2 Ekim 2024 Çarşamba

'Bu gidişatı durdurabiliriz'

1 Eylül Dolasıyla bir çok ilde eylemler yapan Emek Barış ve Demokrasi, iktidara "savaş politikalarına son vermeye", halklara ise "Tablo karamsar ancak çaresiz değiliz. Bu gidişatı durdurabiliriz. Hepimizin barışın iyileştirici gücüne ihtiyacı var!" çağrısı yaptı.  

Emek Barış ve Demokrasi Güçleri, 1 Eylül Dünya Barış Günü dolayısıyla bir çok ilde basın açıklamaları yaptı.

İSTANBUL
İstanbul Emek, Barış ve Demokrasi Güçleri, Kadıköy Rıhtım'da eylem yaptı.Eyleme, HDP Sözcüsü Ebru Günay, SKM Genel Sözcüsü Deniz Aktaş, HDP miletvekilleri, siyasi parti ve demokratik kitle örgütlerinin temsilcileri ile çok sayıda kişi katıldı.

GÜNAY: İKTADIRN DERDİ BARIŞ DEĞİL SAVAŞ
HDP Sözcüsü Günay, partisinin üç aylık programı kapsamında sokak sokak mücadeleyi, barışı, özgürlüğü, adaleti ve eşitliği haykırdıklarını kaydetti. "Bir arada olmaya hep birlikte mücadele etmeye devam edeceğiz" diyen Günay, ancak barış ve demokrasi mücadelesinin barış ve adalet gelene kadar süreceğinin altını çizdi.

AKP/MHP faşist bloğunun içeride ve dışarıda ülkeyi savaş politikalarıyla büyük bir çıkmaza sürüklediğini vurgulayan Günay, buna rağmen savaş karşı mücadeleyi yürüttüklerini kaydetti. Günay, "Biz hep birlikte mücadele ederek mutlaka ama mutlaka kazanacağız. Türkiye dünya sıralamasında savaş bütçesine ayırdığı artıyor. Savaşa ayırdığınız bütçeyi sağlığa, eğitime, işe, aşa, adalete ayırın ki toplum huzur, refah ve özgürlüğe, toplum adalete kavuşsun ve yoksullar üzerindeki baskı yük dah ada azalsın. Ama dertleri o değil, dertleri savaşmak, iktidarlarını savaş üzerinden yürütmek" dedi.

Öcalan üzerindeki tecride dikkat çeken Günay, derhal kaldırılmasını istedi ve ekledi: "Evet tecrit size kazandırmayacak. Sayın Öcalan üzerindeki tecridi kaldırarak barışa bir adım daha yaklaşabilirsiniz."

KADINLARA ÇAĞRI: GELİN ADALETİ BİRLİKTE SAĞLAYALIM
Savaşın en büyük mağdurlarının kadın ve çocuklar olduğunu ifade eden Günay, kadınlara çağrı yaptı: "Gelin iktidarın savaş politikalarına karşı biz kadınları bu ülkede özgürlüğün, barışın, adaletin sağlanması için mücadele edelim." Günay, HDP olarak barış için her koşulda mücadele ettiklerini ve bundan sonra mücadele edeceklerini vurguladı.

'HALKLARI BİRBİRİNE KIRDIRMAYA DEVAM EDİYORLAR'
Ardından İstanbul Tabip Odası Genel Sektereti Osman Küçükosmanoğlu, basın açıklamasını okudu. 1 Eylül Dünya Barış Günü'nün tarihini hatırlatan Küçükosmanoğlu, "Sınırsız bir sömürü arzusuyla işleyen küresel kapitalist düzen, dünya halklarını birbirine kırdırmaya, kan dökmeye çatışmaları kışkırtmaya devam ediyor" dedi.

Milyonlarca insanan yaşadığı topraklardan göç etmek zorunda kaldığını söyleyen Küçükosmanoğlu, başta kadın ve çocukların göç ettikleri topraklarda ötekileştirilmeye, ayrımcılığa maruz kaldığını belirtti. Çatışmaların bedelini çatışmaları çıkaran ve kar elde edenlerin değil, yoksulların, ezilenlerin ödediğini dile getiren Küçükosmanoğlu, "Yeni zenginler yaratmak ve ekonomik dar boğazları sermaye lehine açmak için yeni savaşların fitilleri ateşleniyor" diye konuştu.

