22 Eylül 2024 Pazar

Yok birbirlerinden farkları hepsi ırkçı, hepsi faşist

CHP'nin Mamak, YRP'nin Fatih belediye başkan adayları, mültecileri hedef aldı. İkisi de mültecileri sınır dışı edeceklerini temel vaatleri arasında sıraladı. CHP'nin Afyon Belediye Başkan Adayı Burcu Köksal ise seçilince DEM Parti dışındaki bütün partilere belediyenin kapılarının açık olacağını söyledi. AKP'sinden CHP'sine, YRP'sinden burjuva düzenin partilerinin hepsinin buluştuğu yer aynı. Hepsi sermayeden yana, hepsi ırkçı, hepsi faşist ideolojinin savunucusu.

2015 7 Haziran'ından bu yana cumhurbaşkanlığı, milletvekilliği, yereli, referandumu derken 7. seçime hazırlanılıyor. 31 Mart'ta gerçekleştirilecek yerel seçimler, önceki seçimlerin izdüşümü şeklinde. AKP'sinden MHP'sine, CHP'sinden İYİP'ine, Vatan Partisi'nden Yeniden Refah Partisi'ne kadar adayların hiçbirinin diğerinden farkı yok. Hepsi ırkçı, hepsi faşist.

CHP'NİN FAŞİST ADAYLARI
Türkiye Cumhuriyetinin kurucu partisi CHP, devletin kurucu kodlarına uygun olarak Kürt ulusuna, işçi ve emekçilere, ezilen kadınlara ve cinsiyetlere, göçmenlere düşmanlıkta sınır tanımıyor. 31 Mart yerel seçimlerinde CHP'nin belediye başkan adayları bu kodlara yaslanarak ırkçılık yarışına girdi. Onlara, AKP, Yeniden Refah Partisi başta olmak üzere diğer burjuva partiler eşlik etti.

MAMAK ADAYINDAN GÖÇMEN ÇOCUKLARA DEPORT TEHDİDİ
CHP'nin Ankara'nın Mamak ilçesindeki Belediye Başkan Adayı Veli Gündüz Şahin, yerel seçim çalışması sırasında sokakta karşılaştığı göçmen çocukları göstererek, "Bunlar Iraklı değil mi?" diye sordu. "Evet" yanıtını alınca da "Bunlar büyüyünce memleketine gitmesi gerekir. Onun için, bana oy vermeyen insanlar bunu duysun. Gönderirim ben bunları memleketine. Oy da vermesin… Anladın mı? Kimse oy vermesin. Bunun için benim adaylığımı çekseler, bu çocuklar yarın büyüdüğü zaman bizim memleketimize büyük sorun olacak" sözleriyle, ırkçı fikirlerini dışa vurdu.

Yanında bulunan şakşakçıları "Helal olsun başkanım" sözleriyle Şahin'i pohpohlarken, gelişen tepkilerin ardından CHP'nin adayı Şahin, oy kaybı yaşayacağı endişesiyle sözlerinin "amacını aştığı" yönünde açıklama yaptı. Şahin'in özrü kabahatinden büyüktü. Bu açıklamasında sözlerine tepki gösterenleri, "Partimizi yıpratmaya çalışan fırsatçılar" diye nitelendirdi.

KILIÇDAROĞLU MÜLTECİLERİ GÖNDERECEĞİNİ VADETMİŞTİ
Oysa ki, 2023 yılındaki seçimlerde cumhurbaşkanı adayı olan CHP'nin o dönem genel başkanı olan Kemal Kılıçdaroğlu, yaptığının ırkçılık olduğunu bilerek, "Hudut namustur. Hududun namus olmasının temel gerekçesi, hudut, egemenlik sınırlarımızın belirlendiği alandır. Bu necip milletin alnına ırkçılık gibi kara bir leke sürmeden Suriyeli kardeşlerimizi en geç 2 yıl içinde kendi ana vatanlarına göndereceğiz" demişti.

