrımcılığı ortadan kaldırmalıdır. Kadına karşı şiddet uygulayan failler hakkında etkili ve caydırıcı cezalandırma yoluna gidilmeli ve cezasızlık politikalarından vazgeçilmelidir."

HAKKARİ
TjA'nın çağrısıyla Hakkari'de yapılan eyleme HEDEP Milletvekili Öznur Bartın da katıldı. HEDEP İl Örgütü binası önünde yapılan açıklamada kadınlar, ellerinde Kürtçe ve Türkçe yazılı dövizleri taşıdı. Açıklama metnini okuyan HDP İl Eşbaşkanı Hümeyra Armut, erkek-devlet şiddetine karşı kadınların alanlarda, sokaklarda, meydanlarda mücadeleye devam ettiği ifade etti.

Armut, "Kadına yönelik şiddet ve tacizin, iktidarların politikalarıyla yaygınlaşıyor. İktidarın söylem politikaları, uygulama ve pratikleri ile kadın düşmanı olduğunu birçok defa ortaya koymuştur. Çocuklara karşı işlenen ırkçı, dinci ve cinsiyetçi suçlarda, cezasızlık politikasını esas alarak çıkarılan ‘af yasaları', ‘haksız tahriki indirimleri' ile kadın katilleri ödüllendirilmiştir, ödüllendirilmeye de devam edilmektedir. Hakkâri'de tecavüz edilip intihara sürüklenen 11 yaşındaki çocuğun katillerinin berat etmesi, bu korkunç toplum düşmanı ve cezasızlık politikasının sonucudur. Kadın ve toplum düşmanı yargının bu kararını tanımıyoruz" ifadelerini kullandı.

ADIYAMAN
KESK Adıyaman Kadın Meclisi 25 Kasım kapsamında Demokrasi Parkı'nda bir araya geldi. Kadınlar, "ILO'nun 190 Sayılı Sözleşmesi Onaylansın" çağrısında bulundu.   Açıklamada konuşan SES Semsûr Kadın Sekreteri Rengin Hüsniye Kılınç, "ILO tarafından 2019 yılında oybirliği ile kabul edilen ve 2021'de yürürlüğe giren ILO'nun 190 Sayılı İş Yaşamında Şiddet ve Taciz Sözleşmesi (C190) ve sözleşmenin uygulanmasına ilişkin bir rehber niteliğindeki 206 sayılı Tavsiye Kararı (R206) çalışma yaşamında şiddet ve tacizi yasakladığı ve sözleşmeyi onaylayan ülkelere bu konuda yaptırım getirdiği için önemli" ifadelerini kullandı.

Açıklama slogan ve alkışlarla sona erdi.

DİYARBAKIR
Diyarbakır'da sağlık çalışanları, Yenişehir ilçesinde açıklama yaptı. "Hayatlarımızdan da haklarımızdan da vazgeçmiyoruz" pankartının taşındığı açıklamaya çok sayıda sağlık emekçisi katıldı. İzmir Tabip Odası üyesi Prof. Dr. Münevver Kaynak Türkmen, 25 Kasım'ı 8 yıl önce eşi tarafından şiddete uğrayan sekreterini korumaya çalışırken katledilen Dr. Aynur Dağdemir'e adadıklarını kaydetti. Birçok kadın sağlıkçının görev başında katledildiğine dikkati çeken Türkmen, "Sağlığın ve yaşamın korunması için hizmet üretilen ve güvenli olması gereken sağlık kurumları, günümüzde eli silahlı erkek faillerin kolayca girip çıktığı, özellikle kadın sağlık çalışanlarına yönelik tacizden cinayete her tür şiddet eylemini gerçekleştirebildiği ortamlara dönüşmüştür" dedi.