'BARIŞ İÇİN MÜCADELE ETMEYE DEVAM EDECEĞİZ'
Bu karamsar tabloyu tersine çevirmenin tek yolunun barış için mücadele etmek olduğunun altını çizen Küçükosmanoğlu, şöyle devam etti: "Barışn ve kardeşliğin egemen olduğ bir Türkiye ve dünya istiyoruz. Bedeli ne olursa olsun dün olduğu gibi bundan sonra da barış için mücadele etmeye devam edeceğiz."

'AVUKAT AYTAÇ ÜNSAL'IN TALEPLERİNE KULAK VERİN'
Söz alan Fadime Kavak, "adil yargılanma hakkı" için ölüm orucu direnişinde hayatını kaybeden Avukat Ebru Timtik'i andı. Direnişi sürdüren Avukat Aytaç Ünsal için kritik günlerin başladığına dikkat çeken Kavak, "Bizler Ünsal'ın taleplerinin kabul edilmesini. Adalet arayışında Sayın Ünsal'ın çağrılarına kulak verilmesin istiyoruz. Derhal serbest bırakılmasını talep ediyoruz. Çünkü Avukat Aytaç Ünsal yaşamalı, yaşatmalıyız" çağrısı yaptı.

İZMİR
Emek Barış ve Demokrasi Güçleri, HDP'nin yapacağı "Barış zinciri" eyleminin yasaklanması üzerine Gündoğdu Meydanı'nda açıklama yaptı.

Açıklama yapan KESK Dönem Sözcüsü Veysel Beyazadam, dünya ve Türkiye'de uygulanan savaş politikaları nedeniyle halkların açlık ve yoksulluğa sürüklendiğini belirtti.

Beyazadam, "Toplum nezdinde yaratılmak istenen ülkenin savaşla zenginleşeceği, güçleneceği algısının aksine sürdürülmek istenen savaş politikaları, ülkenin elde avuçta kalan kıt kaynak ve olanaklarının tümden yitirilmesine ve bunun yol açacağı maddi ve manevi tüm maliyetin yoksul halkın ve emekçilerin sırtına yüklenmesine neden olacaktır. Bu nedenle halklarımızın çıkarı savaş ve militarizmden değil barış ve demokrasiden yanadır. Ülkede demokrasinin yıllardır tesis edilmemesinin önündeki en büyük engel ise Kürt sorunun çözülememesidir.Kürt sorunun eşitlik temelinde barışçıl ve demokratik biçimde çözülebilmesinin öncelikli yolu ise her boyutuyla tecrit politikalarına son verilmesi, tüm özgürlüklerin önünün açılmasıdır" dedi. 

Her şeye rağmen bu karanlık gidişatın durdurulabileceğini vurgulayan Beyazadam, "Bunun yolu ise eşitlik, özgürlük, adalet ve barış mücadelesinden geçiyor" diye kaydetti. 

Beyazadam, "Halklar savaş değil barış istiyor" diyerek savaş politikalarına son verilmesini istedi. 

Açıklamanın ardından balonlar uçuruldu. 

SAMSUN
Samsun Emek Barış ve Demokrasi Güçleri ise Eğitim-Sen Şube binası önünde açıklama yaptı.

 

Açıklamayı KESK Dönem Sözcüsü Suat Yıldız okudu. Dünyayı büyük yıkıma sürükleyen 2. Emperyalist Paylaşım Savaşı üzerinden 81 yıl geçmesine rağmen  hala savaş politikalarının sürdürüldüğünü belirten  Yıldız,  "Emperyalist, gerici güçler aynı amaçlar ile sermayenin sınırsız ve koşulsuz dolaşımı için kan dökmeye, işgale ve büyük bedeller ödenerek elde edilmiş temel hak ve özgürlükleri ayaklar altına almaya devam ediyorlar" dedi.

Yıldız, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Ekmeğimize, geleceğimize, aşımıza, ormanımıza, suyumuza göz dikenler, bir arada yaşama irademizi de iktidarları için en büyük tehdit olarak görüyorlar.

