Gezi'de kadınlar barikatların en önündeydi

Gezi Ayaklanması, bu coğrafyada ezilenlerin on yıllar boyunca biriktirdiği öfkenin patlamasıydı. "Onur ve özgürlük" ayaklanması olan Gezi'de, her türlü baskıya boyun eğmeyen kadınlar barikatların en önündeydi. Kadınlar sadece barikatların önünde değil, Gezi Parkı komününde de kadınlar öncü oldular. "Kırmızılı kadın", "siyahlı kadın", "sapanlı teyze" ayaklanmanın simgelerinden oldu. Gezi ruhu ile Rojava Kadın Devrimi'ni birleştiren "kırmızı fularlı kız" Ayşe Deniz Karacagil de Gezi'nin genç kadın yüzü olmuştu.

 

Ayaklanma sırasında sadece devlet şiddetine değil, eril dile de direndi kadınlar. Yıllardır karşı durdukları cinsiyetçi dile "Küfürle değil, inatla diren" diyerek, duvarlara yazılan küfürleri silerek kadın rengini direnişe işlediler. Direnmenin erkek tarzla yapabileceğine dair algıyı da kıran kadınlar, mini etekleriyle, şortlarıyla direndiler.

 

Sistemin dayattığı klasik annelik rollerini de reddetti kadınlar ayaklanma anında, barikat başlarında direnen çocukları için parkta eylem yaptılar; barikat başlarına çocukları ile birlikte geldiler hatta hamile kadınlar barikat başlarında yer aldılar. Erdoğan'ın "çocuklarınıza sahip çıkın" demesinin ardından kadınlar Gezi'de bir araya gelerek "Çapulcu çocuklarımıza sahip çıktığımız için buradayız" dediler.

 

Gezi Ayaklanması'nın yıldönümü dolayısıyla Gezi'de kadınları derledik: