16 Kasım 2024 Cumartesi

ESP Kürdistan: Maraş'ı unutmadık, hesabını soracağız

ESP Kürdistan, Maraş katliamının 44. yılında yaptığı açıklamada, katliamcılığın sömürgeci faşizmin kodlarında olduğuna dikkat çekti. Parist'te dün yaşanan katliam saldırısına da değinilen açıklamada, "Maraş, halklarımızın sadece katliam ve acıyla örülmüş hafızasını değil, aynı zamanda direniş hafızasını da simgeler. Unutmayacağız ve hesabını mahşere bırakmayacağız" denildi.

Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) Kürdistan, Maraş katliamının 44. yılında açıklama yaptı, 19 Aralık 1978'de başlayıp yaklaşık bir hafta süren katliam saldırısında çoğu çocuk, kadın ve yaşlı 500'ü aşkın Alevi'nin katledildiğini hatırlattı. Devrimcilerin öncülük ettiği özsavunma ve direnişin daha büyük kayıpları engellediği kaydedilen açıklamada, "Katliamı planlayanlar arasında olan Ökkeş Şendiller gibi katiller, daha sonra milletvekili yapılarak taltif edildiler. Çünkü nihayetinde bir devlet katliamında yer alıp devlete 'hizmet' etmişlerdi" denildi.

Sonraki yıllarda halka dönük benzer katliamlarda sadece katillerin ve taşeronların adının değiştiği belirtilen ESP Kürdistan açıklamasında, "Kontrgerillacı, faşist sömürgeci ve inkarcı devletin kanlı çıkarları baki kaldı. Sivas, Gazi 19 Aralık, Roboskî, Suruç, Gar katliamları tam da böylesi kontrgerilla mahreçli katliamlardan öne çıkanlar oldu. Kiminde Alevi halkımız, kiminde Kürt halkımız, kiminde ise devrimciler, sosyalistler, demokratlar hedef alındı" diye kaydedildi.

Maraş'ta katledilen Alevi halkının aradan geçen yıllar boyunca sistematik olarak asimilasyoncu, sömürgeci, tekçi faşist rejimin saldırılarına maruz kaldığı hatırlatılan açıklamada şu ifadelere yer verildi: "1993'te Sivas Madımak'ta yobaz çeteler tarafından yine devlet gözetiminde diri diri yakıldılar. Gazi'de kahvehaneler tarandı. Sadece katliamlarla değil inkarcı ve asimilasyoncu saldırılarla da yüz yüze kaldılar. Yıllar boyu Cemevleri ekseninde yükselttikleri eşit vatandaşlık talepleri görmezden gelindi ve son olarak Cemevlerini Kültür ve Turizm Bakanlığı'na bağlayan düzenlemeyle, Alevi halkımız da kayyum rejimiyle tanışmış oldu. Kısacası Maraş konsepti aradan geçen yarım yüzyıla rağmen devam ediyor."

Katliamcılık, sömürgeci faşizmin genetik kodlarında olduğu belirtilen açıklamada, Paris'te 9 Ocak 2013 tarihinde 3 Kürt kadın devrimcinin katledilmesinin ardından dün benzer bir katliam saldırısının daha yaşandığı hatırlatıldı. "Paris'te yaşanan katliam da bu kodların ürünüdür" diye belirten ESP Kürdistan açıklamasında şu ifadelere yer verildi: "Maraş, Paris, Kobanê ya da Zaxo... Sömürgecilik için coğrafya teferruat iken, kendi bekası için Alevi'ye, Kürde, devrimciye, yurtsevere katliam, baskı ve zulüm esastır ve Maraş katliamı, bu esas üzerine inşa edilen katliam zincirinin halkalarından biridir. Bugün de hedefinin odağında Kürt halkımızın ve Kürt özgürlük hareketinin durduğu soykırımcı ve katliamcı politikalar devam etmektedir. Direniş de öyle.
Bu bakımdan Maraş, halklarımızın sadece katliam ve acıyla örülmüş hafızasını değil, aynı zamanda direniş hafızasını da simgeler. Unutmayacağız ve hesabını mahşere bırakmayacağız."