CHP'NİN FAŞİST BOLU BELEDİYE BAŞKANI YENİDEN ADAY
CHP'nin Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan da "Benim askerim orada şehit olacak, sokaktaki Suriyeli de akşama kadar gelene geçene bakacak" sözlerinin ardından, Bolu Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğüne, mültecilere ayni ve nakdi yardımları kesme talimatı vermişti. Özcan ayrıca, mültecilerin su faturası ve katı atık vergilerine 10 kat zam yapacağına açıklamıştı.

CHP'nin Mamak Belediye Başkan adayı Veli Gündüz Şahin'in açıklamasına partinin çeşitli kademelerindeki isimlerden tepki geldi. Seçimler öncesinde bu tarz açıklamaların oy kaybına yol açacağı kaygısıyla yapılan bu açıklamaların CHP'nin mülteci politikasını yansıtmadığı ortada. Keza ırkçı açıklamaları nedeniyle partiden ihraç edilen Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan, "100. yıl affı" kararı doğrultusunda "bağışlandı" ve Özgür Özel'in yönetimi döneminde tekrar partiye alındı. Ve 31 Mart yerel seçimlerinde bir kez daha Bolu'dan aday gösterildi.

HEM FAŞİST HEM MADEN PATRONU YANDAŞI
CHP'nin faşist adaylarından biri de Burcu Köksal. Köksal, CHP'nin Afyon belediye başkan adayı. Köksal, "Seçildiğimde Afyonkarahisar Belediyesi'nin kapıları DEM Parti hariç bütün siyasi partilere açık olacak" diyerek, Kürt halkını yok saydı, düşmanlığını kustu. Mültecilerle ilgili açıklamalarda olduğu gibi CHP, Köksal'ın açıklaması karşısında da ikiyüzlü tutumunu sürdürdü.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Köksal'ın "dilinin sürçtüğünü" öne sürerek üstünü örtmeye çalıştı. Fakat Köksal dilinin sürçmediğini söyleyerek Özel'i yalanladı. "Ben, bir dil sürçmesi sonucu değil verdiğim söz üzerine konuştum. Ben, ilk günden bu sözü verdim. Sözümün arkasındayım" diyerek, CHP'nin faşist politikalarını açığa vurdu.

Köksal'ın DEM Parti ile ilgili sözlerinin dil sürçmesi olmadığını, CHP'nin Kürt halkının ulusal taleplerini görmezden gelmesinden, sınır ötesi tezkerelere, Kürt halkının temsilcilerinin dokunulmazlıklarının kaldırılmasına, tutuklanmalarına onay vermesinden biliyoruz.

MADEN PATRONLARIYLA KOL KOLA 
Köksal'ın meziyeti sadece faşist olması değil. Aynı zamanda işçileri ve doğayı katleden maden patronlarıyla kol kola. CHP'nin faşist belediye başkan adayı Köksal, Çanakkale'nin Kirazlı-Balaban bölgesinde Alamos Gold'un yerli taşeronu Doğu Biga Madencilik tarafından katledilmek istenen Kazdağlarını korumak isteyen halkın ve ekolojistlerin başlattığı direnişi hedef almıştı.

Kazdağları için direnişin yükselişte olduğu 2019 yılında Köksal, Altın Madencileri Derneği Başkanı Hasan Yücel, Türkiye Madenciler Derneği Başkanı Ali Emiroğlu, İstanbul Maden İhracatçıları Birliği Başkanı Aydın Dinçer, Türkiye Mermer Doğaltaş ve Makinaları Üreticileri Birliği Başkanı İbrahim Alimoğlu, Yurt Madenciliğini Geliştirme Vakfı Yönetim Kurulu üyesi Mehmet Yılmaz ile dönemin genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu CHP genel merkezinde bir araya getirmişti. Toplantı sonrası CHP tarafından yapılan açıklamada Kirazlı'da başlayan ve tüm ülkeye yayılan eylemin madencilere karşı linç kampanyasına dönüşmesinden endişe duyulduğu söylenmişti. Lakin söz konusu açıklamada altın madenini istemeyen halka uygulanan zulüm, doğanın talan edilmesine ilişkin tek kelime kullanılmamıştı.