BATMAN
Batman'da kadınlar Yılmaz Güney Parkı'nda basın açıklaması yaptı. Burada konuşan TJA aktivisti Ruken Zeryam Işık, "Kadınlara yönelik saldırılar kaynağını iktidarlardan alır. AKP-MHP-Hür dava Partisi iktidarı kadın düşmanıdır. Cezasızlık politikası kadın düşmanı politikaların yansımasıdır.  Hakkâri'de tecavüze uğrayan 11 yaşındaki çocuğun faillerinin bırakılması bunların zihniyetinin bir yansımasıdır" dedi.

Kadınlar açıklama sonrası buradan 4 Yol Kavşağı'nda bulunan HEDEP binası önüne kadar yürüdü.  Yürüyüş boyunca, "Jin, jiyan, azadî", "Bijî berxwedana zindanan", "Nagihan Akarsel onurumuzdur", "Erkek devlet hesap verecek" sloganları atıldı. Yürüyüşte  "Susmak yok direnişin kendisiyiz" ,"Barış yaşatır", "Hebûna jinê hebûna jiyanê ye", "Bir gün değil her gün direniş" ile "Ji girtiyên nexweş re azadî" dövizleri taşınırken, "Bi jin jiyan azadî yê ber bi azadiyê ve" pankartı açıldı. Kadınlar yürüyüş boyunca Garibe Gezer, Nagihan Akarsel, İpek Er ve Deniz Poyraz'ın fotoğraflarını taşıdı.

Yürüyüş HEDEP İl Örgütü binası önünde son bulurken, Batman Milletvekilli Zeynep Oduncu, kadın kazanımlarını koruyan, kazanımlarını yükselten bir mücadele ile direneceklerini söyledi.

SİİRT
Siirt'te HEDEP İl Örgütü binası önünde bir araya gelen kadınlar kent merkezinde bulunan Saat Kulesi'ne yürüdü. Yürüyüşte, "Bi jin jiyan azadiyê, beri bi 25'ê Mijdarê ve" pankartı açıldı. Yürüyüşte İpek Er, Jina Emînî, Gülistan Doku, Deniz Poyraz, Garibe Gezer'in fotoğrafları taşındı. Alkış, slogan ve zılgıtlar eşliğinde sona eren yürüyüş sonrası basın açıklaması yapıldı. Burada konuşan HDP Siirt İl Örgütü Eşbaşkanı Hatice Tay, mücadeleyi büyütme çağrısında bulundu.

Daha sonra konuşan HEDEP Siirt Milletvekilli Sabahat Erdoğan Sarıtaş, "Bize mücadeleyi miras bırakanların mirasının farkında olarak direneceğiz. Kadınlar şiddetsiz ve eşit bir dünyayı talep ediyoruz. Kadınların yaşamın her alanında eşit ve özgür olması için mücadeleyi büyüteceğiz. Kadınlar alanlarda mücadelesini devam ettirecek" dedi.

Açıklama "Jin, jiyan, azadî" sloganları ile son buldu.

BİNGÖL
Kadınlar Bingöl İl Örgütü binasında bir araya geldi. Açıklamaya HEDEP Mardin Milletvekili Saliha Aydeniz de katıldı. "Şiddete savaşa yoksulluğa karşı alandayız" pankartının açıldığı eylemde konuşan Aydeniz, "25 Kasım Sara'lardan Seve'lere, Arin Mirkan'lardan Sakine Cansız'lara kadınların yürüttüğü mücadele tarihidir" dedi. Ktrdistan'da devletin bütün kamu kurumlarının özel savaş aparatına dönüştürüldüğünü söyleyen Aydeniz, kadın mücadelesi yürütülen kurumların kapatıldığını hatırlattı. Yargı eliyle üniformalıların cinayet işlemesine destek verildiğini söyleyen Aydeniz, kadının bu politikalarla tecrit altına alındığını ifade etti. Aydeniz, "Bizler bütün bu yok etme, özel sava politikalarına karşı mücadelemizi büyüteceğiz" ifadelerini kullandı.

ANTEP
Antep'te kadınlar,25 Kasım dolayısıyla yürüdü. Yürüyüşe HEDEP Diyarbakır Milletvekili Ceylan Akça, EMEP Antep Milletvekili Sevda Karaca da katıldı. Şahinbey'de bulunan Kırkayak Parkı'nda bir araya gelen kadınlar Yeşilsu Parkı'na kadar yürüdü. Yürüyüşe katılan yüzlerce kadın "Her türlü şiddet ve baskıya karşı mücadele etmekten asla vazgeçmiyoruz" pankartı açarak, "Jin jiyan azadî", "Kadınlar savaş istemiyor Filistin işgaline son", "Şiddete savaşa sömürüyü son", "Çocuk istismarının affı olmaz" yazılı dövizler taşıdı. Katledilen kadınların fotoğraflarını taşıyan kadınlar, sık sık "Jin jiyan azadî", "Bijî berxwedana jina", "Bijî yekîtîya jina", "Kadın yaşam özgürlük", "Kadın cinayetleri politiktir" sloganları attı.

AKÇA: SON KARDEŞİMİZ ÖZGÜR OLANA DEK MÜCADELEMİZ SÜRECEK
Kadınlar açıklamanın yapıldığı Yeşilsu Parkı'na zılgıt ve alkışlar ile girdi. Kadınlar, yürüyüşün ardından parkta basın açıklaması yaptı. Açıklamada konuşan HEDEP Diyarbakır Milletvekili Ceylan Akça, kadınlara dönük özel savaş politikalarına dikkati çekerek "Meclis'te bütçe hazırlanırken kadınlara bütçe ayrılmıyor. Yakın zamanda bir kanun geçti Meclis'te erken evlenenlere para vereceklerini söylediler. Ama bu ülkede kadınlar katlediliyor. Kadınlar işsiz ama 'savaş için bize çocuk doğurun' diyorlar. Kobanê davasında yargılayan kadınların size selamı var. Son kardeşimizi özgür olana kadar mücadelemiz devam edecek" dedi. Kitle "Savaşa hayır barış hemen şimdi" sloganları attı.

KARACA: BAŞ EĞMEYECEĞİZ
EMEP Antep Milletvekili Sevda Karaca, katledilen kadınların hesabını sormak için bir arada olduklarını belirterek "Kadınların itaat etmelerini istiyorlar. Baş eğmeyeceğiz. Antep'te yükselen bu ses ülkenin her yerinde kız kardeşlerimizin sesi ile birleşiyor. Şiddet tehdidi altında olan bütün kız kardeşlerimize çağımız; başını eğme biz varız. Bizi yoksulluğu itenler susmamızı istiyorlar. Bütçeden hakkımızı istiyoruz. Hayatı mücadele ile yeniden kuracağız. Kayyım, savaş politikaları kaybedecek" ifadelerini kullandı.ÖZPOLAT: İSTANBUL SÖZLEŞMESİNDEN VAZGEÇMEYECEĞİZ
Demokratik Kadın Platformu adına Gülfidan Özpolat ise, savaşlarda kadınların hedef alındığını belirterek, "Filistin'den Rojava'ya kadar kadınlar savaşta hedef. Kadınlar insanlık dışı bir muamele ile karşı karşıya bırakılıyor. Kadınlar barış istiyor. Yüzlerce yıllık mücadelesi bunun için" dedi. İstanbul Sözleşmesi'nden vazgeçilmesine tepki gösteren Özpolat "Haklarımız ve hayatlarımız için sözleşmeden vazgeçmeyeceğiz. Sözleşme yürürlüğe girene kadar mücadele edeceğiz. Şiddete karşı direneceğiz. Barış Anneleri'nin mücadelesinin yanındayız. Cumartesi Anneleri'nin yanındayız. Annelerin hukuk mücadelesi bütün kadınların mücadelesidir" şeklinde konuştu.