"Gerek savaşların/çatışmaların gerekse de pandeminin bedelini, savaşları çıkaranlar, pandemiye yol açan politikaları uygulayanlar değil yoksullar, ezilenler, emekçiler, kadınlar, çocuklar ödüyor.

Tablo karamsar ancak çaresiz değiliz. Bu gidişatı durdurabiliriz. Hepimizin barışın iyileştirici gücüne ihtiyacı var!"

ANTALYA
Attolas Meydanı'nda yapılan eyleme HDP milletvekilleri Saruhan Oluç, Kemal Bülbül, Remziye Tosun ve Hüseyin Kaçmaz ile HDP MYK ve PM üyeleri de katıldı. 

1 Eylül'ün iktidarın savaş çıkırtkanlığının gölgesinde karşılandığı belirtilerek, savaş politikalarına son verilmesi istendi.

ADANA
Adana Emek ve Demokrasi Güçleri, 1 Eylül vesilesiyle Atatürk Parkı'nda basın açıklaması gerçekleştirdi. Adana İl Emniyet Müdürlüğü, pandemiyi gerekçe göstererek, Taşköprü'de yapılmak istenilen "Barış Zinciri"ne izin vermedi. Bunun üzerine kitle Atatürk Parkı'nda polis ablukası altında açıklama yaptı.

Atatürk Parkı'na erbane ve balonlar polislerce alınmadı. Açıklamaya HDK Eş Sözcüsü Sedat Şenoğlu, DBP Eş Genel Başkanı Saliha Aydeniz, HDP vekilleri Meral Danış Beştaş, Fatma Kurtulan, Tülay Hatimoğulları ve Kemal Peköz ile kentteki siyasi parti ve demokratik kitle örgütlerinin temsilcileri de katıldı. Yine Mersin, Hatay ve Osmaniye'den HDP'lilerde açıklamaya katıldı.

İHD Adana Şubesi Başkanı Avukat İlhan Öngör, "Bizler, bu Coğrafyanın vicdanları, barış, eşitlik, kardeşlik ve özgürlük mücadelesinin tarihi mirasçıları ve savunucuları olarak bir kez daha diyoruz ki; 'coğrafya kaderdir' diyenlere inat, bizi sömüren savaşlarınıza, zulmünüze karşı kardeşliğimize, emeğimize, tarihimize, doğamıza, özgürlüğümüze, adalete ve barışa sahip çıkacağız. Çünkü biliyoruz ki; geleceğimize bırakacağımız en yüce değer, İnsanlığın eşit ve kardeşçe beraber yaşadığı barışın olduğu bir dünyadır" dedi.

DBP Eş Genel Başkanı Saliha Aydeniz ise "Özgürlük, barış ve eşitlik için mücadele edeceğiz. Türkiye hegomonik güçlerin vekaletinde Ortadoğu'da Kürtlerin kazanımlarına saldırıyor. Kürtlerin dilini, tarihini ve varlığına saldırıyorlar. Çünkü kendi varlıklarını Kürtlerin katliamı üzerinden sağlıyorlar. İmralı'da barış ve eşitlik mücadelesi veren Sayın Öcalan var. Bunun için tecrit altında. Burdan çağrı yapıyoruz: Eğer Kürt sorununun çözümünü istiyorsanız; adres İmralı'dır. Muhattap Sayın Öcalan'dır. Adres ne Amerika, ne İran ne de Rusya'dır. Boşuna oralara gitmeyin. İmralı'ya gidin" dedi.

ÇHD İkinci Başkanı Ümit Büyükdağ da İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun, ölüm orucu direnişinde ölümsüzleşen avukat Ebru Timtik'e dair söylemlerine değinerek, "İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Ebru üzerinden yanlış bir algı yaratmaya çalıştı. Biz böyle bir devlette böyle bir iktidara karşı hala barış diyoruz. Hala adil yargılanma hakkını talep ediyoruz. Daha Aytaç var önümüzde. Ebru'nun acısı dinmeyen Aytaç'ın acısını yaşamak istemiyoruz. Bunun için dayanışmayı büyütmeliyiz" ifadelerini kullandı.

