2 Ekim 2024 Çarşamba

Bahçeli bir kez daha 'idam' ipine sarıldı

İstanbul Sözleşmesi'nden çekilmesini isteyen Bahçeli, erkek şiddeti ve tecavüzlerin önlenmesi için "idam"ın zorunlu olduğunu ileri sürdü. İnfaz yasasıyla kadın katillerini serbest bıraktıran Bahçeli idamla "şiddet ve dehşet selinin önü alınacağını" savundu.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, erkek şiddetini önlemenin çözümü için bir kez aha idam ipine sarıldı. "MHP idam cezası meraklısı değildir" diyen Bahçeli, "Suç ve suçlularla mücadelenin başarısı için başkaca bir seçenek olmadığı nettir" açıklaması yaptı.

Kadınlara, çocuklara ve LGBTİ+'lara şiddeti önleme amacıyla düzenlemeleri içeren İstanbul Sözleşmesi'nden çekilmeyi tartışan, çete lideri Alaattin Çakıcı'yı tahliye ettirmek için, kadınlara şiddet uygulayanların tahliyesinin önünü açan MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, cinayetlerin önlenmesi için "idamı" tekrar gündeme getirdi. 

Yazılı açıklama yapan Bahçeli, "Gazetelerin üçüncü sayfaları, televizyon ekranları, internet siteleri, sosyal medya platformları feci ve felaket dolu haberlerle dolup taşmaktadır. Kadına şiddetin yanı sıra çocukların güpegündüz kaçırılmaları, vahşete kurban edilmeleri, hatta cinsel istismara uğramaları maşeri vicdanı yaralarken, aynı zamanda büyük bir hüzne ve hüsrana da neden olmaktadır" ifadelerini kullandı.

Şiddet ve tecavüz faillerini tek tek serbest bırakan, kadınların çözümü sosyal medya üzerinden adalet çağrısı yapmak zorunda bırakan AKP-MHP iktifakının gerekenleri yaptığını ileri süren Bahçeli "milli birlik ve dayanışma şuuru için idamın zorunluluk olduğunu" söyledi.

'İDAMLA ŞİDDET VE DEHŞET SELİNİN ÖNÜ ALINACAK'
İdam cezasının uygulanmasında ölçülülük ilkesine bağlı kalarak, verilen cezanın işlenen suç ile denge ve orantısı kurulacak, şiddet ve dehşet selinin önü alınmış olacaktır" diyen Bahçeli'nin açıklamaları şöyle: 

"Acilen ve mutlaka yasal, idari, sosyolojik, psikolojik ve manevi tedbirlerin sırasıyla alınarak tatbik ve temin edilmesi gerekmektedir. Mesele insan onuruyla ilgilidir, can ve mal güvenliğiyle ilişkilidir. Milliyetçi Hareket Partisi iç yaralayıcı gelişmeleri endişeyle takip etmektedir. Kalıcı ve köklü önlemleri almak ertelenemez bir mecburiyettir. İlk başta akla gelen ve makul bir şekilde tartışılmasında fayda bulunan cezai yaptırımların arttırılması, derinlikli ve tesirli hale getirilmesidir. Bu konuda 'İdam Cezası'nın hukuk mevzuatımıza tekrar alınması iğrenç ve ilkel suçların işlenmesini caydırabilecektir. Çocukları, kadınları, masum ve mazlumları en aşağılık yöntemlerle hedef alan canilerin, katillerin, insanlık düşmanlarının fiillerine karşılık gelen cezaların adil ve orantılı tespiti milli birlik ve dayanışma şuurunun istikbali açısından zorunluluktur

Türkiye'nin toplumsal dirliği, insan hak ve güvenliği, ilaveten hukuksal istikrar açısından İdam Cezası mutlaka gündeme alınmalıdır. TBMM'nin 1 Ekim 2020 tarihinde açılmasıyla birlikte milletimizin haklı beklentisi muhterem vekillerinin mutabakatıyla çözüme kavuşturulmalı, bebek katilleri, sapıklar, alçaklar, tecavüzcüler layık oldukları cezalara çarptırılmalıdır. Milliyetçi Hareket Partisi İdam Cezası meraklısı değildir. Ne var ki korku sınırını geçen suç ve suçlularla mücadelenin başarıya ulaşabilmesi maksadıyla içinden geçtiğimiz süreçte başkaca bir yol ve seçenek olmadığı da nettir, nitekim alternatifsizdir. Türkiye tam bağımsız bir ülkedir. Karar ve iradesi üzerinde hiçbir gölgeyi kabul etmeyecektir. İdam cezasının uygulanmasında ölçülülük ilkesine bağlı kalarak, verilen cezanın işlenen suç ile denge ve orantısı kurulacak, şiddet ve dehşet selinin önü alınmış olacaktır."