MALATYA
Malatya Demokratik Kadın Platformu, "Savaşa, yoksulluğa karşı barışı, hayatlarımızı ve haklarımızı savunuyoruz" şiarıyla Emeksiz Alt Kavşağında basın açıklaması düzenledi. Açıklamayı platform adına Seda Uçar okudu.

2022 yılında 334 kadının erkek şiddeti tarafından hayatını kaybettiğini söyleyen Uçar, iktidar tarafından erkek şiddetine dair verilerin açıklanmadığını söyledi. Uçar, "AKP-MHP iktidarı sorun çözmek yerine kadın düşmanı siyasetine ve nefret söylemlerine yenilerini ekliyor. Bu yıl başta Gazze olmak üzere Ortadoğu ve Dünya'da savaşların sebep olduğu yıkımlar, ülkede dokuz ay önce, 6 Şubat depreminde enkaz altında kalan iktidarın yeni yıkımlara yol açacak özelleştirme politikaları, kadın düşmanlığını Meclise taşıyan kadın düşmanı koalisyonlar, hukuk sisteminin çöktüğünün teyidi bir yargı krizinin yanında büyük bir ekonomik krizle girdiğimiz 25 Kasım'da erkek devlet şiddetine, yoksulluğa, emek düşmanlığına, savaşlara karşı barışı, hayatlarımızı ve haklarımızı savunuyoruz şiarını yükseltiyoruz" dedi.

BOLU
Bolu Kadın Platformu'nun çağrısıyla kadınlar, İzzet Baysal Anıtı'nın önünde buluştu. Eylemde, "Gericiliğe, şiddete, savaşa ve yoksulluğa karşı; laik, eşit, özgür bir hayat ve haklarımız için bir aradayız", "Yarattığınız enkazdan dayanışma ile çıkacağız. Haklarımızdan ve hayatlarımızdan vazgeçmiyoruz", "İstanbul Sözleşmesinden vazgeçmiyoruz" pankartlarını açtı.

Yürüyüş sonrası SES Şube Eş Başkanı Bircan Öztop, iktidarın şiddet vakalarının üzerini örtmeye çalıştığını belirtirken kadın cinayetlerine dair veriler paylaştı. Öztop, "2022 yılında erkek şiddeti 334 kadını öldürdü. Sadece 2022 verilerine baktığımızda bile şiddetin hedefi haline gelen kadınların sayısının arttığını görüyoruz. LGBTİ+ örgütlerinden gelen raporlar nefret söyleminin de her geçen gün arttığını gösteriyor. Ama iktidar sorun çözmek yerine kadın düşmanı siyasetine ve nefret söylemlerine yenilerini ekliyor" dedi. İktidarın tekçi ve gerici politikalarının kadınların kazanımlarını zayıflatarak onları eve mahkum ettiğini söyleyen Öztop, 6284'ün hedefe oturtulmasına dikkat çekerek, "Erkek şiddeti cezasız bırakılırken, kendi hayatlarını savunan kadınlar oldukça ağır cezalarla karşı karşıya kalıyor" dedi.

Öztop, "Gericiliğin, eşitsizliğin, kız çocuklarının okula gitmek yerine evlendirilmesini ve çalıştırılmasını, kadınların kıyafetine, yaşam biçimine çalışıp çalışmayacaklarına erkeklerin karar vermesi şiddetin tecavüzün kadın cinayetlerinin adaletsizliğin sömürünün karşısında biz kadınlar varız." diyerek basın açıklamasını sonlandırdı.