Son olarak konuşan HDK Eş Sözcüsü Sedat Şenoğlu, bugün barış ve özgürlük demek için buluştuklarını, dünyanın büyük bir karanlıktan geçtiğini ve Türkiye'nin bu karanlığın en dip noktasını yaşadığını söyledi.

Savaşın ırkçkılığın ve faşizmin kışkırtılması olarak tanımlayan Şenoğlu, bu kapitalist sömürü düzeninin kendisini bu şekilde var ettiğini kaydetti. Şenoğlu, "Türkiye halklarını; karanlığa, ırkçılığa ve yoksulluğa boğanlar, dünyadaki savaşçı zihniyetle aynı zihniyetteler. Bugün ki iktidar bu sermayenin düzeni, iktidarı kendi bekası için, kendi dar çıkarları için bu halkı yok sayıyor. Halklarımıza bir kurtuluşmuş gibi savaşı halklarımıza dayatıyor. Peki neden? Halkın ne çıkarı var bundan? Hiçbir çıkarı yok. Sadece yalanla ayakta kalıyorlar. Biz halklar ve emekçiler buna izin vermeyeceğiz. Barışı susturamazlar. Bunun için birlikte mücadele etmemiz gerekir" dedi.

HATAY
İHD Hatay Şubesi, 1 Eylül vesilesiyle Köprübaşı'nda basın açıklaması yaptı. "Faşizme, darbelere ve savaşa karşı demokrasi ve barış istiyoruz" pankartının açıldığı eyleme siyasi parti ve demokratik kitle örgütleri temsilcileri de destek verdi. İHD Hatay Eşbaşkanı Servet Üstün Akbaba, "Barış hakkı, bir insan hakkıdır" dedi.

AYDIN
Aydın Emek ve Demokrasi Güçleri, 1 Eylül Dünya Barış Günü dolayısıyla "Barış Zinciri” oluşturdu. Kent Meydanı'nda yapılan eyleme HDP Aydın İl Eşbaşkanı Elvan Öziş, HDP PM üyesi Ayfer Demirel ve ilçe eşbaşkanları katıldı. Basın açıklamasını SES Aydın Şubesi Eşbaşkanı Öznur Özağaç okudu.

MERSİN
Mersin Emek ve Demokrasi Platformu, 1 Eylül Dünya Barış Günü dolayısıyla Özgecan Aslan Barış Meydanı'nda basın açıklaması yaptı. Eyleme demokratik kitle örgütleri ve siyasi parti temsilcisi katıldı.

Kitle adına açıklama yapan İHD Mersin Şube Başkanı Hakkı Demir, "Barış talebinin, medeni ve siyasi haklarla olduğu kadar; ekonomik, sosyal ve kültürel haklar ile de ilişkisi bulunmaktadır" dedi.

Demir, "Türkiye'nin insan hakları ve demokrasi sorununu çözebilmesi için barış sürecinin inşa edilmesi gereklidir. Türkiye, Kürt sorunu gibi temel sorunlarını diyalog ve müzakereye dayalı çatışma çözüm yöntemleri kullanarak çözememiş bir ülkedir. Bu nedenle silahlı çatışmalar ülke içi ve ülke dışında devam etmektedir. Kürt sorununun çözümsüzlüğünün yarattığı silahlı çatışma hali, hayatın tüm alanlarını etkilemektedir" diye konuştu.

Mersin Nükleer Platform Karşıtı adına konuşan Aycan Özkan, neoliberal kapitalizmin yönetimi olan Neo faşizm kadına, çocuğa, emeğe, yaşama, kendinden olmayan her şeye düşman olduğunu söyledi. Özkan, "İşte Akkuyu'da inşası süren nükleer santral, işte Sinop. İşte yanı başımızda yapılmak istenen ve büyük tehlikeler vaat eden polipropilen tesisi. İşte Hasankeyf, İşte Kaz Dağları, Salva Gölü ve yüzlercesi… Rant uğruna doğanın dengesini bozdular. Pandeminin faturasını halka kestiler. Bizler nükleere hayır diyerek, çevre ve doğa katliamına karşı durarak halklar arasında barışı kuracağız" şeklinde konuştu.