Ekinci davasında katil polislerin tutuklanması talebine ret
Mikail Ekinci'nin katledilmesine dair davada yargılanan katil polislerin tutuklanması talebi bir kez daha reddedildi. Duruşma 30 Eylül'e ertelendi.
Diyarbakır'ın Çermik ilçesinin Bîstîn kırsal mahallesine bağlı Gülbahçe mezrasında 1 Nisan 2023'te "dur" ihtarına uymadığı iddiasıyla polisler tarafından katledilen Mikail Ekinci'nin ölümüne dair davanın yargılaması devam ediyor. Sanık polisler Aybars Pusat İnan, İlyas Koçaş ve Lokman Karakılçık hakkında açılan davanın duruşması Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülü. "Olası kasıtla öldürme" suçlamasıyla tutuksuz yargılanan sanık polisler duruşmaya katılmadı. Taraf avukatları ile Ekinci'nin yakınları duruşmada hazır bulundu.
Kimlik tespitiyle başlayan duruşmada ilk olarak tanıklar dinlendi. Ekinci'nin dayısı Ramazan Bozkurt, çaya doğru giden Ekinci'nin ardından polislerin gittiğini söyledi. Ekinci'nin 700-800 metre koştuğunu ve polislerin ateş ettiğini kaydeden Bozkurt, polislerin Ekinci'nin yanlarına gelmesine izin vermediklerini söyleyerek, "Sonrasında yerden bir şey aldılar, suyun içine attılar, su sıçradı" dedi. Bozkurt, olay günü polislerin yüzlerinin kapalı olması nedeniyle kim olduklarını tespit edemeyeceğini söyledi.
TANIKLAR DİNLENDİ
Bir diğer tanık Emin Akgün, kaçarken Mikail Ekinci'yi görüp görmediği sorusuna, "Birileri koşuyordu, 'dur' diye bağırıyordu, kamuflajlıydılar" dedi.
Ambulans şoförü Yalçın Dalkılıç, "Ateşli yaralanma var" diye telefon geldiğini, ambulansın olay yerine yakın bir yerde durduğunu ve çantalarını aldıkları sırada, birkaç el ateş sesi duyduklarını anlattı. "Olay yeri güvenli değil, hala orada çatışma var herhalde" diyerek 112'yi aradıklarını belirten Dalkılıç, 15-20 dakika bekletildiklerini ve Ekinci'nin ambulansa getirildiğinde hayatını kaybettiğini söyledi.
'POLİS BİLEREK KATLETTİ'
Ekinci ailesinin avukatı Kutbettin Odabaşı, polislerin isteyerek ve bilerek suç işlediklerini belirtti. "Suçun delillerini de karartmışlardır. Kullanılmamış silahı kullanmış gibi göstermişlerdir. Dosyada istenilen delillerin erişimi zorlaştırılmıştır" diyen Odabaşı, polislerin tutuklanmasını talep etti. Odabaşı, ayrıca olay yerine giden 2 sağlık görevlisinin dinlenmesi talebini yineledi. Mahkeme başkanı, onları da dinleyeceklerini kaydetti.
'DRONUN ÇEKİM YAPMAMASI MÜMKÜN DEĞİL'
Avukat Şeyhmus Şat, olay günü iki dronun çekim yaptığını ancak, dronun pili bittiği gerekçesiyle vurulma anına dair görüntü olmadığının söylendiğini aktardı. Şat, "Bu akla mantığa uygun değil. Drone aşağıya inerken dahi bir enerji gerekiyor. Bu yukarıdan pat diye aşağıya inmedi. Enerji gerektiği için yine çekim yapması gerekiyor. 'Çekim yapmadı' denmesi suçu gizlemeye yöneliktir. Ya da gerçekler ortaya çıkmasın diye müdahale edilip, silinmiştir. Çünkü karşı taraf Ekinci'nin ateş ettiğini söylüyor. Ateş etmiş olsaydı adli tıpta svap çıkardı veya silahtaki şarjörler durmazdı. Otopsi raporunda bile elinde svap izi çıkmamış" diye konuştu.
'SİLAH NEDEN 5. ARAMADA BULUNUYOR'
Avukat Mehdi Özdemir ise, olay yerinde Ekinci'ye ait olduğu iddia edilen silahın 5. aramada suyun içerisinde bulunduğunu söyledi. Özdemir, "Bu olayı manipüle ediyor. Silah üzerinde celse arasında gelen tutanakta tozlama yöntemiyle parmak izinin bulunmadığına dair tutanak çıkmış. O silahın müvekkile ait olup olmadığına dair de araştırma, delil incelemesi yapılabilir. O silaha ilişkin olarak 5 arama yapılıyor, bulunamıyor" dedi. Özdemir, 5. aramada yer alanların tanık olarak dinlenmesini istedi.
'POLİSLER TUTUKLANSIN'
Avukat Mehmet Emin Gökdemir, olay günü polisin aileyi tehdit ederek, işkence yaptığını kaydetti. Gökdemir, "Parmak izi yok, ateş yok. Arkadan vurulma durumu var. Sanıkların tutuklanmaları talebinde bulunuyoruz" dedi.
Sanık avukatları, müşteki avukatların beyanlarını kabul etmediklerini belirtti. Drone görüntülerine değinen avukatlar, "Bahse olay esnasında drone şarjı bittiği için 4 defa yere doğru düşüyor. Bunun göz önünde bulundurulmasını talep ediyoruz" dedi.
DAVA ERTELENDİ
Mahkeme, Ekinci'yi katleden polislerin tutuklanması talebini reddetti. 2 sağlık çalışanının bir sonraki celsede dinlenmesine karar veren mahkeme, duruşmayı 30 Eylül'e erteledi.