ELAZIĞ
Elazığ Kadın Platformu Elazığ Öğretmenevi önünde basın açıklaması düzenledi. Açıklamada, "İstanbul Sözleşmesi uygulansın", "Şiddete, savaşa, yoksulluğa karşı isyandayız", "Özgür yaşam özgür kadın", "Bir kişi daha eksilmeye tahammülümüz yok" dövizleri taşındı. Açıklamayı yapan SES Elazığ Şube Başkanı Derya Coşkun, "Bu yıl başta Gazze olmak üzere Ortadoğu ve dünyada savaşların sebep olduğu yıkımlar, AKP/MHP iktidar bloğunun ülkede dokuz ay önce, 6 Şubat depreminde enkaz altında kalan politikalarının yeni yıkımlara yol açacak özelleştirme politikaları, kadın düşmanlığını Meclise taşıyan kadın düşmanı koalisyonlar, hukuk sisteminin çöktüğünün teyidi bir yargı krizinin yanında büyük bir ekonomik krizle girdiğimiz 25 Kasım'da erkek devlet şiddetine, yoksulluğa, emek düşmanlığına, savaşlara karşı barışı, hayatlarımızı ve haklarımızı savunuyoruz şiarını yükseltiyoruz" dedi.

Coşkun, şöyle devam etti: "Ekonomik ve sosyal güvenceden yoksun bırakılmayı, yoksullaşmayı, bize dayatılan kimliklerle yaşamayı, güvencesiz, kayıt dışı çalıştırılarak sömürülmeyi, dünyanın bakımı da dahil tüm bakım yüklerini karşılıksız olarak yüklenmek zorunda görülmeyi, şiddet ve istismar tehdidi altında yaşamayı reddediyoruz. Bu sorunlara çözüm üretecek politikalar yapılsın, kadına yönelik şiddetin tüm biçimleri ortadan kalksın istiyoruz. Kadınların eşitlik ve özgürlük sorunu çözülmeden siyasi, medeni, sosyal ve ekonomik haklara erişimden bahsedilemeyeceğinin altını çiziyoruz. Varız, vardık ve var olacağız."

SİVAS
Sivas'ta Cumhuriyet Meydanı'nda bir araya gelen KESK üyeleri sık sık "Yaşasın kadın dayanışması", "Kadın yaşam özgürlük ", "Jin jiyan azadi", " Susmuyoruz korkmuyoruz itaat etmiyoruz" sloganları attı.

Söz alan KESK Dönem Sözcüsü SES Sivas Şube Eşbaşkanı Zeliha Kangal, " Evde, işte, okulda, sokakta, sosyal medyada, dijital platformlarda erkek şiddetine maruz bırakılıyoruz. Erkek şiddetine dair veriler iktidarlar tarafından açıklanmıyor. Şiddet vakalarının üstü örtülmeye çalışılıyor. 2022 yılında erkek şiddeti 334 kadını öldürdü. Ama iktidar sorun çözmek yerine kadın düşmanı siyasetine ve nefret söylemlerine yenilerini ekliyor. Dünyanın her yerinde kadın düşmanı politikalar artıyor. 2010'lardan bu yana yükselişe geçen sağ popülist milliyetçi, aşırı sağcı parti ve koalisyonlarla kurulan hükümetlerin politikaları ve izledikleri siyaset, toplumsal cinsiyet karşıtlığını yaygınlaştırıyor" dedi.

KAYSERİ
Kayseri Kadın Platformu Cumhuriyet Meydanı'nda bir araya geldi. Kadınlar; "Savaşa, erkek şiddetine, yoksulluğa karşı barışı, hayatlarımızı ve haklarımızı savunuyoruz" pankartı açtı.

Basın metnini okuyan Kezban Yüksel, Mirabel kardeşlerin ardından mücadeleyi sürdürdüklerini kaydetti. Yüksel, "Savaşlara, kadına yönelik her türlü şiddete, yoksulluğa karşı bir aradayız. Yaşasın kadın dayanışması" dedi.

Eylem, "Kadın, yaşam, özgürlük", "Haklarımızdan ve hayatlarımızdan vazgeçmiyoruz", "Yurtlarda ölmek istemiyoruz" sloganlarıyla sona erdi.