MADEN ŞİRKETİNE ÇED OLUMLU RAPORU VERİLMESİNİ SAĞLADI
4 dönem CHP'de milletvekilliği yapan Köksal'ın maden patronlarıyla işbirliği bununla da sınırlı değil. Bir maden şirketine verilen "ÇED olumsuz raporu"nu tersine çevirmek için epeyce çabalamış. ÇED olumlu raporu verilmesi için belediyenin görüşünü değiştirmesini sağlamış.

Maden şirketleri için çabası bunlarla da sınırlı değil. Köksal, 2020 yılında "madencilik sektörü nefes alsın" diyerek, maden kanununda değişiklik teklifi verdi. Teklifte, maden şirketlerinin yıllık ruhsat bedeli, devlet hakkı, her türlü vergi, idari para cezasının, gecikme zamlarının 1 Ocak 2020 tarihiyle ertelenmesini istedi.

YRP ADAYINDAN MÜLTECİLERİ SINIR DIŞI VAADİ
Mültecileri sınır dışı etme vaadinde bulunanlar kervanına katılanlar arasında Yeniden Refah Partisi'nin İstanbul Fatih Belediye Başkan adayı Halit Özkarataşlıoğlu da bulunuyor. YRP'nin adayı, Fatih'teki mültecileri tek tek kutulara konularak deport (sınır dışı) edileceğini gösteren video yayınladı.

Tepkiler üzerine video silinirken, Özkarataşlıoğlu da CHP'nin Mamak Belediye Başkan adayı Veli Gündüz Şahin'e benzer bir açıklama yaptı. Arnavutköy'de seçim araçlarının kurşunlandığını hatırlatarak sözüne başladı ve "Biz toplumsal bir konuya değindik"  diye ekleyerek, mültecilere yönelik ırkçı politikayı sürdüreceğini açıkladı.

A TAKIMININ KURUCUSU ALTINOK AKP'DEN ABB ADAYI
1994 yılında Ankara'da Keçiören belediye başkanı seçilen MHP'li Turgut Altınok bu dönem, AKP'nin Ankara Büyükşehir Belediye Başkan (ABB) adayı. Faşist Altınok, belediye bünyesinde kurduğu 'A Takımı' ile Alevilere, devrimcilere, sevgilisiyle el ele dolaşanlara dönük saldırılar düzenlemişti. Kendilerini "ahlak polisi" olarak gören Altınok'un A Takımı, 1995 yılında Keçiören'in Ovacık Mahallesi'nde Erdal Yıldırım adlı genci öldürdü.

Altınok, A Takımı'nı inkar etse de uzun yıllar faaliyetini sürdürdü. Arda Polat, 12 Ekim 2019'da ellerinde telsiz, bellerinde silahlı kişilerin saldırısına uğradı. Kendisine saldırıların Altınok'un A Takımı olduğunu açıkladı.

Sağ kolu olduğu Alparslan Türkeş'in ölümünün ardından Altınok, önce Fazilet Partisi'ne, 2001 yılında AKP'ye, 2009'da Büyük Birlik Partisi, 2019'da tekrar AKP'ye geçerek, faşist cenahtaki tüm partileri dolaştı.

AKP'sinden, CHP'sine, YRP'sinden burjuva düzen partilerinin hepsinin buluştuğu yer aynı. Hepsi sermayeden yana, hepsi ırkçı, hepsi faşist ideolojinin savunucusu. Başta Kürt halkı olmak üzere ezilen halkları, Alevileri, kadınları, işçi ve emekçileri bugüne kadar yok saydılar. Seçim dönemlerinde sarf ettikleri sözler ise göstermelik. Demirel'in "dün dündür bugün bugündür" sözü hepsinin düsturu. İkiyüzlülükte sınır tanımıyorlar.