6-7 Eylül katliamının 68. yılı
6-7 Eylül katliamının MİT tarafından planlanan bir katliam olduğunun altını çizen İHD Irkçılık ve Ayrımcılığa Karşı Komisyon, "İnsan hakları savunucuları, ırkçılık ve ayrımcılık karşıtları olarak bizler, bugün, 6-7 Eylül pogromunun 68. yılında hem Türkiye'de devlet geleneğinin, hem de devletin dayandığı tabanın, yani Türkiye'nin Müslüman nüfusunun tarihini sorguluyor, Hristiyan ve Yahudi düşmanlığını bir nefret suçu olarak bir kez daha lanetliyoruz" dedi.
Çok sayıda kişinin katledildiği, işkence gördüğü 6-7 Eylül katliamının 68. yılında İnsan Hakları Derneği (İHD) Irkçılık ve Ayrımcılığa Karşı Komisyon açıklama yaptı. '55 yılında gerçekleşen katliamın devlet operasyonu olduğu hatırlatılan açıklamada, Milli İstihbarat Teşkilatı tarafından planlandığı ve kalabalıklar tarafından uygulandığı da eklendi.
'ONLARCA KİŞİ KATLEDİLDİ'
Katledilen 37 kişinin kayda geçirildiği belirtilen açıklamada, tecavüz işkencesinin 60 olarak kayda alındığı ancak gerçek sayının 400 civarında olduğu vurgulandı. Açıklamada, bazı kadınların tecavüz işkencesi sonrası katledildiği, 90 yaşındaki rahip Hrisantos Mantas'in diri diri yakıldığı, en az birkaç rahibin bıçakla zorla sünnet edildiği, onlara kişinin linç edildiği belirtildi.
'KÜRDİSTAN'DA DA SÜRYANİLERE SALDIRILDI'
Linç ve katliam saldırılarının yalnızca İstanbul'da değil İzmir ve Ankara'da yaşandığı; Urfa, Mardin, Midyat'ta da Süryanilere saldırıldığı söylenen açıklamada, "4 bin 214 ev, 73 kilise, 26 okul, 1 sinagog, işyeri ve dükkan benzeri toplam 5 bin 317 mekan yakıldı, yıkıldı, yağmalandı" denildi.
'GAYRİMÜSLİMLERİN KUTSALLARI ATEŞE VERİLDİ'
Hristiyan inancına karşı korkunç saldırıların yapıldığı ifade edilen açıklamada, "Bunun somut kanıtı kiliseler ve mezarlıklardır. Saldırılar en yıkıcı, en tahrip edici yüzünü başta Rumların olmak üzere gayrimüslimlerin kutsallarına, kiliselerine, sinagoglarına, mezarlıklarına karşı göstermiştir. Kiliseler birkaç saat içinde harabeye çevrilmiş, dinamitle patlatılmış, ateşe verilmiştir. Kilise içinde kutsal eşyalar tahrip edilmiş, İsa tasvirlerinin gözleri oyulmuş, haçlar kırılmış, mezarlar açılıp cenazelerin kemikleri ortalığa saçılmış, yeni gömülmüş bir cenaze ağaca asılarak karnına Türk bayrağı saplanmıştır" denildi.
'NEFRET SUÇUNU LANETLİYORUZ'
Açıklamada, "İnsan hakları savunucuları, ırkçılık ve ayrımcılık karşıtları olarak bizler, bugün, 6-7 Eylül pogromunun 68. yılında hem Türkiye'de devlet geleneğinin, hem de devletin dayandığı tabanın, yani Türkiye'nin Müslüman nüfusunun tarihini sorguluyor, Hristiyan ve Yahudi düşmanlığını bir nefret suçu olarak bir kez daha lanetliyoruz" ifade edildi.
ESP: YENİ 6-7 EYLÜL'LERE KARŞI ANTİFAŞİST MÜCADELE SAFLARINA
Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) ise 6-7 Eylül Pogromu'na ilişkin paylaşım yaptı. Paylaşımda şu ifadeler kullanıldı: "6-7 Eylül pogromu Türk burjuvazisinin Rum halkının mallarına el koyma ve göçe zorlama planıydı. Kontrgerilla eliyle örgütlenen bu katliamın sorumlusu işçi sınıfı ve ezilenlerinin düşmanı faşist Türk devletidir. Yeni 6-7 Eylül'lere karşı antifaşist mücadele saflarında buluşalım."
YEŞİL SOL PARTİ: BU UTANÇLA YÜZLEŞİLMELİDİR
Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti), "6-7 Eylül 1955'te Hristiyan ve Musevi yurttaşlara yönelik gerçekleştirilen ırkçı saldırıları kınıyor, yaşamını yitirenleri saygıyla anıyoruz. Bu coğrafyanın kadim halklarına dönük hayata geçirilen bu utançla yüzleşilmelidir. Mücadelemiz, bir daha bu tür saldırıların olmaması içindir" ifadelerini kullandı.